İlker Başbuğ'dan zamanlaması manidar çıkış! Neden meclisi hedef aldı?

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ konuk olduğu bir televizyon programında 2009'da meclisten geçen, 'askerlerin sivil mahkemede yargılanmasının önünü açan' yasa değişikliğini hatırlatmış ve yüce meclisin iradesiyle yasalaşan teklifin FETÖ'nün direktifiyle hazırlandığı imasında bulunmuştu. TBMM'yi hedef alan bu sözler üzerine Başkan Erdoğan'ın da çağrısıyla AK Partili 6 vekil avukatları aracılığıyla İlker Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulundu. Peki Başbuğ'un 'FETÖ' çıkışının ardında ne var? TBMM neden hedef alınıyor? Konuyla ilgili Türkiye Gazetesi Yazarı Batuhan Yaşar A Haber'e özel açıklamalarda bulundu.

Giriş Tarihi 08 Şubat 2020, 18:12 Güncelleme 08 Şubat 2020, 18:28
İlker Başbuğ’dan zamanlaması manidar çıkış! Neden meclisi hedef aldı?

İÇİNDEKİLER

Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ konuk olduğu bir televizyon programında 2009'da meclisten geçen, 'askerlerin sivil mahkemede yargılanmasının önünü açan' yasa değişikliğini hatırlatmış ve yüce meclisin iradesiyle yasalaşan teklifin FETÖ'nün direktifiyle hazırlandığı imasında bulunmuştu.

BAŞKAN ERDOĞAN ÇAĞRIDA BULUNMUŞTU
AK Parti Grup Toplantısında konuşan Başkan Recep Tayyip Erdoğan, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un 'FETÖ' açıklamasıyla ilgili sert tepki göstermişti. Başkan Erdoğan, (Suça karışmış askerlerin sivil mahkemelerde yargılanabilmelerinin önünü açan kanun) "Zaman zaman yanlış değerlendirmeleriyle kamuoyunun önüne çıkan eski bir genelkurmay başkanı (İlker Başbuğ) bu düzenlemeyi bahane ederek Meclisimizi toptan itham eden birtakım açıklamalar yapmıştır. Şimdi ben özellikle kendi grubumuza sesleniyorum: Burada parlamentonun hukukunu korumak üzere süratle hepiniz dava açmalısınız. Bu boru göstermeye benzemez. Parlamento hukuku boruyla sindirilemez." ifadelerini kullanmıştı.

MECLİS İRADESİ NEDEN HEDEF ALINDI?
Türkiye Gazetesi Yazarı Batuhan Yaşar, "Özellikle 2003'te başlayan, Genelkurmay 2. Başkanlığı, Karakuvvetleri Komutanlığı ve ardından gelen Genelkurmay Başkanlığı dönemini değerlendirdiğimiz zaman bu olay sadece onlardan küçük bir tanesi olarak da değerlendirilebilir. İlker Başbuğ bir taraftan askeri vesayetin sürmesi hem muvazzafken hem de emekli olduktan sonra orayı etkileme anlamında yaptığı açıklamalar aslında gerçek kimliğini ortaya koyuyor. Askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasının önünün açılmasıyla ilgili yasa tasarısının zaten bir süreden beri ABD'deki FETÖ'cü hesaplar tarafından da benzer biçimde manipülasyonel şekilde yansıtıldığını çok net bir şekilde söylemek lazım. İlker Başbuğ açılmaya çalışılan bir yelpaze. Şu önemli, Cumhuriyet mitingleri kimi hedef almıştı? AK Parti'yi ve Recep Tayyip Erdoğan'ı peki ne için yapılmıştı hükümetin iktidardan uzaklaşması için yapılmıştı. Burada İlker Başbuğ da işin içinde olduğu için o dönemde olayı nasıl manipüle ettiğini biliyorum, gazete manşetlerine bakıldığında askeri kanattan nasıl desteklendiğinin de bilinmesi lazım. AK Parti'ye kapatılma davası açıldığında İlker Başbuğ AYM üyelerinden biriyle dava başlamadan 10 gün önce Kara Kuvvetleri Komutanlığı'nda bir görüşme yapmıştı." açıklamasında bulundu.

İLKER BAŞBUĞ'DAN ZAMANLAMASI MANİDAR ÇIKIŞ
Batuhan Yaşar, Başbuğ'un çıkışının zamanlaması ile ilgili olarak, "Türkiye yeni bir sisteme geçti. Türkiye bir dönüşüm süreci yaşıyor. Bir hesap vardı. Türkiye gazetesi'nde de yazmıştım. 2019 yılı bir yıkım yılı olacak ve bu 2020'ye uzatılacak özellikle 2020'nin Haziran ayı gibi erken seçim planlanıyordu, ancak bildiğimiz erken seçim değil. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümetin gönderilmesi seçimi olarak planlanıyordu. Bunun için birçok planlar yapıldı. Ama istedikleri gitmedi. Askeri vesayetin yerini kaybetmeye başlamasından sonra tekrar o yönde atılan bir hamle olarak değerlendirilmeli. Ne Başbuğ'un açıklamaları ne de CHP'den gelen hamleler rastgele ve sıradan değil. Hepsi planlı ve hesaplı. İlker Başbuğ ismi de ortaya geldiğinde bunun ardının incelenmesi gerekir." dedi.