Ortadoğu'da İsrail ve İran arasında tırmanan gerilim, sadece bölge halklarını değil, küresel piyasaları da doğrudan etkiliyor. Özellikle Hürmüz Boğazı'nda olası bir kapanma senaryosu, enerji arz güvenliğini tehdit ederken, petrol ve altın fiyatlarında ciddi dalgalanmalara yol açtı. Piyasalar diken üstünde. Yatırımcılar ise belirsizliğin ortasında yön arıyor.
Altın Güvenli Liman Rolünü Sürdürüyor
Gerilimin tırmanmasıyla birlikte yatırımcıların ilk yöneldiği varlıklardan biri yine altın oldu. Ancak bu kez piyasaların tepkisi sınırlı kaldı.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan Finans Analisti İslam Memiş savaş senaryolarında altının her zaman güvenli liman olduğunu hatırlattı:
"Altın güvenli limandır. Puslu havaları sever. Savaş, jeopolitik riskler ve beraberinde enflasyon gibi ortamı sever. Tabii savaş patlak verince haliyle ister istemez %1'lik bir değer artışı gördük ama nisan ayında 3.500 dolar seviyesinde olan ons altının bu kadar yoğun bir savaşa rağmen yine, bugün mesela 3.430 dolar seviyesinde.
3.500 dolara daha gelemedi. Dolayısıyla da burada sınırlı bir satın alma olduğunu gözlemliyoruz."
Yani yatırımcılar henüz "en kötüyü" fiyatlamadı.
Altında yeni rekorlar mümkün ancak piyasalar şimdilik bekle-gör pozisyonunu koruyor.
Ticaret Savaşları, Enerji Krizi ve Büyük Resim
Ortadoğu'daki bu hareketliliğin yalnızca bir askeri kriz olmadığını vurgulayan Memiş, yaşanan gelişmelerin arkasında daha büyük hesaplar olduğuna dikkat çekiyor:
"Ne kadar bir şiddette olacak, ne kadar sürecek, bir anlaşma olur mu, biraz daha yumuşar mı? Yoksa daha çok artan bir gerilim, tekrar petrol kuyularının vurulması, tahribatı gibi problemler, ticaret savaşlarının tekrar gündeme gelmesi gibi birçok olumsuzluk senaryoları yine masada durmaya devam ediyor.