AK Parti'li Mehmet Metiner'den İl Seçim Kurulu'nun skandal mazbata kararına sert tepki

AK Parti eski milletvekili Mehmet Metiner, İl Seçim Kurulu'nun Millet İttifakı'nın adayı Ekrem İmamoğlu için verdiği skandal mazbata kararını A Haber'e yaptığı telefon bağlantısında çok sert sözlerle eleştirdi. AK Partili Mehmet Metiner, "Murdar edilmiş bir seçime yasal kılıf giydirmeye çalışmak bir hukuk cinayetidir." dedi. Ayrıca Metiner, "15 Temmuz'da demokrasimize yönelik nasıl silahlı suikast yapıldıysa, 31 Mart'ta da aynı güçler tarafından sandık başlarına yapılan bir suikast var." diye konuştu.

Giriş Tarihi 17 Nisan 2019, 19:14 Güncelleme 17 Nisan 2019, 19:30
AK Parti’li Mehmet Metiner’den İl Seçim Kurulu’nun skandal mazbata kararına sert tepki

İÇİNDEKİLER

AK Parti eski milletvekili Mehmet Metiner, İl Seçim Kurulu'nun skandal mazbata kararını değerlendirdi. Mehmet Metiner, "Sandık başlarında tespit edilmiş binlerce usulsüzlükler var, usulsüzlüklerin ötesinde suikast var. 15 Temmuz'da demokrasimize yönelik nasıl silahlı suikast yapıldıysa, 31 Mart'ta da aynı güçler tarafından sandık başlarına yapılan bir suikast var." ifadelerini kullandı.

İşte Metiner'in açıklamasından öne çıkanlar:

"BİR HUKUK CİNAYETİDİR"
"İstanbul İl Seçim Kurulu'nun mazbata vermesini doğrusu çok hukuki bulmuyorum. Murdar edilmiş bir seçime yasal kılıf giydirmeye çalışmak bir hukuk cinayetidir. YSK'ya yapılmış bir itiraz varken ve bu itiraz henüz sonuçlanmamışken alelacele CHP'nin adayına mazbatasının verilmesinin çok hukuki münazaralarla yapıldığı kanaatinde değilim. Politik ön yargılarla, politik hesaplaşmalarla verilmiş bir karardır.

"AYNI GÜÇLER TARAFINDAN SUİKAST YAPILDI"
Sandık başlarında tespit edilmiş binlerce usulsüzlükler var, usulsüzlüklerin ötesinde suikast var. 15 Temmuz'da demokrasimize yönelik nasıl silahlı suikast yapıldıysa, 31 Mart'ta da aynı güçler tarafından sandık başlarına yapılan bir suikast var. Yani kurallara, kanunlara uygun olmayan başkan atamalarından tutunuz da, İlçe Seçim Kurulu başkan üyelerinin belirlenmesine varıncaya kadar bir dizi usulsüzlük var. Telefuz ettiğimizde bile utanç duyacağımız hile, şaibe var. Ve YSK'ya yapılmış bir itiraz süreci var.

"HUKUKSUZLUĞU VE GERİLİMİ TIRMANDIRIYOR"
YSK'nın kararı beklenmeden İl Seçim Kurulu mazbatasını veriyor ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde devir teslim töreni yapılıyor. Henüz mazbatası verilmemişken Türk toplumun tahrik eden bir operasyon adamından bahsediyoruz. 1 Nisan'dan itibaren Büyükşehir Belediyesi binasına Ekrem İmamoğlu posterleri asıldı. Gittiği her yerde belediye başkanı ünvanını kullandı. Anıtkabir'e çıkarken de... Bütün bunlar suç değil mi? Güleryüzlü maskenin arkasına saklanarak bütün toplumu tahrik etmek hukuksuzluğu ve gerilimi tırmandırıyor.

"BU NASIL BİR SİYASETÇİDİR?"
Bugün Sayın Binali Yıldırım ile kucaklaşmasından sonraki açıklamasına bakın... Bu nasıl bir siyasetçidir? İstanbul böylesine sandık hırsızlığı ile elde edilmiş bir belediye başkanına nasıl teslim edilir? Kimsenin koltuğunda gözümüz yok ama oylarımızın hiç edilmesine gönlümüz asla razı olmaz, milletimizin gönlü razı olmaz. Kimse İmamoğlu'ndan bir kahraman bir siyasi lider yaratmaya kalkışmasın. CHP'nin böyle bir adliyeti varsa adliyetini gidermek için başka şeyler yapsın. Ama mağdur edilmiş, hakkı gasp edilmiş bir siyasi lider yaratmaya çalışmak çok yanlıştır. İl Seçim Kurulu neden bu kadar acele karar veriyor?

"KRİPTO UNSURLAR TEMİZLENMEDİ"
Şunu gözlemliyorm ve üzülerek belirtiyorum hala devletin içerisinde kripto unsurlar temizlenmiş durumda değil. Biz ne yazıkki bu kripto unsurları, devletin bekası adına tehdit oluşturan (sadece FETÖ'den basetmiyorum) başkaca unsurları temizlemediğimiz sürece ne demokrasimizin ne de hukuk sistemimizin rahat yüzü göreceği kanaatinde değilim."