Türkiye’nin hedefinde PKK ve DEAŞ var

ABD, Suriye’den çekileceğini açıklamasından sonra, çekilmeyi zamana yayması kafalarda soru işareti bıraktı. ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın Ankara ziyareti sonrasında gözler Türkiye’nin planlarının ne olacağı merakla bekleniyor. SETA Güvenlik Çalışmaları Araştırmacısı Murat Aslan ile bölgeye yönelik Türkiye’nin planlarını konuştuk...

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 14 Ocak 2019 Güncelleme 14 Ocak 2019, 07:58
Türkiye’nin hedefinde PKK ve DEAŞ var

İÇİNDEKİLER

Birleşik Devletleri Başkanı Trump'ın "Suriye'den çekiliyoruz" açıklamasından sonra duraklaması ve zamana yayılmasının amacı nedir?

Öncelıkle Trump'ın aldığı karar ani bir karar, Savunma Bakanının istifasından anlaşıldığı üzere Savunma Bakanlığı bu kararı beklemiyordu. Dolayısıyla bir çekilme kararının belli bir zamanı işgal edeceği ve belli bir dönemden sonra uygun koşullar oluştuktan sonra gerçekleşmesi gerektiği bir gerçek olarak karşımıza çıkıyor. 60 - 100 günlük bir süreç söz konusuydu.
Şu an 120 gün gibi bir rakamla ifade ediliyor. Ancak geri çekilmenin önünde sonunda bir nizam içinde olması gerekiyor.

KARAR nasıl çıktı?

BURADA Amerikan Başkanı'nın başvurduğu referans noktası malumunuz Türkiye çünkü Amerikan Başkanı Türkiye ile görüşmesini müteakip bu kararını açıklamış idi. Dolayısıyla böylesi bir geçiş döneminde Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri'nin bir koordinasyon içinde bu süreci yönetmesi gerekiyor. Beklenen de o.

TÜRKIYE'NIN operasyon hazırlığının gerekçesi nedir?

TÜRKIYE'NIN en büyük tehdit algısı PKK'dan kaynaklanıyor. Malumunuz PKK dört farklı ülkede dört farklı isim altında. Dolayısıyla Türkiye'nin Suriye'ye yönelik icra edeceği harekatta önceliği PKK terör örgütünün Kandil ya da Sincar'daki gibi yeni bir güvenlik bölgesi yaratmaması üzerine kurgulanmıştır. İkincisi, Suriye krizi ortaya çıktıktan sonra özellikle bu bölgeden gelen göçün sosyal sonuçları Türkiye'de hala tecrübe ediliyor.
Bunun yolu da istikrarlı bir Suriye'den geçer. Dolayısıyla Türkiye'nin icra edeceği kara harekatında terörle mücadele ki hudut güvenliği bunun parçasıdır, yanında Suriye halkının istikrarlı, güvenliği sağlanmış bir Suriye'ye dönüşü hesaplanıyor.


SETA Güvenlik Çalışmaları Araştırmacısı Murat Aslan

FIRAT'IN doğusuna operasyon bugün geçerli mi?

FIRAT'IN Doğusu için tasarladı. Fırat'ın Doğusunda Amerikan varlığı aynı zamanda PKK'ya sağlanan lojistik destek dikkate alındığında bu gerçekten verilmesi zor bir karar normalde ancak Türkiye'nin tehdit algıları daha ağır basıyor.
Dolayısıyla şu an Sayın Cumhurbaşkanı'nın tercihi askeri harekattan yana olmuştur sadece Trump'ın kararı bu harekatı tehir etmiştir. Bu harekatın ileride koşullar olgunlaştığında yapılması beklenmektedir çünkü halihazırda tehdit ortadan kalkmış değil.

OPERASYON için ABD askerinin çekilmesi mi beklenecek?

OPERASYONUN biri politik yöndür. Siz bir politik karar verirsiniz, icraati olan, Milli Savunma Bakanığı'na... Son KHK ile Silahlı Kuvvetler'in harekat icra etmesinde Milli Savunma Bakanlığı'na büyük görev verildi. Eskiden Genelkurmay Başkanlığı'na verilen siyasi destek şimdi Savunma Bakanlığı'na verildi. Dolayısıyla siyasi direktifle siz bir politik yön çizersiniz ve bu politik yön öncelikleri gösterir askerlere.
Bu öncelkiler dahilinde askerler oturur planlama yapar. İkincisi askeri gerekliliktir. Bir operasyon, harekat düzenlenirken askeri gereklilikten kastedilen şey, birincisi harekata angaje olacak unsurların durumudur, ikincisi harekatın icra edileceği ortamdır ve bu ortam içerisinde meteorolojik koşullar da vardır, üçüncüsü de harekatın icrası sırasında muhatap olacağınız kitledir. Bunlar halk unsurları olabilir veya bölgedeki demografik durum olabilir.

BUGÜN durum nedir?

ŞU ana kadar bizim gördüğümüz harekat icra edilmesi için gerekli olan kuvvet hazırlığı yapıldı. Ortam açısından değerlendirdiğinizde gerek arazi, gerek meskun ve gerek hava koşulları, şu an kış döneminin gerektirdiği şartlar ile özel teçhizat ve düşük tempo ile harekat icra edilebilir ama doğal olarak bir harekata uygun değil dönem. Öte yandan demografik anlamda değerlendirirseniz bölgede Arap aşiretlerinin Türkiye yanlısı olduğunu gözlüyoruz.
Türkiye'de ve bölgede bu aşiretlerin biraraya geldiğini biliyoruz ve Türkiye'nin bölgeye müdahalesini özellikle İdlib ve El Bab'da gerçekleştirdiği yeniden yapılandırma sonrasında istediklerini görüyoruz. Kuvvet yoğunluğu açısından sınırlarımız boyunca çok da fazla konuşlanamadığını görüyoruz.
Bir de arazinin düz olması nedeniyle zaten direnmesi pek mümkün değil. Koşulları planlayıcılar mutlaka değerlendirip ona göre karar alacaktır.

AMERİKA'NIN operasyonun yapılmaması konusunda tavrı var, o ne olacak?

PKK Türkiye'ye karşı büyük varlık gösteremeyecektir, önünde sonunda bir terörist örgüttür.
Düzenli harbe yatkın bir örgüt değil. Nitekim Afrin'de düzenli harp icra etmeye çalıştılar, başaramadılar. Onun ölçüsünde Irak Kuzeyi'nde 90'lı yıllarda oldu, yine başaramadılar.
Şimdi ABD bir kere bu kadar silahlı, techizatı yığdıktan sonra bu kadar PKK unsurunu eğittikten sonra bunların araç olarak bölgede kalmasını istiyor çünkü ABD için alternatiftir.
İkincisi ABD şu ana kadar bir terör örgütünü meşrulaştırma ve topraklandırma istikametinde bir girişimde bulundu.
Bu husus uluslararası politikaya eğer genelleşmiş bir davranış olarak tahvil edilirse çok uygunsuz sonuçları ortaya çıkar Her devlet bir terör örgütüne meşruluk kazandırıp destekleyebilir.
Bir rejimi ya da devleti yıkmak üzere girişimde bulunabilir.
Böyle bir davranış doğru ve uygun değildir.

ALİ DEĞERMENCİ