TAKVİM'in, İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şubesi eski Müdürü
Adil Serdar Saçan'la yaptığı röportaj, gündeme bomba gibi düştü.
Saçan, "Üzeyir Garih cinayetinde olay yerine giden ilk müdürüm. Cesette çok sayıda bıçak darbesi vardı. Birini bıçakladığınızda, eğer kemiğe denk gelirse bıçak geri teptiğinden eliniz kesilir. Cinayeti işleyenin de eli kesilmiş ve kan içinde kalmış. Bunu şuradan anladım. Orada bir mezar taşı vardı. Katilin eli kanamış. Sağ eliyle mezar taşına tutunmuş ve aşağı doğru çekmiş. Kan izi incelemesinde Musevi bir kadına ait olduğu ortaya çıktı. FETÖ'cüler de beni görevden aldı" dedi. İşte bu açıklama sonrası Emniyet harekete geçti. Garih'in öldürülmesi ve katilin kan izlerini isteyen
İstanbul Emniyet Müdürlüğü eski kriminal şubeden sorumlu müdür yardımcısı Samet Doğan'ın trafik kazasındaki ölümünün yeniden soruşturulacağı açıklandı. Saçan ayrıca,
"Üzeyir Garih cinayetini kapatmak için cinayetten sonra olay yerinden geçerken Garih'in cep telefonunu alıp; cebine koyan eski sabıkalı Yener Yermez tutuklandı" ifadelerini kullandı. Garih cinayetinin yaşandığı günlerde İstanbul Emniyet Müdürü olan
Hasan Özdemir'e söyledikten sonra ellerinden dosyanın alındığı ve Fetöcülere verildiğini iddia etmişti.
Uzmanlar, o dönemde birçok bulgunun gizlendiği Garih cinayetinin çok iyi bir plan çerçevesinde işlendiği söylendi.
Üzeyir Garih'in öldürüldüğü gün, birçok kişinin polis ekiplerinden önce olay yerine geldiği ortaya çıkmıştı.
MEVLÜT YÜKSEL