Urfa-Ankara hattı

Türkiye, 20 Temmuz'da Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde yaşanan patlama sonrası yeniden terör ortamına sokuldu. PKK, 32 kişinin öldüğü bu saldırıyı bahane olarak gösterip bozduğu ateşkes sonrası hain saldırılarına başlarken, saldırının failinin ise DAEŞ bağlantılı olduğu belirlendi. Aradan yaklaşık 3 ay geçtikten sonra bu kez Ankara'daki patlamayla Türkiye bir kez daha şoka girdi. Patlamanın şekli, bombanın yapısı ve canlı bomba kullanılması nedeniyle Suruç ile Ankara saldırıları birbirlerine benzerlik gösterirken faillerin de aynı kaynaktan olma ihtimali güçlendi.

SADECE İKİ KÖR NOKTA VARDI
İki saldırının benzerlikleri ise bununla sınırlı kalmadı. Suruç'ta saldırı günü ne MOBESE'ler ne de plaka tanıma sistemleri çalışıyordu. Ankara'da da benzer bir durumun yaşanması dikkatlerden kaçmadı. Gar kavşağı noktası ve tarihi Ankara Garı önünde birçok MOBESE bulunurken, bombaların alandaki iki kör noktada gerçekleşmesi profesyonel bir yardımı işaret etti. Kavşak üzerindeki kamera sistemleri sadece plaka tanıma özelliği taşırken, olay yerine en yakın noktada bulunan gar kameraları ise patlama noktasındaki ağaçlar nedeniyle yeterli görüntüyü veremedi. Toplanma noktasında kameraların görüntü alamadığı sadece iki nokta bulunurken, iki patlamanın da özel bir şekilde işaret edilmiş gibi bu noktalarda gerçekleşmesi manidar bulundu.
AĞAÇLAR ENGEL OLDU
Patlamanın meydana geldiği alanda MOBESE kameraları tren garı önünde bulunuyor. Ama bu kameralar, patlama noktalarındaki ağaçlar nedeniyle verimli bir görüntü sağlayamadı.
YiNE MOBESE'YE TAKILMADILAR