Telefon çaldı, içim ürperdi

MİT Müsteşarı Hakan Fidan'dan önceki gece saat 23.23'te "Müjdeli haber geldi" bilgisini alan Başbakan Ahmet Davutoğlu, 2 rekat şükür namazı kıldı, Ankara'ya geldiğinde ise adak kurbanı kesti. Davutoğlu, telefon trafiğini ve hislerini şöyle anlattı:
TEMKİNLİ KONUŞMA: 23.30 gibi MİT Müsteşarımız Hakan Fidan aradı. "Sayın başbakanım beklediğiniz müjdeli habere yaklaşıyoruz" dedi. Tabii temkinli konuşuyor.
ZORLU GÜZERGAH: Güzergahı biliyorduk, tehlikeli görünüyordu. Irak'tan almayı düşünüyorduk, Suriye üzerinden almamız icap etti. Zor kısım tahliye. Her şeyi planlarsınız ama oralar kaynıyor. Operasyonu Cumhurbaşkanımız, ben, Hakan bey ve 1-2 kişi biliyordu.
KONSOLOSUN HEYECANI: Başkonsolosumuz Öztürk Yılmaz'la telefonda konuştum. Tabii benim olayı bildiğimi bilmiyor. Bana, "İyiyiz, kurtuluyoruz" dedi. "Hoşgeldin Öztürk" dedim. "Sayın Başbakanım haberdar mıydınız?" diye sordu. "Dakika dakika haberdardım" dedim. Ağlamaya başladı. O zaman bizim sınırlarımızdan geçmemişlerdi
KİMSEYİ ARAMA: 4-5 saat emin olmak için Öztürk'e, "Benden başka kimseyi arama" dedim. Hanımını bile aramadı.
UYKU TUTMADI: Uyumadık, sabah 2 rekat şükür namazı kıldım. Bu arada sürekli MİT Müsteşarı'nı arıyorum. Biri heyecanlanır ailesini arar, güvenlik riski oluşur diye. Sabah 04.30 civarında Hakan Bey, "Sınıra yaklaştık bilgisi" verdi.
İÇİM ÜRPERDİ: Bu bambaşka bir duygu, tarifi imkansız. Telefon çaldı, Hakan bey arıyor. İnsanın içi ürperiyor. "Merak etmeyin müjdeli haber" dedi. Bütün aile aynı duyguyu yaşıyorsunuz.
İSİMSİZ KAHRAMANLAR: Esas teşekkür alandaki arkadaşlara. Bunların bir kısmı ile karşılaşırsanız ama onları bilmezsiniz. Silahlı kuvvetlere, emniyete de teşekkür ediyorum. Operasyon ekibini özel olarak kabul edeceğim. Bunlar isimsiz kahramanlar. Ödül de vereceğiz ne icap ederse yapılacak. Madalya, maaş takdimi olabilir. Onu bile gizli tutarız.
SİLAH DAYANILAN ALIN ÖPÜLÜR
Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun, 3 kez öperek kutladığı Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz'ın başına esaret günlerinde 3-4 kez silah dayandı. Ancak Yılmaz, "Beni hemen vurun, Türkiye'nin gururuyla şerefiyle oynatmam" diyerek film çekilmesine izin vermedi. Öztürk Yılmaz, yaptığı açıklamada, "IŞİD yabancı gazetecilerin boğazlarının kesilmesini bize de izletti. Bizi korkutmayı amaçlıyorlardı. Adeta cehennemden çıktık. Bunlar yüz defa Kuran'a el basarlar. Yüz defa yalan söylerler."
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.