Dış'a vurum!

Türkiye'yi karalamak için Taksim'de konuşlanan dış basın, Başbakan'ın son açıklamalarıyla çil yavrusu gibi dağıldı. Sanatçılarla görüşen Erdoğan, 'Mesaj alındı, gereği yapılacak' deyince, Taksim Meydanı yabancılardan arındı

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 15 Haziran 2013 Güncelleme 15 Haziran 2013, 02:21
Dış’a vurum!

İÇİNDEKİLER

Günlerdir üs kurdukları Taksim Meydanı'ndan Gezi Parkı'nı kullanarak Türkiye'yi karalamaya çalışan dış basın, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dünkü açıklamalarıyla tası tarağı toplayıp ülkelerine kaçtı.



Önceki akşam bazı sanatçılarla ve Taksim Platformu üyeleriyle görüşen Erdoğan, AK Parti İl Başkanları Toplantısı'nda, "Mesaj alındı, gereği yapılacak" deyince Taksim'de konuşlanan 210'u aşkın yabancı gazetecinin paçaları tutuştu. Yalan yanlış haberlerle Türkiye'yi karalamaya çalışan dış basın çareyi kaçmakta buldu.

1960 olayları ve Menderes'in yorumu

Başbakan Erdoğan'ın evrensel boyutlara varan mesajlarından bazıları şöyle:

MESAJ ALINMIŞTIR
Gençler duracağınız kadar durdunuz. Mesajlarınızı verdiniz. Taksim Gezi Parkı mesajı alınmış, değerlendirmesi yapılmıştır.
Şimdi cevabımı veriyorum. Biz yargı kararını bekleyeceğiz. Nihai karar olumsuzsa uyarız, olumluysa o zaman halk oylamasına gideriz.
Birileri her zamanki gibi Türkiye'yi karalamaya çalışıyor. Türkiye güneştir. O güneş balçıkla sıvanmaz. Beyhude uğraşmasınlar.
Düğmeye basış dışarıdan. Gezi bu işin kullanılan enstrümandır. Sahnenin arka planındaki şiddet gizlenmeye çalışılıyor.
Sabah akşam, 'Başbakan çok sert. Filanca kibar, başbakanımız gerilimden yana' diyorlar. Kurnazlık yapıp, bizi birbirimize düşürme gayretindeler. Bu tuzağı bu örgüt bu teşkilat bozacak.
Taksim'de duranların niye durduklarını da anlamış değilim. Ortada başlamış, ihalesi yapılmış bir inşaat mı var? Eee niye burada gelip de o şekilde durmak.
Akşam gelenlerin içinde bir tanesi, bizi ciddi rahatsız etti. 'Bu sadece mimari mesele değildir, sosyolojik meseledir' dedi. Siyasetçinin sosyolojiyi bilmeme gibi bir şey olabilir mi?
Bir diktatör halk oylamasına gider mi? inşallah bu iş biter. Ankara-İstanbul mitingini bu huzur içinde gerçekleştiririz.



'UMUT VERİCİ'
Gezi eylemleriyle ilgili Başbakan Erdoğan ile bir araya gelen sanatçılar ve Taksim Platformu üyeleri, görüşmeyi "Umut verici" diye değerlendirdi.

OYUN BOZULDU
Türk düşmanlığı ile bilinen CNN International muhabiri Nick Paton-Wals başta olmak üzere 210 yabancı basın mensubu Taksim'e karargah kurmuştu. Başbakan'ın sözleri üzerine oyunları bozulan gazetecilerin çoğu ülkelerine kaçtı; Taksim Meydanı boşaldı.

Londra Gezisi

Başbakan Erdoğan, Türkiye aleyhine haberler yaban yabancı medyaya ilişkin olarak şunları söyledi: "Biz böyle bir medyaya karşı şerbetliyiz. Kimin ne olduğunu iyi biliyoruz. Bunlar iyot gibi su yüzüne çıktılar. Muz cumhuriyetlerine gidip yalan operasyonlar yapabilir. Ama benim ülkemde sökmez."

ÖNDE MASUM ARKADA ÖRGÜT
"Taksim'de Gezi Parkı bahanesiyle büyük bir açık hava tiyatrosu kuruldu" diyen Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: "Ön tarafta samimi insanlar olduğunu biliyoruz. Sahnede fırsatçıların olduğunu da biliyoruz. Terör örgütleriyle iç içe olan kişiler. Sahnenin arkasında farklı bir tablo var. Türkiye'de ve dünyada aynı anda aynı zamanda Taksim'deki görüntüler gösteriliyor."



MAKİNEDEN ÇIKMADIK
Başbakan, 'Sertlik' eleştirilerine cevap verirken, Halit Ergenç ile diyaloğu da paylaştı: "Ona 'Sen Kanuni rolünü oynuyorsun değil mi? Kanuni yumuşak. Yavuz daha yumuşak dedim. 'Hayır' dedi. Biz makinedan çıkmış bir ürün değiliz, insanız. An gelir çocuklara sarılırız, an gelir orada da celalleniriz."

GÖRÜNTÜLER ÇOK ÜZÜCÜ
Başbakan, "Cuma günü tüm Türkiye ile paylaşacak ve gerçek yüzlerini göstereceğiz" dediği video görüntülerini dünkü toplantıda izletmekten vazgeçti. "Olumlu hava bozulmasın" diyen Erdoğan sanatçılara videoları gösterdi. Görüntülerde, Dolmabahçe baskını, polis araçlarına saldırı, marjinal gruplar yer alıyor.



DAHA KARAR VERİLMEDİ
Taksim Platformu görüşme sonrası şu açıklamayı yaptı: "15 gündür Gezi Parkı'ndayız. Beraber karar vermek istiyoruz ve forumlar düzenleyeceğiz. Mücadelemizi nasıl devam ettireceğimize karar vereceğiz." Platform kararını, bugün saat 10.00'da açıklayacak.

HESABI SANDIKTA SOR
Sanatçı Bülent Ersoy'un ekranda yaptığı Gezi Parkı eleştirileri de Başbakan Erdoğan'ın gündemindeydi: "Medya yoluyla, sosyal medya yoluyla, provokasyon yoluyla toplum mühendisliği yapmaya çalışanlar kusura bakmasınlar onlar da avuçlarını yalarlar. Kimin ne hesabı varsa buyursun 8 ay sonra seçim var. Bu sabah TV'den Bülent Ersoy'u dinledim. 'Seçimle gelen seçimle gider. Sandıkta hesabını sorun. Bu tür şiddetlere yeltenmeyin' dedi. Şimdi aklı selimin yolu bir. Gelenlerle konuşunca bakıyorsunuz bu yönde bir şey söyleyemiyorlar. Vaka neyse bu. 'Ben imtiyazlıyım, seçkinim. Benim oyumla çobanın oyu bir mi? Seçim, referandum, plebisit, hukuk tanımam' diyen varsa onlar da kusura bakmasın."

İçki lobisi!

'BALKANLAR ARKANDA'
Bosna Hersek, Makedonya ve Malezya'da Başbakan Tayyip Erdoğan'a destek mitingi düzenlendi. Mitinge katılan Türkler'e, Makedon, Arnavut ve Boşnaklar da destek verdi. Organizasyon Komitesi Bildirisi'nde, "Erdoğan'ın itibarının düşürülmesine fırsat vermeyeceklerdir" vurgusu yapıldı. Mitingde, "Erdoğan'a uzanan eller kırılsın", "Dik dur, eğilme" ve "Balkanlar seninle" sloganları atıldı...

'HERKES BİRBİRİNİN HAKKINI SAVUNMALI'
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Gezi Parkı protestoları sırasında yaşanan şiddet olaylarını değerlendirdi. Şahin, "Eylemlerden sevgi diline dönüştürülebilecek bir toplumsal hareket ortaya çıkmalı" dedi ve ekledi: "Gezi Parkı'ndakiler başörtülü kadınların haklarını, onlar da kırmızı elbiseli kadının hakkını müdaafa etmeli."

Başbakan'a destek mitingi

POLiS iMDAT!
Taksim Gezi Parkı'nda başlayan gösteriler, 19'uncu gününe girdi. Hırsızlık, gasp, yağma ve yankesicilik suçlarını önlemek adına görev yapan sokak polisi, kent geneline yayılan protestolara odaklandı. Bu durum soyunculara yaradı. İstanbul'da 15 günde 2 olan kapkaç vakası, eylemler başladıktan sonra 8'e yükseldi. Emniyet, '155 Polis İmdat Hattı'na gelen ihbarlara yetişemez oldu.

İNTERNET HIZIYLA DÜŞÜNÜYORLAR
Gezi Parkı eylemleri ile birlikte Türkiye, "Y kuşağı" yani 1990'lar ile tanıştı. AK Parti, sokağa dökülen bu gençlerin profilini çıkarmak için uzmanlarla toplantılar yaptı, "Y kuşağı"nın profilini çıkardı. Sonuçlar, Başbakan Erdoğan'a sunuldu. Buna göre, "Y kuşağı", sanal dünyada yaşıyor. Avatar'daki gibi bedenlerini bırakıp başka bir dünyaya geçiyor. Son derece eğitimli olan bu kuşak, otoriteye karşı çıkıyor ve emir almaktan hoşlanmıyor.