Cildimiz en büyük organımız ve iç ve dış patojenlere karşı koruyan anatomik bir bariyerdir. Cilt; kan akışının dengelenmesine yardımcı olarak vücut ısısını korur; sıvı kaybını azaltmak için nispeten kuru ve yarı geçirimsiz koruyucu bir duvar görevi görür. Dahası cilt, lipitler ve su için bir depolama merkezidir ve oksijen, nitrojen ve karbondioksit geçişlerini sağlayan bir solunum organıdır.
Bu nedenle cildimizi sağlıklı kılmak ve hak ettiği güzelliğe kavuşturmak için altın değerinde uzman önerileri derledik.
SUYU HAFİFE ALMAYIN
Cildin nem dengesine katkı sunan besinlerin en başında hiç şüphesiz su geliyor. Düzenli ve yeterli su içmenin cilde etkisi cildin doğal nemini, kolajen seviyelerini desteklemesi ve doğal olarak cilt elastikiyetini artırmasıdır. Elastikiyet kaybı nedeniyle oluşan çatlak sorununu önlemek için de bol su tüketimi katkı sağlayabilir. Kilogram başına 30 ml su içmek günlük su gereksiniminizi karşılamak için yeterli.
Yeterli miktarda su içmek; yaşlanma etkilerini yavaşlatmaya, cilt bariyerini güçlendirmeye, ölü hücreleri azaltmaya, cildin ısı regülasyonuna, cildin nem ve yağ dengesini desteklemeye katkı sağlar.
Öte yandan su içmemek; cilt kuruluğu, bölgesel kaşıntı, bölgesel pullanma, cilt renginde matlık, cilt tonunda eşitsizlik, koyu göz altı halkaları, gözlerde çökme, dudakların kurumasına, ince çizgilerin ve yüzeysel kırışıklıkların daha belirgin hale gelmesi gibi sorunlara yol açar.
Ayrıca çiğ sebze ve meyveler yüksek oranda su içerdiklerinden, günde 3 porsiyon meyve ve öğünlerde çiğ sebzelerden oluşan salataları tercih etmek de cildin nem dengesini sağlamaya yardımcı oluyor.
ÇAY VE KAHVE TÜKETİMİNİ SINIRLAYIN
Çay ve kahvenin fazla miktarda içilmesi susuzluk hissini ortadan kaldırıyor. Aynı zamanda diüretik (idrar söktürücü) etkileri nedeniyle vücuttan su atılımını artırarak cildin nem dengesinin bozulmasına yol açmaktadırlar. Bu nedenle günlük toplam çay kahve tüketiminiz 4 fincanı aşmamalı. İçerdikleri polifenoller, kafein gibi bileşenlerin vücudumuza birçok olumlu etkisi olsa da su tüketiminize herhangi olumlu bir etkisi yoktur.
YEŞİL YAPRAKLI SEBZELERE ÖNEM VERİN
Lif bakımından zengin olan koyu renkli sebzeleri tüketerek hücre yenilenmesini sağlayarak cildin daha parlak bir görünüme sahip olmasını sağlayabilirsiniz. Bu nedenle ıspanak, roka, maydanoz gibi koyu renkli sebzeleri beslenme rutininizden eksik etmeyin. Öğünlerinize bol yeşil salatalar ekleyerek cilt hücrelerinizin yenilenmesini hızlandırarak hayalini kurduğunuz parlak cilde kavuşabilirsiniz. Hazır gıdalar cildin var olan parlaklığını da yitirdiğinden olabildiğince az tüketmeye dikkat edin.
C VİTAMİNİNİ KALKAN OLARAK KULLANIN
Uzmanlar, C vitamininin en güvenli ve vücut için en faydalı besinlerden biri olduğunu ifade etmektedirler. C vitamininin faydaları arasında bağışıklık sistemini güçlendirmek, kardiyovasküler hastalıklara, doğum öncesi sağlık sorunlarına, göz hastalıklarına ve hatta cilt kırışıklıklarına karşı koruma sağlamak sayılabilir.
Araştırmalar, C vitamini açısından en zengin yiyeceklerin narenciye ürünleri, yeşilbiber, çilek, domates, brokoli, patates ve tatlı patates olduğunu söylüyor.
Zengin C vitamini kaynakları arasında koyu yapraklı yeşillikler, kavun, papaya, mango, karpuz, Brüksel lahanası, karnabahar, lahana, kırmızıbiber, ahududu, yaban mersini, kış kabağı ve ananas bulunuyor. Ayrıca domates de içeriğindeki likopen ultraviyole ışınlara karşı antioksidan özelliği gösterdiği için, ciltteki lekeleri önlemede tercih edilebilecek besinler arasında yer alıyor.