Fatura Jose Mourinho'ya kesildi: "Bağıra bağıra geldi!"

Fenerbahçe Süper Lig'in 2. haftasında konuk olduğu Göztepe ile 2-2 berabere kaldı. 2-0 öne geçen ancak skoru koruyamayan Fenerbahçe'de ünlü teknik adam Jose Mourinho eleştirilerin hedefi oldu. Spor yazarları Jose Mourinho'nun oyuncu tercihlerini eleştirirken "Mourinho dün gece intihar etti, hem de Fenerbahçe'yi yaktı..." yorumu dikkat çekti. İşte detaylar...

Takvim.com.tr

Giriş Tarihi: 18 Ağustos 2024 09:26

Fenerbahçe Süper Lig'in 2. haftasında karşılaştığı Göztepe ile 2-2 berabere kaldı.

FENERBAHÇE ÖNE GEÇTİ AMA KORUYAMADI

Gürsel Aksel Stadı'ndaki müsabakanın ilk yarısını Fenerbahçe, 45+3. dakikada penaltıdan Edin Dzeko ve 45+7. dakikada yeni oyuncusu Youssef En-Nesyri'nin golleriyle 2-0 önde tamamladı.

Maçın 68. dakikasında Koray Günter'le farkı 1'e indiren Göztepe, 90+5. dakikada Romulo'nun attığı golle skoru 2-2'ye taşıdı. Müsabaka, bu skorla tamamlandı.

OLAY! SAHAYA GİREN ALİ KOÇ YERE DÜŞTÜ

Maçın ikinci yarı başlamadan önce saha kenarına inerek tribündeki Fenerbahçeli taraftarların yanına giden Fenerbahçe Kulübü Başkanı Ali Koç'a tribünlerden yabancı maddeler atıldı.

Koç'un deplasman tribününe alınmayan bazı Fenerbahçeli taraftarlar olduğu için tribüne gittiği öğrenildi.

İkinci yarı başladıktan yaklaşık 5 dakika sonra deplasman tribününden ayrılan Koç, saha kenarında yürüdüğü sırada Fatih Özkan isimli bir görevli tarafından itildi. Koç aldığı darbeyle yere düştü. Daha sonra yerden kalkan Koç, protokol tribününe döndü. Müsabaka, bu sırada bir süre durdu.

JOSE MOURINHO HEDEF OLDU

Fenerbahçe'de ünlü teknik adam Jose Mourinho eleştirilerin hedefi oldu.

Spor yazarları Jose Mourinho'nun oyuncu tercihlerini eleştirirken "Mourinho dün gece intihar etti, hem de Fenerbahçe'yi yaktı..." yorumu dikkat çekti.

İşte spor yazarlarının maça ilişkin yorumları...

"GOL BAĞIRA BAĞIRA GELDİ"

Takvim Gazetesi Yazarı İlker Yağcıoğlu Göztepe-Fenerbahçe maçına ilişkin şunları yazdı:

"Mourinho dün akşam son zamanlardaki en ofansif kadroyla maça başladı. Orta sahada İsmail ve Szymanski hariç öndeki 5 oyuncu hücum özellikli defanstan daha fazla olan oyunculardı.
Böyle bir kadroyu görünce ister istemez Fener'in daha çok pozisyona gireceği ve tamamen rakip yarı sahada oynacağı bir oyun hayal edersiniz. İlk devre defansif olarak sıkıntı yaşamadı ama 40. dakikaya kadar ofansif olarak da etkili olamayan bir Fenerbahçe izledik. Uzatmalarla birlikte 2 gol buldu. 2 gol de kaçırdı.

İlk devrenin son anlarında maçı bitirebilirdi. Nesyri harika bir gol att. Formunu buldukça çok iş yapacağını gösterdi.
Saint Maximin yine çok heyecan yaratan oyuncuydu. Aldığı her topta büyük keyif yaşattı..
Açıkçası 2. yarıda hocanın orta alana bir takviye ile başlaması daha doğru olurdu.
Çünkübütün orta alan Szymanski ve İsmail'e kalmıştı.

Mourinho uzun süre değişiklik yapmadı ve oyun önce 2-1'e ve son dakikada gelen golle de 2-2'ye geldi. Portekizli teknik adam skor 2-1'ken orta sahayı kuvvetlendirecek hamleyi yapsa maçı rahat bir şekilde kazanacaktı.

Mourinho skor 2-1 olduktan sonra orta sahayı kuvvetlendirecek bir hamle yapsa maçı Fenerbahçe rahat bir şekilde kazanırdı."

"JOSE MOURINHO İNTİHAR ETTİ"

Sabah Yazarı Ahmet Çakar ise Mourinho'nun tercihleriyle "intihar ettiğini" yazdı.

Çakar şu ifadeleri kullandı:

"Mourinho dün gece intihar etti, hem de Fenerbahçe'yi yaktı. Kararlarıyla Mourinho'nun ne kadar iyi bir hoca olup olmayacağı tartışılacağı gibi ne kadar adam olduğu da tartışılabilir. Çünkü bu takım daha üç gün önce 120 dakika maç oynamış… İlk yarıyı 2-0 önde kapatmışsın.

Defansın yerleşim hatasından pis bir gol yemişsin. Sonrasındaki yarım saat kabir azabı başlamış. Son yarım saate bakın Göztepe akın akın geliyor, Fenerbahçe'nin oyundan düştüğü çok açık. Düşünebiliyor musunuz o dakikalarda En-Nesyri ve Tadic hâlâ sahadalar… Çıkar Tadic ve Dzeko'yu, al iki tane diri orta saha, hem direncin artsın hem de topu tutabil… Göztepe gibi mütevazi bir takıma karşı 2-0 önde kapattığın maçta puan kaybediyorsan, Mourinho ağır şekilde tartışılmalıdır. Aslında Livakovic olmasa maç son saniyelere de kalmazdı.

80-90 arası kurtardığı net yüzdü yüz 2 şut var. Bütün bu baskılarda Mourinho uyuyor, kenarda seyrediyor. Kendi kendine üstün insan tripleri atıyor. Yazık çok yazık. Tamam bizim ligimiz bir İngiltere, bir İtalya değil ama Türkiye'de de plaj futbolu oynanmıyor. Sahada kötü bir hakem ve art niyetli bir VAR hakemi (Mustafa İlker Coşkun) vardı.

Göztepe'nin attığı sayılmayan golde karar doğru. Çünkü İsmail'in ayağına basılıyor. Verilen penaltı da doğru. Çünkü Osayi'nin topuğuna bir darbe var. Ama ikinci yarı hakemlik açısından skandal kararlar vardı. Yanlış fauller, yanlış kartlar ve VAR hakemi kötü niyetli derken de şunu demek istiyorum; Maximin'i VAR'a davet edip niye oyundan attırmadın? Maximin, Koray'ın bileğinin üst tarafına çok kuvvetli basıyor. Ayak yüksek ve bilek üzeri.."

"DENEMELER-YANILMALAR"

Fotomaç Gazetesi Yazarı Emre Bol şu ifadeleri kullandı:

"En- Nesry yavaş yavaş takıma ısınıyor dostlar. Eğer böyle giderse sezon sonuna kadar kimse aldığı parayı konuşamaz! Ayak içi plase yapanı gördüm de kafayla plase yapanı ilk kez görüyorum! Gerçekten harika bir golle açılışı yaptı. Zaten En- Nesry'nin alameti farikası bu. Kenar ortalarıyla yeterince beslersen harika bir maç başı gol ortalaması yakalayabilir.

Göztepe oyunu kendi alanında kabul eden iyi bir kontra atak takımı… Maç başlangıcında bu planları tutmuş gibi görünüyordu. Mourinho'nun çift forvetle sahaya çıkması aslında rakip ceza sahasında kafa karışıklığına neden oldu. 2 farklı öne geçtikten sonra uzunca bir süre iki santrafor oyuncusuyla devam etmesi Portekizli hocanın yanlışıydı.

Oysa skoru koruma adına fazladan bir orta saha oyuncusuyla rahat bir galibiyet alabilirdi. İkinci yarının büyük bölümü bu inat dolayısıyla İzmir ekibinin kontrolünde geçti. Livakoviç'in müthiş performansı olmasa Göztepe takımın farklı galibiyet alması kaçınılmazdı. Her hafta farklı tandemle sahaya çıkmak savunma zaafiyetini beraberinde getiriyor. Neredeyse her maç Mourinho'nun yaptığı denemeyanılmalarını izliyoruz. Artık bazı oyunculara net bir şekilde karar vermesi lazım. Yoksa Fenerbahçe taraftarı yine sıkıntılı karşılaşmalar izlemeye devam eder."

"CİDDİ MESAJ VAR"

Fotomaç Yazarı Gürcan Bilgiç şu ifadeleri kaleme aldı:

"Böyle bir deplasmanda çift forvet ile başlamanın sırları var elbette. Göztepe beşli oynuyor defansta; o bölgede kafa karıştırmak –kalabalık olmak.. Ya da; Ferdi – Fred yok… Dolayısı ile rakibin ön baskısından pasla çıkmak risk olabilir. Uzun oynamak seçenek, iki uzun santrafor da pas noktası… İkisi birden de olabilir. Diziliş herkesin merakı. 4-2-1-3 diyebiliriz.

Üçlü forvetin arkasında Tadic. Symanski ve İsmail iki altı numara. Bu manevra ilk yarıda 65'e 35 top hakimiyetini de getirdi Fenerbahçe'ye Mourinho döneminde bir ilk aslında. Yine de etkili, tuttuğunu koparan bir oyun olmadı. Son altı dakikayı saymayalım. İki golün geldiği bu uzatma bölümü, Fenerbahçe'nin ofansif istatistiklerini de yukarı taşıdı.

En Nesyri skorların kahramanı. Penaltı öncesinde Osayi'yi pozisyona sokan O… Symanski'nin ortasını estetik bir kafa vuruşuyla ağlara gönderen de O. Pas oyununda da var, gol noktalarında da. Çift forvet aslında Dzeko'yu hesapların içinde tutarak, En Nesyri'e "sen de ilk on bir oyuncusun" demenin bir başka şekli. Ve bir dejavu… Demirspor maçında rakip avuta atmıştı defansın uzaklaştıramadığı topu, Romulo bu kez içeri vurdu. Sezonun ilk puan kaybı uzatma dakikalarında yenilen golle geldi.

Sezon matematiğinde bu goller iyi haber değildir. Sonlarda atarsan şampiyon olursun, yersen olamazsın… Fenerbahçe takımı 2-0'dan puan kaybetmez, hele Mourinho'nun takımı… Oturtsun Fred'i, soksun Krunic'i… Sonra "Nerede hata yaptım" diye düşünürsün."