Deniz Akkaya'nın kızı Ayşe Önbilgin ile ses kayıtları ortaya çıktı! Kan donduran ifadeler! Hakaret, tehdit, psikolojik şiddet her şey var

Ünlü manken Deniz Akkaya'nın kızıyla yaşadığı problemler, hem medya hem de magazin gündeminde geniş yankı uyandırdı. Her geçen gün bambaşka çarpıcı bir olayla konuşulan Deniz Akkaya hakkında kızına şiddet uyguladığı iddiasıyla başlatılan soruşturma tamamlandı. Savcılık, Akkaya'nın kızına fırlattığı termosu silah olarak değerlendirdi. Öte yandan Akkaya'nın, kızına uyguladığı şiddet ve tehdidin ses kayıtları da dava dosyasına girdi. İşte Deniz Akkaya'nın kızına uyguladığı şiddetin ses kaydı...

Takvim.com.tr

Giriş Tarihi: 04 Temmuz 2024 15:31 Güncelleme Tarihi: 20 Temmuz 2024 13:47

Manken Deniz Akkaya, Efe Önbilgin ile evliliğinden dünyaya gelen kızı Ayşe Önbilgin'in saldırısına uğradığını duyurmasının ardından olay hem magazin hem de medya gündemini karıştırdı.

Deniz Akkaya, 15 yaşındaki kızının telefonunu almak istediği için Ayşe Önbilgin tarafından şiddet uygulandığını, balkona kilitlendiğini ve polis çağırarak kurtulduğunu anlatmıştı. Bu olayların ardından Akkaya, Ayşe Önbilgin'i Sosyal Hizmetler'e bıraktığını iddia etti.

Devlet korumasına alınan Ayşe Ö. annesinin kendisine termos fırlattığını ifade ederek şunları söyledi:

"27 Mayıs günü okuldan erken çıktım, annem taksiyle gelmemi istedi. Üzerimde nakit para olmadığı için eve geç geldim. Annem önce bana tokat attı sonra hakaret ve tehdit etti. Okul çantamdaki termosu bana fırlattı ve çenemi yaraladı. Telefonumu alıp babamla yazışmalarımı gördü. Babamla tatil planı yaptığımı görünce daha da sinirlendi"

Bir süre devlet korumasında kalan küçük kız mahkeme kararı ile babası Efe Önbilgin'e teslim edildi. Kararın ardından baba Efe Önbilgin kızı Ayşe Önbilgin ile Aile Mahkemesine başvurarak Deniz Akkaya için tedbir talebinde bulundu. Mahkeme talebi değerlendirerek Deniz Akkaya için üç ay tedbir kararı verdi.

SORUŞTURMA BAŞLATILDI

İddialar sonrasında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca soruşturma başlatıldı. Deniz Akkaya hakkında başlatılan soruşturma tamamlandı. Düzenlenen iddianamede, Deniz Akkaya'nın kızı Ayşe. Ö.'ye karşı, 'Altsoya karşı silahla kasten yaralama' suçundan 1 yıl 6 aydan 4 yıl 6 aya kadar hapsi talep edildi.

HAKİM KARŞISINA ÇIKACAK

İddianamede, Akkaya'nın kızı Ayşe Önbilgin'in şikayetinden vazgeçtiği aktarıldı. Dosyanın kamu davasına dönüşmesinden dolayı Akkaya hakkında iddianame düzenlediği ve İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildiği belirtildi. İddianame kabul edilirse Deniz Akkaya'nın önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkması bekleniyor.

Tüm bu yaşananlar gündemdeki yerini korurken Deniz Akkaya'nın kan donduran ses kayıtları mahkeme dosyasına girdi. Efe Önbilgin'in avukatı, mahkemye bir dilekçe sundu. Söz konusu dilekçede Deniz Akkaya'nın manipülatör olduğu iki örnek ile anlatıldı.

Dilekçede şu ifadlelere yer verildi:

"Savcılık talimatıyla koruma altına alınan küçük Ayşe için 'Burnu sürtsün diye Çocuk Esirgeme Kurumuna verdim' diye yaptığı paylaşımla; Sonrasında küçük Ayşe Sayın Mahkemeniz kararıyla babası davacıya teslim edildiğinde ise 'Ben izin verdim' demesiyle tartışmasız ortadadır Ayrıca davalı asil Sayın Mahkemeniz kararlarını sosyal medya hesabında yayınlayacak kadar yargılamayı etkilemeye yönelik çaba içindedir. Yine davalı asilin davacı babanın Londra'da yaşayıp çalıştığını bildiği halde küçük Ayşe'nin pasaportuna el koyarak onları çözümsüzlük içinde bırakmayı hedeflemekte ve ne yazık ki şimdilik bunu başardığını zannetmektedir. Daha da vahim olmakla davalı asil küçük Ayşe'nin özel hayatını, özel fotoğraflarını, özel mesajlarını sosyal medyada yayınlayarak küçük Ayşe üzerindeki baskı ve şiddetini halen dahi devam ettirmektedir."

Akkaya'nın, kızı Ayşe 12 yaşındayken uyguladığı şiddet ve tehdidin ses kayıtlarına da ulaşıldı.

1 Numaralı ses kaydında kızını "Okula gitmeyeceksin" diyerek tehdit eden Deniz Akkaya'nın şu ifadeleri kullandığı görüldü

- "Ayşe merhaba. Geçen gün Yani evde gerçekten hayatımda ilk defa, senin de 12 senelik yaşamında ilk defa, ben çok zor ve kötü durumda olduğumu sana defalarca deklare ederek, neyse yani zor bir şekilde, kötü bir şekilde bıraktım."

- "Birincisi bana, sana söyledim, okulunla ilgili ne yaptın, hayatınla ilgili ne karar verdin, bunlarla ilgili hiçbir şey söylemedin. Bu maddi konu aynen devam ediyor. Bu şekilde okula gidemeyeceksin, bunu da biliyorsun."

- "Bundan sonra sörfe gitmen dahil olmak üzere her şeyi kendin organize edeceksin."

- "Hiçbir şeye karışmayacağımı bil. Okulla ilgili hiçbir şey şu an ben yapamıyorum. Bunu babanla çözmek zorundasın."

- "Üzgünüm 12 yaşındasın. İlk defa, ilk defa hiçbir şeyi ödemiyorum. Hiçbir şeyle ilgilenmeyeceğim."

- "Bundan sonraki süreçte kızım, şunu bil, yalnızsın. Bu süreçte ben öncelikle hem kendime hem de hayattaki sen yokkenden beri bana analık babalık yapan arkadaşımın yanında olacağım. Okulunla ilgili, okul açılana kadar hiçbir şekilde, hiçbir konuyla ilgilenmeyeceğimi bil."

- "Babanın 12 senedir bana olan borcunu tekrar altı çiziyorum, bu benim görevim değildi, biliyorsun. Nasıl çözersiniz bunu bilmiyorum."

- "Benim hayatta şu an önceliklerim var, dostum, önceliğim, bu konu zaten benim sorumluluğumda değildi biliyorsun. Sörf konusunda hepsini çözersin, evin anahtarı var, her şey var. Bütün gün boş oturuyorsunuz."

- "Asla ve asla okul açılana kadar hiçbir konuyla ilgilenmeyeceğim. Okul paranı da en kısa sürede ödemezsen okuldan kaydın alınacak. Bunu sana son kez hatırlatıyorum, bu parayla ödemeyeceğim çünkü benim şu an başka önceliklerim var."

- "Eğer bu şekilde olursa okula da gidemeyeceksin. Çünkü şu an benim önceliğim Özgür."

- "Senden hiçbir şekilde insani bir duygu alamadığın için bu süreçte de insani duyguları olmayan babanla devam edeceksin. Çünkü ben insani duygularımı bana 20 senelik dostluk yapan arkadaşıma vereceğim."

"EVİN YOK SENİN"

Dosyaya giren ikinci ses kaydında da okul kaydını silmekle tehdit eden Deniz Akkaya şu sözlerle kızını tehdit ediyor:

- "Sakın, ama sakın son saniye gelip, okulun parası hallolmadı, yatırılmadı, ben okula, ben böyle bir şey halletmeyeceğim."

- "Orada uyuşuk uyuşuk, oturuyorsun ya bütün gün."

- "Çünkü bu sorumluluk bana ait, bir sorumluluk değil ama sen de şunu söyleyebilirsin Ayşeciğim. Bana da değil. Ama bana hiç değil."

- ". Şimdi sen yatıp kalkıp, sakince, sinirli, ağlayarak, yöntemini sen bilirsin. Babanın bu işi yapmasını sağlaman lazım."

- "Sana tekrar altını çiziyorum. Ha sen bana gelir eylülün ikinci haftası ben sormayacağım sana Ayşe bak bunu söyleyeyim. Net şekilde sormayacağım. Seni nasıl aramıyorsan aramayacağım. Sen babanın yanına mı gitmek istiyorsun? Orada mı kalacaksın? Ne yapacağını da karar vereceksin. Sana söyledim, buraya geri dönmeyeceksin. Buraya geri dönüş yok. Burada artık böyle bir evin yok senin."

- "Far görmüş kirpi gibi, kendin hiçbir şeyi yapmazsan, Son kez bu cümleyi de kapatıyorum. Okul kaydın silinir. Bilgin olsun."

"OKULSUZ KALACAKSIN"

3 ve 4 numaralı ses kaydında Deniz Akkaya kızına, baba Efe Önbilgin'in kendisine borçlu olduğunu söyleyerek para karşılığı velayeti verebileceğini ifade ediyor. Ses kaydında yer alan ifadeler özetle şöyle:

- "Şimdi bak güzelim benim, yaklaşık 13 senedir babanın bana ödemesi gereken borçlar var."

- "Okulsuz kalacaksın, sen bilirsin. Nasıl isterseniz, ben karışmıyorum bundan sonra."

- "Özgürsün istediğin gibi davran. İstiyorsan eve gelme bak bunu da söylüyorum. Bıktım çünkü senden."

"UYUŞTURUCU KULLANSAN BİLE UMDURMDA DEĞİL"

Dava dosyasına giren ses kayıtlarının en çarpıcı olanı ise beşinci ses kaydı Mahkemeye sunulan o ses kaydında Akkaya şu ifadeleri kullandı:

"Ne leş gibi ter kokmana, ne ağzının kokmasına, ne vitaminlerine yemek de yapmayacağım. Yatağını da toplamıyorum artık. Temizlikçiyi de çağırmayacağım, bilgin olsun. Yılbaşına da kendime program yaptım. Birlikte girmeyeceğiz. Evde de seni beklemeyeceğim artık. Sabahları da uyanmayacağım. İstediğin gibi kullanabilirsin evi."

- "Ter koktuğun sürece kıyafetlerimi giyemezsin, bilgin olsun. Ter kokacaksan ve benim kıyafetimi ter kokutacaksan da onları kullanmayacaksın. Ter koktuğu anda kıyafetlerimi de geri alırım. Bundan sonra anne olarak hiçbir şekilde sana hiçbir şey yapmayacağımı bil."

- "Surat asamazsın. Bu evde bana surat asamazsın. Astığın anda defolup gideceksin. Onu da söyleyeyim. Ama onun dışında zaten ben kapımı kapatacağım. Ve seninle ilişkim tamamen bitti."

- "İnan uyuşturucuya bile başlasan umurumda değil artık. Çünkü benim burama geldi. Ben senin hizmetçin değilim."

- "Ben istifa ediyorum senin anneliğinden."

- "İstediğin gibi git, gel. Hatta gelme eve. Bak bunu da söyleyeyim. Artık umurumda değil. Gerçekten umursamıyorum. Ne yaparsan yap. Aramayacağım da seni. İstediğin gibi davranabilirsin. Bıktım."

- "Bu evde somurtamayacaksın söyleyeyim ha sakın. Benim yanımdan geçerken böyle saçma sapan ağzına patlatır seni kovarım evden. Burası benim evim. Bilgin olsun. Burada zoraki duruyorsun sen."

- "Yani geldiğin an sinir hastası beni etmeye başladın."

- "Yok yemek yapmayacağım istiyorsan makarna ye yumurta ye hiçbir şey ekmek ye ekmek var zaten sen ekmek yiyorsun ekmekçisin yani ekmek seviyorsun."

- "Özgürsün istediğin gibi davran. İstiyorsan eve gelme bak bunu da söylüyorum. Bıktım çünkü senden."

Altı numaralı ses kaydında kızına "Benim seninle insani olarak duygularım bitti" şeklinde seslenen Deniz Akkaya şu sözlerle kızına yüklendi:

- "Ben zaten görüşmek istemediğim bu insanlarla senin yüzünden görüşüyordum ."

- "Yavaşlığından çok sıkıldım senin."

- "Bu görüşmeyi yapmazsan sana söz veriyorum, seni yatılı okula vereceğim. Bunu sana net şekilde söylüyorum."

- "Babana gitme için son fırsat. Yoksa yatılı seni yatakhaneye vereceğim. O evde de kalmayacaksın. Çünkü sen o insanların doldurmalarıyla yaşayacağına en azından gider hayatın gerçeklerini öğrenirsin. Tamam mı güzelim? Sana bunu son defa soruyorum. İkincisi sormayacağım, alıp seni direkt yatakhaneye götüreceğim. Çünkü sen de iyice bokunu çıkardın. Herkes bir yerine haddini bilecek."

- "Buraya gelmeyeceksin. Asla gelmeyeceksin."

- "Seni bir anda gelir ve yatılı okula götürürüm."

- "Ayşe babanla görüşüp gidecek misin? Yoksa yatılı okula, seni Pierre Loti'den alıyorum bilgin olsun. Yatılı okula gideceksin bunu bil. Ve devlet okuluna vereceğim seni. Onu da bil. Yani bunların hepsine hazırlıklı bir şekilde. Bundan sonrası ben kimsenin eşeği değilim."

- "Ayşe benim de seninle insani olarak duygularım bitti."

- "Yoksa o zaman direkt yatılı okula gideceksin ya seni Pierre Loti'den alıyorum."

- "Bunu yarın bana okul bittiğinde bilgisini vereceksin. Bu kadar.

Oda TV'deki habere göre; Dosyadaki 7. ve son ses kaydında ise Deniz Akkaya kızına "O ev boşaltılacak" diye sesleniyor. Özetle söylenenler şöyle:

- "Ben 10 sene sonra beklesem ikisi de ölecek zaten."

- "O evden çıkacaksınız."

- "O ev de boşaltılacak. Bu sesimi, lütfen onlara dinlet Ayşeciğim."

DENİZ AKKAYA VE KIZI ARASINDA NELER OLMUŞTU?

Deniz Akkaya, hem kariyeri hem özel hayatı hem de açıklamalarıyla sık sık magazin manşetlerinde yer aldı.Attığı her adımla adından söz ettiren ünlü manken, bu kez bambaşka bir olayla gündeme geldi.

Uzun bir süredir sosyal medyadan uzak duran Deniz Akkaya, geçtiğimiz saatlerde Twitter (X) hesabından yaptığı paylaşımla kendi kızını ifşa etti.

Deniz Akkaya, 2010'da boşandığı Efe Önbilgin ile yaptığı evlilikten dünyaya gelen kızı Ayşe Önbilgin'in kendisine saldırıp balkona kilitlediğini iddia ederken anlattıklarıyla herkesi şaşkına çevirdi. "Anne olmak bu değil ve olmamalı. Allah tüm annelere sabır versin" diyen Akkaya, son derece yanlış bir baba seçimi ile hamile kalıp hayatının kabusa döndüğünü söyledi.

Eski eşini "bir ruh hastası" diye anan Akkaya, kızı için verdiği velayet savaşının bir ömür sürdüğünü ifade etti ve mesajının devamında şu iddialarını dile getirdi:

"Az önce 16 senedir resmen tek başıma baktığım kızımın benden ısrarla sakladığı telefonunu ele geçirdim.

Benden habersiz yurtdışı planları ve fazlasını bulmam neticesinde telefona el koydum. Fiziken bana saldırması yetmediği gibi beni 1.5 saat balkona kilitledi. Komşuların ve güvenliğin ricaları karşılıksız kalınca 3 kez 112'yi aramam neticesinde kurtarıldım. Polislere de karşı çıkan sonrasında birde hızını alamayıp bana itibar suikastı yapan bu ruh haline, ergenliğin arkasına saklanmasına izin vermeyeceğim. Biz nerede hata yaptık biliyor musunuz? Kontrolsüzce severek. Anne olmak bu değil ve olmamalı. Allah tüm annelere sabır versin"

Bir sonraki mesajında gelen bazı yorumlara tepki gösteren Akkaya, şu ifadeleri kullandı: "Beni saatlerce balkona kilitleyen kızım, polisleri aramaya cesaret edemez derken aramam neticesinde gelen ekiplere çıkardığı zorluk yetmedi bir de beni dövdü diyerek itibar suikastın geçti.

Ben bu hayatı, birileri üstünde tepinsin diye inşa etmedim. Bilip bilmeden bu hayatı yorum yapmayın"

SOSYAL MEDYA İKİYE BÖLÜNDÜ
Bir kısım sosyal medya kullanıcısı, "Çoğu kişi 'çocuğunuzu düzgün yetiştirseydiniz' diye yorum yapmış ama bunun yetiştirmekle alakası yok" diyerek Akkaya'nın yanında durdu.

Bazıları ise "Kızını buradan ifşa eden son derece sağlıksız bir ruh hali içindesin. Allah o kızı kurtarsın" diyerek Akkaya tepki gösterdi.

TEPKİLERE CEVAP!
Deniz Akkaya tüm bu yaşananlardan sonra sosyal medyadan kendisine yönelik yapılan bazı yorumlara tepki gösterdi ve konuyla ilgili uzunca açıklamalarda bulundu.

Akkaya, "Karakoldan yeni geldim bazı ucubeler bazı haddini bilmezler benim postumun altına dangalakça yorumlar yapıyorlar hepinizi tek tek mahkemeye vereceğim" dedi. Ünlü isim, "Ne güzel değil mi dışarıdan her şey janjanlı. Öyle akıl verenlerin akılları kendine kalsın diye bu video çekiyorum" ifadelerini kullandı.

BAKANLIK HAREKETE GEÇTİ

Akkaya'nın kızı hakkında bir sosyal paylaşım sitesinde yaptığı açıklamaların ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı harekete geçti.

KORUMA ALTINA ALINDI

Görevlendirilen ekibin gerekli inceleme ve değerlendirmeleri yapmasının ardından, 16 yaşındaki kız çocuğunun koruma altına alındığı ve gerekli psikolojik desteğin verilmeye başlandığı öğrenildi.

30 GÜN GÖZETİM ALTINDA KALACAK

Kanuna göre 'Çocuğumu bugün koruma altına verdim, yarın alacağım' şeklinde bir uygulama olmadığı anlaşıldı. Resmi uygulamaya göre Ayşe'nin en az 30 gün gözetim altında tutulacağı ve ardından yetkililer tarafından çocuğun akıbetiyle ilgili nihai kararın verileceği belirtildi.

KIZININ İFADESİ ORTAYA ÇIKTI!
Kızı devlet korumasında olan Deniz Akkaya'nın ve kızının ifadeleri de ortaya çıktı. Ayşe Önbilgin'in ifadesindeki iddialar ise kan dondurdu.

Devlet korumasına alınan Ayşe,ifadesinde şunları söyledi:

"27 Mayıs günü okuldan erken çıktım, annem taksiyle gelmemi istedi. Üzerimde nakit para olmadığı için eve geç geldim. Annem önce bana tokat attı sonra hakaret ve tehdit etti.

Okul çantamdaki termosu bana fırlattı ve çenemi yaraladı. Telefonumu alıp babamla yazışmalarımı gördü. Babamla tatil planı yaptığımı görünce daha da sinirlendi"

Baba Efe Önbilgin'i de velayeti almak için hamle yapaca ileri sürülürken, Deniz Akkaya'nın babası Muzaffer Akkaya da İstanbul Aile Mahkemesi'ne başvurarak torununun velayetinin kendisine verilmesini talep etti.

Babasının kızının velayeti için devreye girdiğini söyleyen Akkaya, ateş püskürerek, "Ben bugün bu konuyu sakince aramızda kapatıp, adı ergenlik olan bu sorunu çözmek için profesyonellerle konuşmaya niyet etmiştim. Fakat barodan kızıma atanan ve babama giden avukat, babamı bana dava açmak için ikna etmiş. Benim avukatıma, babamın benim kızımın velayetini alması için vekalet vereceğini söylemiş. Bu bilginin sabah gazetecilere bildirileceğini bildiğim için bu yayını açtım. Aklı selim aile bireylerimiz, kuzenim babamı arayarak benim ve kızımın çok zarar gördüğünü söyledi ve babamı defalarca uyardı. Kuzenim, 'Deniz ile kızı sorunlarını çözerler, siz ne yapmaya çalışıyorsunuz dedikçe babam, 'Deniz'i hapse attıracağım' dedi."

"ANNEMİN ÖLÜMÜNDE BABAM BAŞROL OYNUYOR"
Aslında ben bu hikayeyi daha sonra anlatacaktım. Anlattıklarımla babamın ölümüne sebep olmak istemiyorum demiştim. Ki babam ölümsüzlüğün sırrını bulmuş gibi yaşayan bir adamdır. Benim annemle babam hiç ayrılmadı. Ama bir aşk hikayesi değildi. Annemin erken ölüşünde de bu hikaye başrol oynuyor. Babam eski bir bürokrat. Müthiş egolu, narsistik kişilik bozukluğunun son boyutunda biri. Bu tip insanlar kimseyi beğenmez, herkesi aşağılar. Babam günde 20 saat televizyon seyredip dışarı çıkmıyor, kimseyi beğenmiyor. Ve hayatta en beğenmediği kişi hep bendim. Bana bir gün böyle ateş edeceğini hiç düşünmedim. Çocuğumun onun yanına gitmemesi gerektiğini çok iyi biliyor. Sen torununa zarar vermek için böyle bir hamle yaptıysan, ben kendimi korumak zorundayım." ifadelerini kullandı.

Deniz Akkaya, bir takipçisinin "Burada kızınızı alması gereken babası çoktan Türkiye ye gelmiş olmalıydı, bir yargılama süreci mi var? Bir de sizin babanızla konuşup beraber bu velayet işine karar vermiş olabilirler mi?" sorusuna da yanıt vererek, gündemden düşmeyen açıklamalarına yenilerini ekledi. Akkaya, babası ve eski eşinin anlaştığını iddia etti.

RAPOR DÜZENLENDİ

Yaşanan tüm bu gelişmelerina ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından koruma altına alınan Ayşe, gizlice İstanbul Adalet Sarayı'na getirilerek "Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçundan hakkında başlatılan soruşturma kapsamında Çocuk Suçları Soruşturma Bürosu'nda ifade verdi. İfadesinin ardından Adli Tabiplik'e sevk edilen Ayşe, hakkında 15 yaşında olduğu ve işlediği suçun 'Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma' olduğunu ve cezasını idrak edebilecek akıl sağlığına sahip olduğuna dair rapor düzenlendi.

VELAKET İÇİN BAŞVURDU

Çocuğunun babası Efe Önbilgin'in de Aile Mahkemesi'ne başvurarak korunma talebinde bulunduğu ortaya çıktı. Talebi değerlendiren mahkeme, Deniz Akkaya'nın 1 ay süreyle mağdur Efe Önbilgin ile kızı Ayşe Önbilgin'e yönelik söz ve davranışlarda bulunmamasına ve iletişim araçlarıyla rahatsız etmemesine karar verdi.Akkaya karara uymazsa hakkında 3 günden 10 güne kadar 'zorlama hapsi' uygulanacak.

Efe Önbilgin ayrıca Akkaya'ya velayet hakkını kötüye kullandığı iddiasıyla 'velayetin değiştirilmesi' davası açtı. İstanbul Aile Mahkemesi'ne açılan davanın dilekçesinde özetle şu ifadeler yer aldı:

UYUŞTURUCU TESPİTİ İSTİYORUZ

"Deniz Akkaya, mesleği gereği yurtdışında yaşayan Efe Önbilgin'in kızıyla iletişim araçlarıyla dahi iletişim kurmasını bilinçli eylemleriyle engellemiştir. Efe Önbilgin, Akkaya'nın engellemelerine rağmen çocuğuyla İngiltere ve Fransa'da görüşmüştür. Akkaya kendi özel hayatını kısıtladığını kızına sürekli söylemekte ve bu nedenle kızını sık sık yaşlı ve hasta olan dedesinin evine göndermektedir. Deniz Akkaya, "burnu sürtsün diye kendim teslim ettim çocuk esirgeme'ye" diyecek kadar şuurunu kaybetmiş durumdadır. Deniz Akkaya'nın uzun yıllardır uyuşturucu madde kullandığı duyumlarını da almış bulunmaktayız. Akkaya'nın Adli Tıp Kurumu'na sevki yapılarak uyuşturucu kullanıp kullanmadığının tespitini istiyoruz."

TÜRKİYE'YE GELEREK KIZINI ALMAYA HAZIR

Dava dilekçesinde Efe Önbilgin'in kızını almaya hazır olduğu da vurgulanarak "Çocuğa bakmanın ağır bir yük olduğunu açıkça söyleyen ve Efe Önbilgin'in babalık görevini yapmasını sürekli engelleyen Deniz Akkaya, velayet görevini kötüye kullanmıştır. Londra'da son derece rahat bir hayatı olan Efe Önbilgin, kızına maddi-manevi tüm desteği vakfetmeye hazırdır. Akkaya'nın çocuğun üstün yararını hiçe sayan ve ona açıkça zarar veren eylemleri nedeniyle velayetin bizzat Türkiye'ye gelerek almaya hazır olan Efe Önbilgin'e verilmesini istiyoruz." ifadeleri yer aldı.

Efe Önbilgin, çocuğunun velayetinin kendisine verilmesi için 29 Mayıs'ta dava açtı. Açıklanan kararda Ayşe'nin babası Efe Önbilgin'e teslimine karar verildi. Ara kararda, geçici velayete ilişkin talebin, dosya kapsamı dikkate alınarak deliller toplandıktan sonra değerlendirilmesine karar verilmesi gerektiğine ilişkin ifadeler yer aldı. Deniz Akkaya, yaptığı açıklamada "Çocuğumun velayetini falan vermedim. Sadece 15 senedir ilk defa babasıyla yaz tatiline çıkacak. Babasıyla yaz tatiline çıkması için izin verdim" ifadelerini kullandı. Deniz Akkaya'nın kızı Ayşe, daha sonra babası Efe Önbilgin tarafından teslim alındı. Bu kararın ardından paylaşımlarına devam eden Akkaya, kızının odasını hayatında ilk kez kurcaladığını belirterek X hesabından bu sefer de kızına ait ikinci bir telefon bulduğunu açıklamıştı.

Akkaya, "Anneliğe dair bildiğim her şey darmadağın … bütün güvenimi yerle bir… Yepyeni bir iPhone… Yine kilitli ama kendi ismi yazıyor. Allah'ım sen aklıma mukayyet ol" dedi.

Gelen yorumlar üzerine paylaşımlarına devam eden Akkaya, "Bu arada şu anki fiyatı en az 60.000 TL olan bir telefonu çocuğumun nereden aldığını/kimden aldığını bilmek onun sınırlarını ihlal etmek değildir. Bir telefonun şifresi ile uğraşırken ikincisi çıktı .Akıl sağlığı yerinde olan bir insan bu konuda endişe duyar son derece doğaldır ." ifadelerini kullanmıştı.

Deniz Akkaya, geçtiğimiz günlerde sosyal medya hesabından kızıyla olan WhatsApp konuşmalarını ifşa etti.

MESAJLARINI İFŞA ETTİ.

Deniz Akkaya, kızıyla mesajlarını;

"Ve evet çok sinirlendigim zamanlar oldu, ve dozu giderek arttı.
Okula gidip ağlamıştır , ama okuldaki yetkisiz eleman hanımefendi neden ağladığını tam olarak açıp bana sormuş mudur hayır!!!
Çocuğumun spor yapmasını istemem kadar doğal bir şey var mı?
Ve spor ancak zorlanıldığında başarı getiren bir akışkanlıktır.

Utanmaz arlanmaz ailem , Ayşe'yi bize gönderiyordu derken sebebini hiç anlattınız mı anlatmızsımız!!

Benim ailem için spor önemli bir şey değil , günde 20 saat televizyon seyretse en iyi çocuk babam için o, bunun sebebini de en acı gerçekleri ile anlatacağım zamanı gelince…
Evet çocuğum için en iyisini istedim yeri geldiğinde spora gitmesini zorladım… keşke zorlamasaymış olduğu haline bıraksaymış tıpkı babası gibi hayatımı yaşamaya devam etseydim doğru…"

notuyla paylaştı.

Mesajlarda Akkaya'nın kızına "Spor yapmayan çocuk kabul etmiyorum" yazdığı mesaj büyük tepki topladı.

Deniz Akkaya'nın o paylaşımının altına "Senin çok acil tedavi olman lazım Deniz Hanım" , "Çocuğunla ozel mesajlarını neden paylaşıyorsun burada kadın hasta mısın?" "Yüzmek istemiyor mutlu değil biraz fazla ısrar ediyorsun gibisin Denizcim" gibi yorumlar geldi.

Paylaşımları bununla da sınırlı kalmayan Akkaya, eski kocası Efe Önbilgin, kızı Ayşe ve avukatları Şeyda Yıldırım'ın evine zorla girmeye çalıştığını belirterek, "Ben tatildeyim, bunu açıkça yazmış ve bildirmişim. Bu esnada pasaport bahanesi ile evime girmeye çalışan bir deli avukatvari bir tip , mahkemeden RED alıyor, Akabinde bu fotoğraftaki minik tatlı kız ve yanında bir adam ve plakası belli bu araba ile evimin kapısına dayanıyorlar. Tekrar ediyorum devlet böyle bir şey yapmaya hakkınız yok kararı almış !!. Polisi olduklarını söylüyorlar , ısrarla evin kapısına dayanıyorlar. Kapı duvar. Bir daha geri geliyorlar. Biz bu minik tatlı kızı aradık, telefonuna çıkmıyor. Bu küçük minik tatlı kız bana ulaşsın derdi ne olduğunu öğreneyim . Ben yokken kapıya dayanmak kolay . Hayırdır biz evdeyiz şu an , polisi olduğunu iddia eden bu küçük hanım nerede?Plaka elimde görüntün elimde … polis olduklarını falan düşünmüyorum. Bunlar şehir Eşkiyası" ifadelerini kullandı.

KARARI PAYLAŞTI

Akkaya, eski kocasının derdinin pasaport olmadığını eve girmek olduğunu ifade ederek, mahkemenin verdiği kararı da paylaştı.

TEDBİR İSTEDİLER

Efe Önbilgin ve kızı, Deniz Akkaya'nın kendilerine yönelik sosyal medya hesabı üzerinden açıklamaları sonrası mahkemeden tedbir istedi.