Türkiye'nin yaşlanmayan güzeli olarak anılan 79 yaşındaki Nebahat Çehre'nin fit hali ile değme mankenlere taş çıkarıyor.
Çehre geçtiğimiz yaz bikinili görüntülenmişti.
Yılları adeta geriye saran Çehre, bir süredir bir zayıflma programı uyguluyor.
Bu program sayesinde 9,5 kilo verdi Çehre.
İŞTE ÇEHRE'NİN SON HALİ
İstediği formu yakaladığını söyleyen Çehre'nin sıradaki hedefi ise sıkılaşma.
Son haliyle parmak ısırtan Çehre geçtiğimiz günlerde kariyerinde kuralları açıklamış, sözleri magazin gündemine bomba gibi düşmüştü.
Çehre şu ifadeleri kullanmıştı:
"Prensip olarak öpüşmüyorum, aynı yatağa girmem. Aşk-ı Memnu'da bana genç bir sevgili rolü yazılacaktı, 'bırakırım işi' diye rest çektim..."
Daha önce de Fikret Hakan hakkında bir açıklama yapan Çehre şu ifadeleri kullanmıştı:
Yeşilçam'da o öpüşmem kanunu yapamadım. Fikret Hakan öpüşme sahnelerinde çene yiyen bir adamdı.
AYDEMİR AKBAŞ YORUMU
Çehre geçtiğimiz günlerde, kendisine olan hayranlığını sık sık dile getiren Aydemir Akbaş hakkında konuşmuştu. Nişantaşı'nda görüntülenen Nebahat Çehre ise oyuncunun bu sözlerine kızmadığını ancak şaşırdığını söylemişti:
"Kötü bir niyeti yok ama çok şanssız bir açıklama. Çünkü Yılmaz Güney'le evliyken, o da Beyhan ile evliydi. Ailecek görüşürdük. Yılmaz'ın da sağ koluydu. 65'li yıllardan beri tanışıyoruz ve eski fotoğraflarda hepimiz tıfılızdır. Aydemir, Galatasaray Lisesi mezunu, çok iyi bir ailenin çocuğudur. Ona kırılmam çünkü herkes ne demek istediğini anladı. Aramadım ama belki o, söyledikleri için arayacaktır."
Geçtiğimiz günlerde de bir programa konuk olan Çehre, samimi açıklamalarda bulunmuştu. İşte o açıklamalardan bazı satır başları:
1960'ta Türkiye Güzeli seçilen Nebahat Çehre, yarışma katılma süreciyle ilgili şunları aktardı: "15 yaşındaydım, benden iki yaş büyük bir arkadaşım katılacaktı, başvuru için beraber gittik. Orada 'siz de katılın' dediler. Annem de güzellere çok meraklıydı. Anneme sordum, 'Çok ufaksın ama istiyorsan seçmelere gir' dedi. Bilinçsizlikti, bence çok yanlıştı. Güzellik kavramını bilmiyordum, çocuk sayılırdım yani."
"127 FİLMDE ROL ALDIM"
Çehre, beyazperde serüveni hakkında ise, "İki sene boyunca sinema tekliflerini kabul etmedim. Taksim Sarayı'nda bir mimarın yanında sekreterlik yaptım, ardından da Çocuk Tiyatrosu'na başladım. Dostlar arasından bir menajer çıktı. 'Neden sinemaya başlamıyorsun?' dedi. Bir filme başladım şımarık bir salon kızını oynuyordum, rolü yarıda bıraktım. Bilinçsiz bir oyuncu ne yaparsa, 'Ben zengin şımarık bir çocuğu değilim' dedim, özleştirmiştim kendimi. Sonra bir avukatlık rolü çıktı. Üvey babam da avukattı. 'Kanun Kanundur' filmiyle sinemaya başladım. 127 filmde rol aldım." dedi.
"YILMAZ'I BEN AYARLADIM"
Eski eşi Yılmaz Güney hakkında konuşan Çehre, "Yılmaz'ı ben ayarladım. (Gülüyor) Çok yakışıklık bir adamdı. Sinemadaki karakteriyle alakası yok. Disiplin, oyunculuk ve hayata bakış açısından bana çok katkısı oldu. Müthiş disiplinliydi, bende o kadar yer etti ki setlere ben disipline koymak istiyorum, antipatik oluyorum. (Gülüyor) Yılmaz çok ince ruhlu bir insandı. Eve bir gün çiçeksiz eve gelmemiştir. İç dünyası başka, dışa vuruşu bambaşka oluyordu." ifadelerini kullandı.
