ABD'de 3 Kasım'daki seçimlerin sonuçlarının tescili için 6 Ocak'ta yapılan Kongre oturumu esnasında, Trump destekçilerinin Kongreyi basmasının yankıları sürerken, Twitter'ın Trump'ın kişisel hesabını kapatması sadece ABD'de değil, dünya kamuoyunda da önemli tartışma konusu oldu.
6 Ocak'taki Kongre baskınının hemen ardından Trump'ın kişisel "realDonaldTrump" kullanıcı hesabını önce 12 saat kısıtlayan Twitter, hesabı 8 Ocak Cuma gecesi ise süresiz askıya aldığını duyurdu.
Twitter, "Trump'ın hesabından paylaştığı son mesajları ve bağlamlarını yakından inceledikten ve özellikle bu paylaşımların nasıl tepki aldığına baktıktan sonra daha çok şiddeti kışkırtma riski nedeniyle, bu hesabı kalıcı olarak askıya aldık." açıklamasını yaptı.
Son perdede bunlar yaşansa da başkanlık döneminde platformu etkin olarak kullanan Trump ve Twitter arasındaki soğuk savaş daha eskiye dayanıyor.
TRUMP'IN TWİTTER DİPLOMASİSİ
Trump'ın başkanlık döneminin en akılda kalan özelliklerinden biri, Başkan'ın Twitter'ı neredeyse birincil iletişim kanalı olarak kullanması oldu.
Ana akım medya ile yıldızı bir türlü barışmayan Trump, Twitter'ın sesini duyurmasına yardımcı olduğunu savunuyordu.
Trump başkanlığı süresince, Twitter hesabından birçok ülkeye tehditler savurdu, önemli duyuruları buradan yaptı, hatta bazı bakanlarının görevden alınmasını bile bu platformdan açıkladı.
Başkan Trump 26 Ekim 2018'de yaptığı bir paylaşımda Twitter'ın bazı takipçilerini sildiğini öne sürdü ve platformun "çifte standart" uyguladığı açıklamasında bulundu.
Bu tarihten itibaren zaman zaman, özellikle muhafazakar hesapları kapattığı gerekçesiyle Twitter'ı eleştiren Trump, 4 Mayıs 2019'daki bir paylaşımında, sosyal medya şirketlerinin de tıpkı "yalancı basın" olarak nitelediği ana akım medya gibi Demokratlar ile hareket ettiğini ileri sürdü.