Tarih, sadece okuduğumuz kitaplardan veya izlediğimiz belgesellerden ibaret değildir; aynı zamanda bizlere atalarımızın hayatları, kültürleri ve medeniyetleri hakkında değerli bilgiler sunar. Bu bağlamda, Anadolu Selçuklu Devleti'nin hanedan türbesinden çıkarılan naaşların, günümüz teknolojisiyle aslına uygun şekilde yeniden canlandırılması, tarihe ışık tutan olağanüstü bir keşiftir. DNA ve anatomi analizleri sayesinde, tarih sayfalarında yalnızca isimleriyle yer alan sultanların ve hanedan üyelerinin yüz ve beden görünümleri, adeta zamanın tozlu sayfalarından çıkıp günümüze ulaşıyor.
Tarihi minyatürler dikkate alınarak hazırlanan aslına uygun kıyafetlerle, Anadolu Selçuklu Devleti'nin mimari zenginliğini yansıtan taç kapılar önünde ziyaretçilerini karşılayan hükümdarlar, yüz ifadeleri, saçları, sakalları, duruşları ve bakışlarıyla dikkati çekiyor.
Anadolu Selçuklu Devleti'nin tarihine ışık tutan, 2017'de başlayıp ve 6 aşamada tamamlanan projenin her aşaması, sergide yer alan ziyaretçi bilgilendirme metinlerinde ayrıntılı şekilde anlatılıyor.
ÖNCEKİ RESİMLER İÇİN TIKLAYINIZ
Özenle çalışıldı, her ayrıntı düşünüldü
Sergideki bilgilendirme metinlerine göre, projenin ilk aşamasında, Alaaddin Camii avlusundaki hanedan türbesinden çıkarılan kalıntılarla, beden bütünlüğü tamamlanan naaşların, Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tomografisi çekildi.
Kafataslarından ve dişlerden alınan sürüntüler, İstanbul Adli Tıp Kurumu Biyokimya İhtisas Dairesine gönderildi. Elde edilen DNA ve anatomik özelliklerine göre hanedan üyelerinin kafatasları ve yüzleri oluşturuldu.
Bilimsel sonuçlara göre, 12 sultan, 1 hanedan büyüğü, 1 melik (şehzade), hanedana mensup 2 kadın ve 1 kız çocuğuna ait naaşın, tomografi sonuçlarıyla elde edilen 3D flament kafatası kopyaları üzerine, doku kalınlıkları hesaplanarak, yüz kasları yerleştirilip, fiziki karakter yüklemesi yapıldı. Bir sonraki aşamada kaslandırma ve dokulandırma yapılarak kalıplara alınan silikon dökümlere saç, sakal, kaş ve bıyık ekimi yapıldı.
Kıyafetler için ise dönemin kumaşları özel koleksiyonlardan ve müzelerden alınan örneklere göre, tarihi verilere uygun olarak raportlama (düzenleme işlemi), iplik analiziyle rengine ve dokusuna kadar araştırılarak dokutturuldu. Minyatürler ve tarihi veriler dikkate alınarak kıyafetler tasarlanıp, her bir sultan ve hanedan üyesine uygun olacak şekilde özel olarak diktirildi.
Tarihi veriler, minyatürler ve özel koleksiyonlarla müzelerdeki mevcut örneklerden yola çıkılarak dönemin aksesuarları, takıları, silahları ve diğer malzemeler uzman kişilere özel olarak imal ettirildi.