Oktay, 'Sarayın Bütçesi' ya da 'Tek adamın bütçesi' eleştirilerine ise "Bilgi ve iyi niyetten yoksun tanımlamalara indirgenmeye çalışılmıştır. Oysa bu bütçe, ne tek bir kişinin ne de tek bir kurumun bütçesidir. Cumhurbaşkanlığı ve Cumhurbaşkanlığı'na bağlı, ilgili ve ilişkili kurumların bütçesi, 2022 Bütçe Kanun Teklifi'nde yer alan tüm kurumlarımızın olduğu gibi 84 milyon vatandaşımızın; milletimizin bütçesidir" dedi.
EKONOMİK ELEŞTİRİLERE YANIT
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, ekonomik hareketlenmeye yönelik yapılan eleştirilere yanıt verirken, Türkiye'nin, terörle ve Kovit- 19 salgınıyla yaptığı mücadeleyi örnek göstererek yanıt verdi. Oktay şu ifadeleri kullandı: "Türkiye geçtiğimiz 19 yılda her alanda büyük değişimler yaşamış, ilerlemeler kaydetmiştir. Milletimizin hak ve özgürlükleri, refahı, istikrarı konusunda yaşanan hiçbir gelişme kolay olmamış, bir günde gerçekleşmemiştir. Bu kararlılığını uygulamaya geçirmek istediği her döneme de türlü şantaj ve yıldırma politikalarıyla karşılaşmış olan Türkiye, gerçeklerinden beslenen ekonomi, siyasi ve güvenlik politikalarını muktedir kılmak için mücadelesini sürdürmektedir. Terör örgütleriyle mücadelede geldiğimiz seviye, afetlere müdahale hızımız ve Kovid-19 kriz yönetimimiz gibi alanlarda somutlaşan; zor zamanlarda çözüm üretme yeteneğimiz, milletin teveccühüne mazhar olmaktadır. Ekonomide de yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyüme odaklı tüm bu alanlarda kalıcı istikrar hedefleyen mücadelemizi sürdürüyoruz. Sanayi üretim endeksi, ekimde aylık bazda yüzde 0,6; yıllık bazda yüzde 8,5 artış gösterdi. Yine ekim ayında 3,16 milyar dolar cari fazla vererek ödemeler dengesinde son 3 yılın en yüksek cari fazla rakamına ulaştık. Hedefimiz, ödemeler dengesindeki iyileşmeyi sürdürülebilir ve kalıcı kılmaktır. Nasıl ki savunma sanayinde yapılamaz denilenleri yaptıysak, terörü bitme noktasına getirip vesayet planlarını yırtıp attıysak, ekonomimiz üzerindeki manipülatif etkilerin de üstesinden gelip, aynı şekilde tarihe gömeceğiz."
Oktay, 2022 bütçe hedeflerine ilişkin, "Bütçemiz ise gelir gider yapısını birlikte düşündüğümüz çift kanatlı politikalarımızla hem vatandaşlarımızın hizmet ihtiyaçlarını karşılayacak hem de onların reel kazançlarını azaltmayacak bir yaklaşımla hazırlanmış ve bu anlayışla da uygulamaya konulacaktır. Nihai olarak, güçlü ihracat gerçekleşmelerinin desteğiyle ödemeler dengesi bilançomuzdaki iyileşmenin yanı sıra uygulayacağımız politikalarla 2022 yılında büyüme hedeflerimize ulaşabilmek için gerekli finansmanı sağlayabilecek bir altyapıyı tesis edebileceğimiz ortadadır. Uygulayacağımız politikalarla işletmelerin yatırım maliyetleri azaltılacak, ayrıca üreticiyi destekleyeceğimiz paketlerle sağlıklı büyüme yapımıza ilave katkı sağlayacağız" dedi.
PORTAKAL ELEŞTİRİSİ
Fuat Oktay, CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal'ın 2022 Mali Yılı Bütçesi'ne yönelik eleştirileri ve CHP'li milletvekillerin zamları protesto etmek için TBMM Genel Kurul Kürsüsüne bırakılan besin ürünlerini hatırlattı. Oktay, tepkisini şu ifadelerle dile getirdi: "Şov yapma uğruna burada, kürsüde portakalları yere dökerek; şov bitince de toplayarak emek ürünü mahsüllere bile saygısı olmayan, şov odaklı bir zihniyet. Önce döken sonra toplamaya çalışan klasik CHP. Önce kırıp döken, inkar eden, sonra helalleşmeye çalışan klasik CHP. Siz burda şov yapmayla uğraşadurun; şimdi anlamasanız da savunma sanayi atılımlarımızda, Türkiye'nin Otomobili TOGG'da ve Kovid 19 ile mücadelemizde olduğu gibi, ekonomik bağımsızlık mücadelemizin değerini de yaşayarak öğrenecek ve anlayacaksınız."
Oktay, CHP'li Burcu Köksal'ın, bütçeye yönelik eleştirilerine tepkisini sürdürerek şöyle dedi: "TBMM kürsüsüne çıkıp çete üyesi gibi 'şunun ahı var bunun ahı var.' diye sayan hatibin nefret dilinin aksine; milletimizin duası, desteği ve hüsnükabulü var. Peki ne yok biliyor musunuz? Sizin kapalı kapılar ardında görüşme yaptıklarınızın çıkarlarına uyan politikalar yok! Türkiye'yi zayıflatacak, bölgede denklemlerin dışına itecek tercihler yok. Yerli ve milli üretime sekte vuracak, dört gözle Türkiye'nin sendelemesini bekleyenleri sevindirecek politikalar yok. Vesayet yok, kısıtlamalar yok, ayrışmaları besleyen yaklaşımlar, haksız dağılım yok."