Yok artık! Sıfır aldığı aynı marka 2 otomobil yanınca şok geçirdi! 130 bin lirayı kabul etmedi! Pişmiş tavuğun başına gelmez!

Sıfır aldığı aynı marka 2 otomobil yanınca şok geçirdi! 130 bin lirayı kabul etmedi! Pişmiş tavuğun başına gelmez! Adana'da sıfır aldığı ilk otomobilin yanmasından sonra kasko sayesinde yeni aracını alan adamın otomobilinde tekrar yangın çıktı. Yangın nedeninin ön kaput açma telindeki hatadan çıktığı öne sürüldü. Satıcı firma, ikinci araç için durumu önce kabullenmedi sonra 130 bin lira tazminat ödemeyi teklif etti. Bu teklifi reddeden mal sahibi, şimdi mahkemede hakkını arıyor.

Giriş Tarihi 23 Aralık 2020, 09:25 Güncelleme 23 Aralık 2020, 09:25
Yok artık! Sıfır aldığı aynı marka 2 otomobil yanınca şok geçirdi! 130 bin lirayı kabul etmedi! Pişmiş tavuğun başına gelmez!

İÇİNDEKİLER

Pişmiş tavuğun başına gelmez! Sıfır aldığı aynı marka 2 otomobil yanınca şok geçirdi! Adana'nın Yüreğir ilçesinde oturan Otomotiv Mühendisi Yunus Müjde, 2013 yılında Hyundai marka 01 CKE 60 plakalı sıfır kilometre bir otomobil satın aldı. İddiaya göre, Müjde'nin otomobili 2016 yılında elektrik aksamından çıkan bir yangın sonrası kullanılamaz hale geldi. Ancak kaskosu olan aracı için Müjde yangının çok üzerinde durmadı ve parasını alıp yine aynı marka 01 ANY 38 plakalı sıfır otomobil aldı. Konuyla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulunan Yunus Müjde, "2 kere aynı marka, aynı model araç aldım. İkisi de 3-4 yıl sonra kendi kendine yandı. İlk araç yandığında kaskomuz vardı paramızı aldık, olayın çok üstüne gitmedik'' şeklinde konuştu.

Tel sonradan takıldı' dendi ama...

Bu aldığı otomobil ise geçen 7 Ağustos tarihinde gece 01.00 sıralarında park halindeyken yanarak kullanılamaz hale geldi. Yangının ardından kaskosu olmayan ve ekstra hiçbir aksesuar takmadığı aracı için firmayla görüşen Müjde, firmadan zararının ödenmesini talep etti. Firma aracı bilirkişinin incelemesine gönderdi ve bilirkişi ön kaput açma telindeki 3 kablodan yangının çıktığını tespit edip o telin de araca sonradan takılmış olduğunu belirtti.

130 bin liralık tazminat teklifi

Bunun üzerine Otomotiv Mühendisi Yunus Müjde, aynı marka ve model bayideki diğer araçları da inceleyip fotoğraf çekerek o teldeki kabloların orijinal olduğunu belirledi. Firma yetkilileriyle görüşen Yunus Müjde, 170 bin lira değerindeki aracına teklif edilen 130 bin liralık tazminatı kabul etmedi. Firmayla mahkemelik olan genç adam şimdi bir an önce mağduriyetinin giderilmesini istiyor.

"İkisi de 3-4 yıl sonra kendi kendine yandı"

Konuyla ilgili gazetecilere açıklamalarda bulunan Yunus Müjde, "2 kere aynı marka, aynı model araç aldım. İkisi de 3-4 yıl sonra kendi kendine yandı. İlk araç yandığında kaskomuz vardı paramızı aldık, olayın çok üstüne gitmedik. İkincisinde de itfaiye raporlarında belirtildiği gibi aracımız kendi kendine yandı.

Bayiye gidip olayı anlattım, daha sonra bilirkişi raporu tutuldu. Bilirkişi raporunda ise ön kaput açma telinin yanından geçen 3 kablodan yangının çıktığı belirtildi. Bu kablolar aracın kendine ait değil dendi ancak biz gidip yerinde teşhis ettiğimizde bu kabloların aracın kendi kablosu olduğunu gördük. Kendi parçası bu. Ben firmayı geri arayıp durumu anlattığımda ise bana 130 bin lira vermeyi teklif ettiler. Kabul etmeyince de işte şu an mahkemelik olduk" diye konuştu.

"Mühendis kendi yaptığı araçtaki parçayı bilmez mi"

Zararının tazmin edilmesini isteyen Müjde, daha sonra şunları söyledi:

"Ben zararımın tazmin edilmesini istiyorum. Sıfır araç bile istemiyorum. Sadece aynı model, aynı paket bir araç istiyorum. Aracın şu anda değeri 170 bin lirayken bana 130 bin lira teklif ettiler. Ben de doğal olarak kabul etmedim. Benim 2 kere aracım yandı evimin önünde. Ben de otomotiv mühendisiyim. Kendim makineler yapıyorum. Bizde daha önce bir yangın çıkmadı. Bizim üretim bandımız tabi daha kısıtlı ama yangın çıksa kabul ederdik. Başından sonuna kadar hangi parçanın kime ait olduğunu biliyoruz. Fakat firma bu parça benim değil diyor. Ben değil de bilmeyen bir vatandaş onu teşhis edemezdi. Ben gittim, baktım ve gördüm. Firma bunu zaten biliyordu. Mühendis kendi yaptığı araçtaki parçayı bilmez mi?"

"Para ceplerine kalsına oynuyorlar"

"Hatalarını kabul edince de 130 bin lira teklif ettiler. Kabul etmeme durumunda mahkemeye gidilip 3 yıl sonra parayı alabileceğimizi ve bir işimize yaramayacağını söylediler. Onlar da bu sistemdeki bozukluğun farkındalar. İsimlerini kötülememeye değil de para ceplerinde kalsına oynuyorlar."

"Hamile eşim arabayı sürerken yangının çıktığını düşünsenize"

Otomobili çoğunlukla eşinin kullandığını, onun da hamile olduğunu belirten Müjde, "Benim eşim hamile. Hamile eşim arabayı sürerken yangının çıktığını düşünsenize. Neler olabileceğini düşünmek bile istemiyorum" dedi.

Tüketici Mahkemesi nedir? Başvuru süreci va parasal sınırlar

Tüketici mahkemesi tüketicilerin hakları çerçevesinde tüketiciye yönelik olarak gerçekleşen her türlü uygulamalara bakmakla görevli olan mahkemelere deniliyor.

Tüketici mahkemeleri özel mahkeme niteliğinde olup ilk derece mahkemeler arasında yer alıyor. Tüketici mahkemesinde yasaların belirlediği sınırlar dahilinde dava açma yetkisi olan taraflar, "tüketiciler", "tüketici örgütleri" ve "Gümrük ve Ticaret Bakanlığı" olarak belirtiliyor. Bu kapsam dışında olan kişi ve kurumların başvuruları kesinlikle kabul edilmiyor Tüketici mahkemelerine Bakanlık, tüketiciler ve tüketici örgütleri tarafından açılan davalardan hiçbir harç ücreti talep edilmiyor. Bu sayede tüketiciler rahatlıkla bu mahkemelere hak kaybı durumlarında başvuru yapabiliyor.

Tüketici Mahkemesi Başvuru Süreci

Günümüzde alınan mal ve hizmetlerde ortaya çıkan sorunlar ve satıcıların satış öncesinde belirttiği niteliklere uygun olmayan ürünler için tüketiciler tüketici mahkemelerine başvuru hakkında sahip oluyor. E-ticaret dünyasında yaşanan hızlı gelişim ile birlikte tüketicilerin yaşadığı sorunların arttığı görülüyor. Bu hususta yapılacak başvuru süreci yaşanılan mağduriyetin maddi değeri ile yakından ilgili oluyor. Yasada belirtilen oranların üstünde miktarlar için tüketici mahkemesine başvuru yapılması gerekiyor. Daha düşük miktarlar için başvuru yeri tüketici heyetleri oluyor.

Taraflar arasında yapılan anlaşmada daha uzun bir süre görülmemesi durumunda olabilir. Bu halde ayıplı maldan veya hizmetten dolayı ortaya çıkan olumsuz durum, ayıp daha sonra ortaya çıksa bile, malın tüketiciye teslim tarihinden ya da hizmetin ortaya konma süresinden itibaren iki yıllık zaman aşımı süresi bulunuyor. Tüketici mahkemesine başvuruş süreci bu zaman zarfından gerçekleşmesi gerekiyor. Bu zaman aşımım süresinin kısaltılması mümkün değilken taraflar arasında ki özle anlaşmalarla daha da uzatılması mümkün oluyor.