Papa Franciscus'un naaşı Aziz Petrus Bazilikası'nda! Yerine kim geçecek? Kritik Trump detayı

Vatikan'da 21 Nisan'da vefat eden Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus'un naaşı, düzenlenen törenle konutu olarak kullandığı Santa Marta Misafirhanesi'nden alınıp, törenle Aziz Petrus Bazilikası'na getirildi. Dünyanın merakla yeni papanın kim olacağını beklerken ABD Başkanı Donald Trump'la ilişkili bir ismin öne çıktığı iddia edildi.

Giriş Tarihi :23 Nisan 2025 , 11:12 Güncelleme Tarihi :23 Nisan 2025 , 11:40
Papa Franciscus’un naaşı Aziz Petrus Bazilikası’nda! Yerine kim geçecek? Kritik Trump detayı

İÇİNDEKİLER

    Vatikan'da 21 Nisan'da vefat eden Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus'un naaşı, düzenlenen törenle konutu olarak kullandığı Santa Marta Misafirhanesi'nden alınıp, törenle Aziz Petrus Bazilikası'na getirildi. Naaşın taşındığı sırada, bazilikayla aynı ismi taşıyan meydanda çok sayıda inananın, Papa Franciscus'u son kez görmeye çalıştığı görüldü.

    CANLI ANLATIM
    11:18 23 Nisan 2025
    YENİ PAPA İÇİN TRUMP DETAYI

    Dünyanın gözü yeni Papa'nın kim seçileceğindeyken ABD Başkanı Donald Trump'a verdiği destekle hatırlanan Amerikalı Kardinal Raymond Leo Burke, olası papa adaylarından biri olarak yeniden gündeme geldi.

    ABD'nin Wisconsin eyaletinde 1948'de doğan Burke, Papa Franciscus'un şubatta hastaneye kaldırılması üzerine ana akım medyada papalığa aday kardinaller arasında yer aldı. Papa'nın 21 Nisan'da hayatını kaybetmesinin ardından Burke'ün ismi de tekrar gündeme geldi.

    Burke, Katolik Kilisesi'ndeki geleneksel öğretileri savunmasıyla öne çıkarken, ölen Papa Fraciscus'un reformist bulunan yaklaşımlarına karşı duruşuyla biliniyor.

    Papa'nın LGBT üyeleri hakkındaki görüşlerine karşı çıkan Burke, boşanmış ve yeniden evlenen Katoliklerin Kilise'nin tam haklarından yararlanmasına da karşı duruyor.

    Papa'nın liderliğini, 2014'te, "dümensiz gemiye" benzetmesinin ardından Burke, Papa Franciscus'un ABD'deki en büyük eleştirmeni olarak öne çıkmaya başladı.

    Bu yorumlarından bir süre sonra Papa, Kasım 2014'te, Burke'ü Vatikan'ın en yüksek yargı organı Kilise'deki tövbe, aforoz ve bağışlama süreçlerinden sorumlu görevinden alarak Malta Şövalyeleri'nin koruyucusu olarak atadı. 2023'te ise Papa, Burke'ün bu görevini başka bir kardinale devretti.

    Vatikan, Papa Franciscus döneminde, Aralık 2015'te, Yahudilerin din değiştirmeleri gerektiği düşüncesinden ve arayışından vazgeçip, iki inancın benzersiz bir ilişkiye sahip olduğunu ilan etti.

    Burke ise Kilisenin, "ilahi mesajı" Yahudiler de dahil olmak üzere tüm insanlarla paylaşma görevi olduğunu vurgulayarak, bu kararın kafa karışıklığı oluşturduğunu savundu.

    Yine 2023'te Vatikan, Burke'ün aylık maaşını, sağlık hizmetini ve kira ödemediği lojman ayrıcalıklarını iptal etti. Papa'nın bu kararı ayrıcalıkların yeniden düzenlenmesi olarak duyurulurken, basında "cezalandırma" olarak değerlendirildi.

    Bu mücadele sırasında Franciscus, bazı kapalı toplantılarda Burke'ü, Kilise'yi bölmekle suçladı.

    Burke ise 2019'da bir röportajında Papa'nın kendisini rakip olarak gördüğünü ve liderlik pozisyonunda istemediğini savundu.

    Halen, Wisconsin'de kurduğu Our Lady of Guadalupe Mabedi'nin yönetim kurulu başkanlığını yürüten Burke, geleneksel Katolik öğretileri üzerine vaazlar vermeye ve yazılar yayımlamaya devam ediyor.

    TRUMP İÇİN OY İSTEMİŞTİ

    Burke, 2016'da ABD başkanlık seçimleri için kampanya sürecinde kürtaj karşıtı görüşlerini desteklediği Donald Trump'ın aile, evlilik ve din gibi konularda "kilise değerlerini koruduğunu" dile getirdi.

    "Katoliklerin bu seçimlerde Trump'a oy verebileceğini" söyleyen Burke, göçmenler konusunda da "temkinli" davranılması gerektiğini belirtti.

    Burke, Trump'ın "iyi bir başkan olmasını ve ülkedeki ayrımları düzeltmesini" umduğunu dile getirerek, bu süreçte Trump'a destek verdi.

    Daha sonraki ABD başkanlık seçimlerinde Burke, Trump'ın adını vererek savunuculuk yapmasa da kürtaj karşıtlığı, geleneksel aile yapısı ve LGBT meselesi gibi konularda ortak görüşlere sahip olduğunu ortaya koydu.

    Öte yandan, Trump da Burke gibi Papa'nın yaklaşımlarına karşı eleştirel bir tutum sergiledi.

    Burke, bugüne kadar ABD'li bir Papa olmaması ve Trump'a yaklaşımı nedeniyle ilgi çekmeye devam ederken, bazı kardinaller tarafından fazla kutuplaştırıcı bir isim olarak eleştiriliyor.

    TRUMP'IN ESKİ SAĞ KOLUYLA İLİŞKİLİ

    The New York Times gazetesinin 2017'deki haberine göre, Trump'ın eski danışmanı Steve Bannon, Breitbart News adlı haber ağının yöneticiliğini sürdürürken, Vatikan'da Burke ile tanıştı.

    Bannon ve Burke, "İslam'ı, geleneksel Hristiyan değerlerinin aşınması sonucu zayıflayan Batı'yı istila etmekle tehdit eden bir unsur olarak gördükleri" için ortak paydada buluştu.

    Ancak Bannon'un Vatikan yönetimini sert şekilde hedef alan bazı yayın ve sivil örgütlenme arayışlarının basına yansıması üzerine ise Burke bu girişimlerde aktif rol almadığını açıklayıp daha geri planda görünmeyi tercih etti.

    PAPA FRANCISCUS'UN EKİBİNDEN TRUMP İDDİASI

    Trump ekibi ile Burke arasında gelişen ilişkiler, Papa Franciscus'un çevresini de rahatsız etti.

    Bannon-Burke trafiği sırasında Papa'ya yakınlığıyla bilinen editörlerden Antonio Spadaro ve Marcelo Figueroa'nın 2017'de Roma'da yayın yapan La Civilta Cattolica dergisinde "ABD'de Evanjelik Köktencilik ve Katolik İntegralizmi: Şaşırtıcı bir ekümenlik" başlıklı makalesi yayımlandı.

    O dönem Bannon ve Trump yönetiminin tutumu dahil ABD'deki "evanjelik köktenciliğin" sert bir dille eleştirildiği makalede, iklim değişikliği, göçmenler, Müslümanlar gibi konularda ABD'nin ideolojisinin, kutsal metin ve Eski Ahit'in çatışma ve savaşı teşvik edecek şekilde çarpıtan yorumlarını benimsediği vurgulandı.

    Hükümetin ve toplumun Hristiyanlarca yönetilmesini destekleyen "hakimiyetçi teolojinin", Hristiyan köktenciliğin vizyonunu belirlediği ifade edilen makalede, söz konusu yaklaşımın "Beyaz Saray'daki mevcut başstratejist ve apokaliptik jeopolitiğin destekçisi Steve Bannon gibi temsilcilerinin düşüncelerini besleyen doktrin" olduğu ifadesi yer aldı.

    11:13 23 Nisan 2025
    YENİ PAPA NASIL SEÇİLECEK?

    Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus'un 21 Nisan'da hayatını kaybetmesinin ardından Katolik Kilisesinde gözler, bir sonraki Papa'yı seçecek Kardinaller Meclisine çevrildi.

    Katolik Kilisesinin ruhban sınıfında Papa'dan sonra gelen en önemli din adamı konumundaki kardinallerden yaşı 80'in altında olanlar, gelenek ve teamüllere göre yine kendi aralarından bir ismi Papa olarak seçecek.

    Vatikan'ın resmi verilerine göre, halihazırda 252 kardinal bulunuyor. Bunlardan Papalık Seçimi'ne katılabileceklerin sayısı nisan ayı başında 136 iken Hint Kardinal George Alencherry'nin Papa Franciscus'un ölümünden iki gün önce, 19 Nisan'da 80 yaşını doldurması sebebiyle seçici kardinal sayısı 135 olmuş durumda.

    Bu 135 kardinalden biri, Konklav'da 3'te 2 yani 90 kardinalin oyunu aldığında, Katolik Kilisesinin 267'nci Papası olacak.

    135 seçici kardinal arasında, 59 kardinalle Avrupa kıtası baskın şekilde öne çıkıyor. Avrupa'yı, 20'şer kardinalle Asya ve Kuzey Amerika, 17 kardinalle Güney Amerika, 16 kardinalle Afrika, 3 kardinalle de Okyanusya takip ediyor. Kardinaller Meclisindeki bu durum, kıtaların arasında da bir mücadeleye işaret ediyor. Örneğin son Papa Franciscus, tarih boyunca Amerika kıtasında seçilen ilk Papa olma özelliği taşırken Katoliklerin bir sonraki liderinin hangi kıtadan olacağı merak unsuru olmaya devam ediyor.

    Söz konusu verilerde öne çıkan bir diğer önemli detay ise mevcut kardinallerin, hangi Papa döneminde kardinallik mertebesine getirildiğiyle alakalı.

    Hafta başında hayatını kaybeden Papa Franciscus, 12 yıllık papalığı döneminde, sonuncusu Aralık 2024'te olmak üzere toplamda 10 kez kardinal atadı. Aslen Arjantinli olan Papa Franciscus, kardinal atamalarıyla Kardinal Meclisinin daha az Avrupa ağırlıklı ve daha heterojen bir yapıda olmasına öncülük etti.

    Papa Franciscus'un kardinal yaptığı isimler, kendisinin halefini seçecek Kardinaller Meclisinde büyük çoğunluğu oluşturuyor.

    Vatikan'ın verilerine göre, Kardinaller Meclisi'nde Papa Franciscus'un atadığı 108 kardinal bulunuyor. Franciscus'un önceki iki selefi Papa 16. Benediktus'un döneminden 22, Papa 2. Ioannes Paulus'un döneminden ise 5 kardinal, mayıs ayında toplanacak Kardinaller Meclisine katılacak.

    Kardinaller Meclisindeki bu tablo, Papa Franciscus'un halefinin de kendisinin çizgisinde olma ihtimalini kuvvetlendiriyor. Bununla beraber, yapılan yorumlarda, Papa Franciscus'un seçildiği 2013'teki Konklav sürecine işaret edilerek Kilisenin yönetiminde attığı adımlarla, selefi Papa 16. Benediktus'tan çok farklı bir profil çizdiğine dikkat çekiliyor.

    Bu Konklav'da, Papa Franciscus gibi Kilisede daha farklı ve yeniliklere açık çizgide bir papa mı yoksa Kilisenin muhafazakar kanadından bir ismin mi seçileceği en büyük merak konusu. Muhafazakar bir ismin seçilmesinin, Papa Franciscus'un çizgisinde kırılma yaşanacağı anlamına gelecek.

    Papa Franciscus'un 26 Nisan Cumartesi günü cenaze töreni ve defin işlemlerinden sonra başlayacak 9 günlük yas sürecinin bitimine denk gelen 6-10 Mayıs tarihlerinde düzenlenecek Konklav'ın ilk oturumunun Vatikan'ın ünlü Sistine Şapeli'nde yapılması bekleniyor.

    11:10 23 Nisan 2025
    PAPA'NIN NAAŞI AZİZ PETRUS BAZİLİKASI'NDA
    Vatikan'da 21 Nisan'da vefat eden Katoliklerin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus'un naaşı, düzenlenen törenle konutu olarak kullandığı Santa Marta Misafirhanesi'nden alınıp, törenle Aziz Petrus Bazilikası'na getirildi.