Ülkemizde her 3 kişiden birini tehdit eden hipertansiyon, tedavi edilmediğinde ölüme bile neden olabiliyor. Dünya Sağlık Örgütü'nün verilerine göre; dünyada 1.5 milyardan fazla hipertansiyon hastası mevcut ve her yıl yaklaşık 7 milyon kişi yüksek kan basıncının neden olduğu hastalıklar yüzünden yaşamını yitiriyor.
Kardiyoloji uzmanı Prof. Dr. Metin Gürsürer, hipertansiyon vakalarındaki yükselişte pandemi sürecinde hastalık kapma endişesi, yakınların kaybı, finansal zorluklar gibi nedenlerle artan stresin önemli bir faktör olduğuna dikkat çekiyor. Hipertansiyona karşı dikkat etmemiz gereken 7 kuralı anlatıyor:
1- İDEAL KİLODA KALIN: Obezite ve hipertansiyon ilişkisi araştırılmaya devam edilen bir konu. Obezitenin vücuttaki kimyasal reaksiyonlara olan olumsuz etkisinin hipertansiyonu tetiklediği düşünülüyor.
2- KALP DOSTU BESLENİN: Sağlıklı ve dengeli beslenme, vücudun fonksiyonlarını daha iyi sürdürebilmesinde önemli bir rol üstleniyor. Düzensiz beslenme hipertansiyona neden oluyor.
3- SİGARA VE ALKOL İÇMEYİN: Sigara, özellikle sempatik sinir sistemini uyararak hipertansif bir etki yaratıyor. Damar sertliğini ve nabız dalga hızını artırıcı etkileri nedeniyle merkezi kan basıncı üzerinde olumsuz etkiler oluşturuyor.
4- TUZU KISITLAYIN: Tuzun kan basıncını artırması içindeki sodyumdan kaynaklanıyor. Alınan fazla sodyum damar içindeki volümün artmasına neden oluyor. Bir süre sonra bu durum kan basıncında artışa yol açıyor.
5- DÜZENLİ EGZERSİZ YAPIN: Yapılan çalışmalarda; düzenli egzersiz yapan kişilerde kan basıncı değerlerinin daha düşük olduğu gözlendi. Haftada 5-6 gün, 30-40 dakika tempolu yürümek vücudun egzersiz ihtiyacını karşılar.
6- UYKU DÜZENİNİZE DİKKAT EDİN: Uykunun vücutta kan basıncını etkileyen otonom sinir sistemi fonksiyonlarını ve fizyolojik olayları etkiliyor. Özellikle orta yaşlı kişilerde azalmış uyku süresi ve kan basıncındaki artış arasında ilişki gözlenmiştir.
7- STRESİ YÖNETİN: Stres doğrudan hipertansiyona yol açmamakla birlikte, stresli dönemlerde kan basıncı geçici olarak artabiliyor. Stresli süreçte vücudumuzda salgılanan hormonlar damarlara zarar vererek kardiyovasküler riskimizi artırıyor. Hipertansiyon için tetikleyici bir faktör olabiliyor.