Müslümanlar'a zulüm

Çin'in Tibet'e yönelik baskısı sürekli artıyor. Pekin'in desteklediği kanlı olayların temelinde de Müslüman Uygurlar'a yönelik baskı ve zulüm var. Bölgede yaşayan Müslümanlar'ın tek dileği vahşetin son bulması

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 08 Temmuz 2009 Güncelleme 08 Temmuz 2009, 01:18

İÇİNDEKİLER

Çin' in yıllardır asimile etmeye çalıştığı Uygurlar arasındaki gerilimin uzun bir geçmişi var. Müslüman olan Uygurlar kendilerini kültürel ve etnik olarak diğer Orta Asya milletlerine yakın görüyor. Resmi olarak Sincan, Çin tarafından 1949'da özerk bir bölge olarak tarif ediliyor, tıpkı Çin'in güneyindeki Tibet gibi.

İşkencenin sonu ölüm
Pekin yönetimi, Tibet'e uyguladığa baskıyı artırırken Uygur militanlarını da bağımsız bir devlet kurmak amacıyla şiddet kampanyası yürütmekle suçluyor. Geçen 10 yılda çok sayıda Uygurlu hapse gönderildi ya da sonu ölümle sonuçlanan işkencelere maruz kaldı.

Sorumlu ben değilim
Çin'in olaylardan sorumlu tuttuğu Uygur Amerikan Derneği Başkanı Rabia Kader, suçlamaları reddetti. Hala ABD'de yaşayan Rabia Kader, "Yalnızca Çin'deki ailemi uyardım" diye konuştu.

Ailemi uyardım
Protesto eylemlerinin yapılacağını internetteki Uygur ve Çin sitelerinden öğrendiğini belirten Kader, ailesinden birinin bu olaylar içinde yakalanması durumunda işkence göreceğinden endişe ettiğini ifade etti. Öte yandan ABD, taraflara itidal çağrısında bulundu. Beyaz Saray Sözcüsü Robert Gibbs, "Urumçi'den gelen birçok kişinin öldüğü ve yaralandığı haberlerinden derin endişe duyuyoruz. Herkes soğukkanlı hareket etmeli" dedi.

Sansürlediler
Son olaylarda da Pekin yönetiminin sansürü yine işledi. Yüzlerce kişinin öldüğü söylenen olaylarla ilgili olarak Çin devlet televizyonuna yalnızca araba deviren ve yıkan, polise taş atana kalabalıklar, müdahale etmeyen 'insaflı' güvenlik güçleri, 'asayiş berkemal' görüntüleri ve dehşete düşmüş Han Çinlileri yansıdı. Cinayetler ise yer almadı...

Komik savunma: Barışçıl değildi...
Tam anlamıyla katliam yapan Çin'den komik bir açıklama geldi. Çin Dışişleri Bakanlığı, Urumçi'de yaşananların "barışçı gösteri olmadığı" belirtildi. Bakanlık sözcüsü Çin Gang, yaşananları "kötü bir cinayet, sabotaj ve yağma" olarak değerlendirdi. Sözcü, "Şiddeti barışçı gösteri diye niteleyenler, siyahı beyaz gibi gösterip kamuoyunu yanlış yönlendirmek istiyorlar" diye konuştu.

Türkiye endişeli
Tüm dünyanın gözü Çin'e çevrilirken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nden yaşanan olayların başlangıcından itibaren diplomatik olarak olayların durdurulması için çözüm yolları aradığı ortaya çıktı. Başbakan'a sürekli haber veren Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, "Türkiye olarak yapabileciğimiz çalışmaları yakından takip ediyoruz. Durumun düzelmesi için elimizden geleni yaparız" dedi. Öte yandan tüm yurtta Çin'in katliamı yapılan gösterilerle protesto edildi.