Tarihi 7 Mayıs 2018

İstikrar mı belirsizlik mi?

Dünden itibaren sayarsak 7 Pazar sonra artık sandık başına gidiyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti'nin belki de en önemli seçimini yapacağız. Hükümet sisteminin değiştiği, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin tümüyle geldiği dönem başlayacak bu seçim ile. Değişik yazılarımızda hep atıfta bulunduk; bu sistem ile artık Başbakanlık kalkıyor ve doğrudan milletin seçtiği Cumhurbaşkanı'nın yönetimindeki ve yürütmenin Meclis dışından oluşacağı ama buna karşın daha etkin bir yasamanın olacağı bir sistem geliyor. Sadece sistem değil, bu sistemi belirleyecek seçim yöntemi de yeni ve 24 Haziran'da bu yeni yöntemi ilk kez deneyimleyeceğiz.
İttifaklara ilk kez yasal olarak izin verilen ve aynı anda hem Cumhurbaşkanı'nın hem yasamanın seçileceği bir seçim yöntemi bir açıdan kolay bir açıdan da yeni olması itibarıyla zorlayabilir.
Ama; her zaman sarsılmaz sağduyusu ile bir kuyumcu titizliğinde oyunu kullanan ve sandıktan çıkan sonuç ile bütün siyaset bilimcileri kendisine hayran bırakan Türk milleti, 24 Haziran'da da aynı sonucu ortaya çıkaracaktır. 90'lı yıllarda ve öncesindeki siyasal ve ekonomik istikrarsızlıktan çok çeken, 2020 sonrasındaki güçlü lider, güçlü hükümet ve tek başına iktidarın getirilerini, hem kişisel hem ülkenin geldiği nokta itibarıyla ziyadesiyle olumlu yaşayan millet, yine istikrarı tercih edecektir şüphesiz.

YAPTIKLARI VE YAPACAKLARI...
24 Haziran Pazar günü resmen geçeceğimiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ne geliyor sorusuna çok kısa verilecek cevap; siyasal istikrar kurumsallaşacak, güçlü Cumhurbaşkanı ve yürütme ile hızlı karar alınabilecek ve güçlü parlamento ile sistemin dengesi sağlanmış olacak diyebiliriz. Dün itibarıyla AK Parti, yeni dönemde ne vaad ettiğini hayli görkemli bir toplantı ile kamuoyuna ilan etti. Baktığınızda; 16 yıllık iktidar tecrübesini referans gösteren ve 24 Haziran sonrası için yapacaklarının teminatı olarak da bu tecrübeyi işaret eden bir Recep Tayyip Erdoğan gördük. Yani; yaptıkları üzerinden yapacaklarının teminatını veren bir Cumhurbaşkanı adayı gördük. Peki, diğer adaylar ne diyecek? Baştan beri demokrasiye atıfta bulunan diğer rakiplerin, Tayyip Erdoğan karşıtlığı üzerinden bir kampanya yürüteceğini söylemek kehanet sayılmaz. Kampanya süresinin hayli kısa olması, içerikten ziyade polemiği bol bir kampanya sürecine hazırlanıldığını da gösteriyor. Erdoğan'ın karşısındaki adaylara bakıyoruz; Muharrem İnce, Meral Akşener, Selahattin Demirtaş ve Temel Karamollaoğlu isimleri; hiçbirimiz üzerinde bir iş ve icraat izlenimi uyandırmıyor.
Aksine, geçmiş siyaset tecrübelerinde bolca polemik, olumsuz icraatları işaret eden isimler olarak karşımıza çıkıyor. 4 isim üzerinde; vizyon birliğinden, proje ve eksen zenginliğinden ziyade kavga ve polemik dolu bir kampanya beklentisi hakim.
Peki; aş-iş ve huzur olarak somut beklentisi olan milletin bu beklentilerine hangi ölçüde cevap verecek bu süreç, onu da sizlerin takdirinize bırakıyorum.


UEFA-EURO 2024 adayı Türkiye'ye destek için TFF Başkanı Yıldırım Demirören'in eşi Revna Hanım'ın ev sahipliğinde ve Bakan Fatma Betil Sayan Kaya'nın da katıldığı sanat ve iş insanı kadınlar buluşmasında futbol maçı da yapıldı.

​SHARE TOGETHER

Siyaset gündemine Cumartesi günü kısa bir ara verdik ve İstanbul'da çok özel bir toplantıya katıldık.
'Futbol sadece futbol değildir' diyenlere biz kadınlar da katıldık ve Türkiye'nin UEFA-EURO 2024 adaylığına gazeteci, iş insanı ve sanatçı kadınlar olarak destek verdik. TFF Başkanı Yıldırım Demirören'in eşi Revna Demirören'in evsahipliğinde Riva Hasan Doğan Tesisleri'nde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya'nın da katılımıyla çok özel bir buluşma gerçekleşti ve buradan Türk kadınının da milli bir mesele olarak gördüğü EURO 2024 organizasyonuna Türkiye'nin ev sahipliği yapmasını eksiksiz istediğimiz vurgulandı. Bu özel buluşmanın gizli kahramanı da İngiltere'de Türkiye'nin ismini gururla temsil eden ve UEFA 2024 Avrupa Marka Temsilcisi ünlü modacımız Zeynep Kartal idi.
Ayrıca, iş insanları Meltem Demirören Oktay, Züleyha Özgül, Cansen Yeni Kut ve Saba Tümer gibi 100'den fazla kendi alanında başarılı kadın benzer mesajları verdi.
Bu özel buluşmanın en özel detayı da; 'Kadın Futbol Milli Takımımız'ın, aralarında Işıl Reçber, Saba Tümer, Wilma Elles, Züleyha, Emel Yıldırım, Cansen Yeni Kut gibi iş insanlarından oluşan futbol takımına karşı yaptıkları maçta; 3-2 yenilmeleri idi!
Sizler de sosyal medya hesaplarınızda Share together (Birlikte paylaşalım) yazarak UEFA hedefimizdeki milli davamıza katkıda bulunabilirsiniz.

DERİN SÖZ
Kaybetmekten
korkmadığınız zaman kazanırsınız... ÇİÇERO