Erkan Tan

ERKAN TAN

Tarihi 7 Ocak 2018

Fransa’daki Gazeteci Görünümlü Haçlı Çocuğu

On binlerce kilometre uzaklardan gelip Müslümanların topraklarına çökenlere, yer altı ve yer üstü kaynaklarını yağmalayanlara, buraları kan gölüne çevirenlere değil.... Türkiye'ye soru sormak hoşlarına gidiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Fransa'da soru soran, gazeteci kılıklı "Haçlı çocuğu", bunu bir kez daha ispat etti.
ABD, İsrail, Avrupa Birliği, Rusya ve kendi devletlerine, soru sormuyorlar, sitem bile etmiyorlar... Bu soruyu, Türkiye Cumhuriyeti'ne soruyorlar...

BATI PUTPERESTLERİ HEMEN DEVREYE GİRDİLER
Tabii, hemen, ülkemizdeki Batı putperestleri de bu hadiseyi, köpürttüler... Ama nasıl?... Fransız, gazeteci görünümlü "Haçlı Çocuğu'nun", ne kadar önemli bir gazeteci ve televizyoncu ve hatta belgeselci olduğunu anlatarak.
Hep söylüyorum. Bu memlekette BATI ve ÇAĞDAŞLIK denen putlar var. Ve bu putlara tapanlar var. Yani Türkiye Cumhuriyeti'nde putperestler var. Batı coğrafi bir kavram. Bize göre batıda yer aldıkları için öyle denmiş. Bu cepheyi asıl ifade eden tanım, Hıristiyan Haçlılar ve Siyonist Yahudilerdir. Batı tek dişi kalmış bir canavardır.
Türk ve Müslüman düşmanlığı bu topluluğun ortak noktasıdır.
Türk ve İslam medeniyetinin azılı düşmanlarıdırlar. Bu gazeteci kimlikli HAÇLI ÇOCUĞU da bunların evladıdır.

FİRAVUNDAN YANA MISIN?
Siyonist Yahudilerin ve Haçlı Hristiyanların, sevinç çığlıklarıyla karşıladığı İran olaylarında... Aklı başında, sağduyu sahibi bir Müslüman hangi tarafta yer almalı...?
İran'da sokağa çıktıkları andan itibaren, protestoculara, yaşayan firavun Trump ve baş adamı Netanyahu, destek verdiklerini açık açık ilan etmediler mi...? İşte bu andan itibaren... Efendim, şu oldu, bu oldu... Sebepleri vardı falan... Bunların hepsi oldu, yalan dolan...
Çünkü, şeytan ve taraftarları, protestocuların yanında yer aldıklarını aleme ilan ettiler...
İran, Suudi Arabistan, Pakistan ya da İslam ülkelerinin herhangi biri... Hiç fark etmez... Nereye vururlarsa vursunlar, bize de vurmuş olacaklar. Bu Firavun ve adamlarının, etrafımızdaki devletleri güçsüzleştirmelerine, parçalamasına razı olamayız.
Etnik meseleler, mezhep aidiyetleri, bütün bu tehlikeler karşısında bir ve beraber olmamıza asla engel olmamalı.

1 AYDA 2 BELEDİYE BAŞKANINI KAYBETTİ AMA İSTANBUL'U ALACAĞIZ DİYOR
Hırsızlık, zorla alınan bağışlar, usulsüz ihale ve ruhsatlar, havada uçuşan milyar dolarlar, rezidanslar, rüşvet, peşkeş çekilen araziler, FETÖ ilişkileri... İşte Kemal Kılıçdaroğlu'nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri ile ilgili müthiş planı... Adam, bu suçlamalar ile ilgili iki belediyede gırtlağına kadar çamura battı. Belediye Başkanları ve bazı Belediye Meclis Üyeleri görevden alındı. Ama İstanbul'u CHP kazanacak diyor. Bakınız... Özellikle Beşiktaş Belediye Başkanı, öyle FETÖ mensupları ile fotoğraf çektirdiği için falan değil.... Bilerek, isteyerek, planlayarak, 17-25 Aralık sonrasında, bu kahpe FETÖ mensupları ile ilişkileri ile suçlanıyor...