Irak'ta yoktuk Suriye'de varız

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Esad'a karşı, 69 ülkenin tanıdığı Suriye'nin Dostları Grubu'nun toplantısından sonra meydan okudu: Sorumluluk bizden gitti... Müdahale seçeneği de masadaki tercihler arasında."

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 26 Şubat 2012 Güncelleme 26 Şubat 2012, 02:17
Irak’ta yoktuk Suriye’de varız

İÇİNDEKİLER

Suriye yönetimi, Rusya ve İran'ın desteğini de alınca halkını katletmekte hiç tereddüt etmedi. Bu noktada, Türkiye devreye girdi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Tunusİstanbul yolunda yaptığı açıklamalar:

MÜDAHALE:
Şunu bilin ki her şey masada. Diplomatik çabaları artıracağız. İnsani yardım koridoru oluşturulursa onun da korunması gündeme gelebilir. Ama uluslararası toplumun sessiz kalması söz konusu olamaz. Libya gibi bir iç savaş istemiyoruz ama önümüzde çok riskli bir dönem var.

MASADAYIZ:
Türkiye'nin geçmişte uluslararası topluma yön vermekte etkisiz kaldığının örnekleri Minsk süreci, Dayton Barış Anlaşması, Saddam sonrası Irak. Eskiden aman bize bulaşmasın denirdi. Minsk sürecini düşündüğümde için yanıyor. Oysa Türkiye Madrid'de masada olmalıydı. Dayton süreci de başka yerlerde belirlendi, zorunlu olarak müdahil olduk. Irak'ta, Ankara süreci dışında etkili olduğumuz dönem yok. 2004-2005'e kadar Irak'taki gruplarla temas dahi yoktu. Ama bundan sonra biz masada olacağız, söz söyleyeceğiz. Tıpkı bugün Somali'de olduğu gibi.

RUSYA VE İRAN:
Eğer bir Suriye masası varsa doğal olarak en önde olmamız lazım.
Artık küresel bölgesel ölçekte tüm masalarda varız. Tüm çabalara rağmen Rusya ve İran ile görüş ayrılığımız sürüyor. Ama bunun sorumluluğu bizde mi? Ben sürecin başında İran'a gittim, ABD'ye gitmeden önce Rusya'ya gittim. Biz dedik ki bu süreçte kimse negatif rol oynamasın, uluslararası toplum birlikte hareket etsin. Ama böyle bir kan akarken görüş ayrılıkları var diye yürüttüğünüz inisiyatiften geri kalamazsınız. birileri buna göz yumuyor diye bizim susmamızı kimsenin beklememesi lazım.

AKTİF DİPLOMASİ:
Biz geriye çekilip ne olursa olsun demiyoruz. BM'de kabul edilen kararı benimseyen ülkelerle aktif diplomasi yürütüyoruz. Yolun bittiği yerde yeni yol açacağız. Rusya ve İran'a gittim görüştüm, görüşmeye de devam edeceğiz ama bunun sorumluluğu bizden gitti. Bu kadar aktif olan ülkenin konjonktürel sıkıntıları olacak, mülteciler gibi görüş ayrılıklarına düşeceksiniz. Ama görüş ayrılığı var diye bazı ülkelerle inisiyatif almaktan geri duramazsınız. Birileri göz yumuyor diye siz de yumamazsınız.

B PLANI:
Beşar Esad'ın bir B Planı varsa uygulanmaması için her şeyi yapacağız.

SÜRPRİZ PASTA
Bakan Davutoğlu'nun yarınki (26 Şubat) doğum günü öncesinde uçakta THY ekibi bakan için sürpriz bir doğum günü kutlaması yaptı. Davutoğlu, hayatındaki en ilginç doğum gününü Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün başbakanlığı döneminde yaşadığını belirterek, "2003'te gece gündüz Irak konusunda çalışıyorduk, bir yandan da Kıbrıs için Annan süreci vardı. Doğum günümü unutmuştum. Oteldeki odama gittim. 5 dakika sonra 'Başbakan sizi çağırıyor' diye bir telefon aldım. Büyük bir telaşla koştum. Gül ve ekibi pastayla beni bekliyorlardı. Kriz olmadığını görünce çok rahatladım" dedi.

BAŞBAKAN DA DAVUTOĞLU DA 26 ŞUBAT'TA DOĞDU
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 26 Şubat 1954'te dünyaya geldi. Uzun süre Erdoğan'ın danışmanlığını yapan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da, 26 Şubat tarihinde doğdu. Sadece Davutoğlu'nun yılı 1954 değil, 1959...



Duygu GÜVENÇ