İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi'ne dava açan
Z.A., eşinin yaşadığı yasak ilişki nedeniyle 2 yıl önce boşandığını belirterek, eski eşinin sevgilisi hakkında
20 bin TL'lik tazminat davası açtı.
Z.A. eski eşinin sevgilisi olan
C.A.'nın evli olduğunu bildiği bir kişiyle ilişkiye girmesinin, ahlaka aykırı haksız fiil oluşturduğu, bu fiilin Z.A.'nın aile hayatının sona ermesine neden olduğu vurgulandı. Mahkeme, boşanma davası dosyasını inceleyip, tanıkları dinledi. Tanıklar,
C.A.'yı, Z.A'nın eşinin arkadaşı olarak bildiklerini beyan etti. Mahkeme, "
C.A.'nın, evli olduğunu bildiği erkekle birlikte olduğu, bu durumun, evliliğin bitmesine etken olduğu ve manevi tazminat koşullarının oluştuğu" sonucuna vardı. Kararda,
10 bin lira tazminatın faiziyle birlikte C.A.'dan alınarak Z.A.'ya verilmesine hükmedildi.
YARGITAY İÇTİHADI
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, 24 Mart 2010'da benzer bir davada, "Evli bir kimsenin, evlilik dışı birlikteliği, diğer eşin sosyal kişilik değerlerine saldırı niteliğinde olduğu gibi, bu eyleme katılan kişinin eylemi de bundan ayrı düşünülemez. Dolayısıyla bu eyleme, evliliği bilerek katılan kişi de diğer eşin uğradığı zarardan sorumludur" ifadelerine yer vermişti.