TAYFUN ER

TAYFUN ER

Tarihi 26 Haziran 2016

Kontes isyanı

At yarışlarına ilgi duymayanlar bile yarışlarda çok fazla "oyun" döndüğünün iddia edildiğini duymuştur. Hatta bazen hipodromlarda izleyicinin, yarışlara oynayanların bir koşuda olup bitene isyan ettiğini, ortada bir hile döndüğünü iddia edip protesto gösterisi yaptığını medyadan biliriz. Türkiye'de bu tarz bir isyanın ilk kez, Enver Paşa tarafından bir Alman heyetine seçtirilen Veliefendi'de yaşandığı pek bilinmez.

STARTTA DONA KALIR
Tarih 31 Temmuz 1949. Günlerden pazar, bu sıcak havada ve tatil gününde çok sayıda yarışsever Veliefendi'nin yeni yapılan betonarme tribünlerini doldurmuş durumdadır.
Günün 2. koşusunda favori atın adı Comtesse'dir. Çok sayıda kişi bu atın birinci geleceğine dair bahis oynamış durumda yarışın başlamasını beklemektedir.
Comtesse de start yerine girer ve yarış başlar. Başlar başlamasına ama Comtesse start yerinden kıpırdamaz.
İzleyici adeta dona kalır. Yarış Comtesse dışında koşulur ve favori olmayan bir başka at yarışı kazanır.
İzleyiciler itiraz ederek hakemlere koşar.
Yarışın tekrar edilmesi gerektiğini çünkü bu saf kan nazlı kontes hanımın yarışa katılmadığını söylerler. En azından paralarının geri ödenmesini istemektedirler. Kısa bir süre sonra hakem heyeti, Comtesse'in start yerine geldiğini, dolayısıyla yarışa katılmış sayılacağını, paraların iade edilmeyeceğini ve sonucun geçerli olduğunu açıklar.
İnfiale kapılan halk önce hakem kulesini taşlar, sonra da müşterek bahis gişeleri devrilir ve yağmalanır. Olaylar büyünce anons yapılarak, herkesin kuponunu saklaması ve gelecek hafta paraların iade edileceği söylenir. Ancak kıvılcım çakmıştır bir kez. Bu kez hakem kulesi yakılır. Olaylarla müdahale den jandarmanın ser tavrı, önüne geleni dipçiklemesi kalabalığı daha da kızdırır ve bu kez önüne gelen her şeyi yakmaya başlar. Diğer yandan da yağmalama devam etmektedir.
Jandarma birisini yakaladığı zaman, kalabalık yakalananı zorla jandarmanın elinden almakta ve olaylar yatıştırılamamaktadır. Yangını söndürmeye gelen itfaiye aracı taşlanır, yetmez bir de hortumları kesilir.



YARIŞ YASAKLANIR
Kuşkusuz o dönemde böylesine bir olayın yankısı da çok büyük olur. Dönemin İçişleri Bakanı asayiş bakımından Veliefendi'de yarış yapılmasını yasaklar. Bir jandarma subayı görevden alınır.
Aslında bu bir birikimdir, uzun zamandır yarışlarda hile yapıldığı iddiaları ayyuka çıkmıştır. Beş yıl önce bir başka yarışta favori olan Dandi isimli bir ata yarış öncesinde rakip at sahipleri tarafından iğne yapıldığı ve atın yarış esnasında can çekişerek ölmesinden beri yarış izleyicileri arasında büyük bir kızgınlık olduğu anlaşılır.
İçişleri Bakanı Emin Erişirgil, yarışlarda olup bitenler hakkında bir araştırma yapacaklarını ama bu işlenen suçu hiçbir zaman mazur göstermeyeceğini söyler ve ekler: "Bu hadise memleketteki hürriyet havasının istismar edilmesinden çıkmıştır."

MISIR KOÇANI SUÇU!
Sonuçta 3'ü hırsızlıktan, 22 kişi tutuklanır. Hırsızlık küçük suç olduğu için Asliye Ceza'ya diğerleri de Ağır Ceza Mahkemesi'ne sevkedilirler.
Yangın yerinden çalınmıştır diye düşünebilirsiniz, görgü tanıklarına göre 3 kişi sandalye çalmıştır. Diğer sanıkların içinde en ilginç olan suç isnadı Foti isimli kişiye yapılmıştır: Elindeki mısır koçanını jandarma albayın kafasına atmak…