SELDA TOSUN

SELDA TOSUN

Tarihi 18 Nisan 2010

Kızlık soyadı eşittir, bekaretinizin son durumu!

Geçen gün 'selülozik ortam' komşum Özge Gürcan yazmış. Şebnem Schaffer, partisinin ileri geleni olarak, Türk ve Alman halkı arasında köprü görevi yapacakmış! Hedefi de Almanya Dışişleri bakanı olmakmış! İtalyan bakanın dişiliğinden etkilendi herhalde! Bu arada şükür, kızlık-kadınlık durumları da rafa kalkmış anlaşılan.
Onun cephesinde böyle olabilir ama bu sabah bir banka şubesinde karşılaştığım ahiret suallerinden sonra anladım ki, biz sade vatandaş için kızlığımızın son durumu hala çok önemli! Unutsak bile bankalar izin vermiyor. Üstelik sadece bizim kızlıklarımızla değil, doğrudan annelerimizin kızlıklarıyla da sorgu sual halindeler. 444'lü telefonu açıyorsun ilk soru şu; 'Annenizin kızlık soyadının durumu nedir?' Bir başka deyişle; 'Ananızın kızlık zarının son iki harfi neydi?' Çok şükür Schaffer'ınkinden yırtmışız da, kızlık zarının yerini bile unutmuş annelerimizinkinden yırtamıyoruz. Önerimiz; artık bankaların kendilerine başka bir 'güvenlik organı şifresi' bulmaları! Misal, babalarımıza ait bir şey olabilir. Ayakkabı ölçüleri filan… Aslında gerçek umudumuz şudur; Kadınımız erkeğimiz, gencimiz yaşlımız, resmi yarı resmi kurumlarımız nezdinde kızlık kavramının hiçbir alanda, bir milat, bir belge niteliği taşımaması… 'Toplumda kadının meta olarak kullanılmasına…' şeklindeki başlayan sonuçsuz kampanyalar yapıp, zarın, kılın, tüyün ne tadar değersiz ayrıntılar olduğu insanlara anlatarak işe başlayabiliriz mesela. Belki, ahlakın bu kadar yüzeysel ve en ufak bir darbede yok olup giden bir şey olamayacağını, çok daha 'derinlerde' bir yerlerde saklandığını öğretiriz böylece. En önce de, Türk kadınının "Ben kızken" diyerek söze başlaması yasaklarız.
Yani 'o et uzantısı' üzerinden 'hayatı aptalca tarif etmelerine' engel oluruz.
İşte hep yaparız, ederiz, oluruz. Sonuç yıl
2010 ve elde var sıfır