Esra Erol

NE hikayeler var ne dramlar.
Yalancılar, inkarcılar. 30 yıllık eşini, 15 yıllık evli ve iki çocuklu akrabasıyla aldatan 3 çocuk babaları.
Kayınpederini fare zehriyle öldürmek isteyen tek dişi kalmış canavarlar.
Evliliğini inkar ettiği yetmezmiş gibi engelli çocuklarını bile bir erkek uğruna reddeden anne diyemeyeceğim kadınlar.
Bütün bunlara karşılık yıllar önce kaybolan annesinin izini süren melek yüzlü evlatları ve onurlu duruş sergileyen insanları da inkar edemem.

***

Akşam saatlerinde beni televizyon başına çeken bir program var. "Esra Erol Var. Yalnız Değilsiniz." Yukarıda tanımladığım iyi ve kötü insanları bu programda izliyorum.
İnsanlara el uzatmak, vicdani sorumlulukları üstlenmek ve haksızlığı susturmak üzerine kurulu programda, Esra Erol'un gösterdiği insani tavra bakıyorum da bir yanı anne, bir yanı adil bir sunucu, her şeyin ötesinde kargaşa yaratmak isteyenlerin karşısında sabır ve sükunet abidesi.

***

Ekibiyle birlikte haritasını önüne koyup kayıpları çıkarıyor ortaya.
Yalanlarını açığa vuranlardan sözünü sakınmıyor. Haksız olanları da okkalı cümlelerle uğurluyor.
Gerçeklere ışık tutarken adalete karşı gözlerine perde çekenlere sesleniyor, "adaletsizliğe suskun kalmak suça ortak olmaktır susmayın!"

***

Esra Erol'un iyi insanlar için sarılmaya açık kolları var, ihtiyaç sahibi insanların uzaklıklarını yakınlaştırmakta usta.
Cümlelerinde hüzünlü dizeler de örüyor ama gelen konukların saklamak istedikleri gerçekleri de herkesten iyi görüyor.
Kendinden emin. Kayıplarını arayanları gerçek sevdanın yanında olanları mutlu sonla uğurlamak isteyen film yönetmeni gibi.

***

Televizyonlarda "gerçek hikayeden uyarlanmıştır" masalıyla şatafatlı evlerde geçen olayları dizi yapanlar, Esra Erol'un yarattığı etkiyi yaratamaz. Çünkü Esra Erol'da samimiyet var, dürüstlük var haklının sesi olmak var.
Gerilime davetiye bastırmak değil, konuklarındaki öfkeyi bastırmak var.

***

Yolda yürürken, bir yerde yemek yerken ya da stüdyoda kendisini gördükleri anda insanların gözlerinde beliren ifade Esra Erol'un zaferidir.
Bu zaferin açılımı saygıdır.
Nice şöhretin ömrü billah göremeyeceği saygı.

MUTLULUK TAKVİMİ
Hapishaneye kitap gönder.
Ne yaparsan kalbinle yap.
Aç insanı geri çevirme.
Şöhreti matah bir şey sanma.

Beni aradığın yerde
Başlıyor kayıpların
Ben yeminler edip de
Kaçanı ayıplarım

Atımın ayağı kırık
Üstelik önüm nehir
Ben bunları aşarım
Üstüme gelse herkes
Gözümden düştün bir kez
Ben sensiz de yaşarım

Ben bu kalbin gözyaşını
Yerde bırakmam bilirim
Ve de
Ben bu aşkın gelmişini
Geçmişini silerim
Hakkı YALÇIN

Başkalarını değiştirmek isteyenler meseleye önce kendilerinden başlamalı.

İsrail utanmaz!
Gazze'de katledilen insan sayısı 30 bine yaklaşırken Uluslararası Adalet Divanı kararına göre; İsrail "soykırımdan" yargılanacak.
İsrail'in yargılanması için bu kadar insanı öldürmesine gerek yoktu, geçmişte öldürdüğü insanlar bunun kanıtıydı.
Almanya'nın bile "kahpece" arka çıktığı İsrail için adil bir yargılanma beklemeyin.
Uluslararası Adalet Divanı'nın ateşkes ilan etmemesinden memnuniyet duyan İsrail'in soykırım suçlamasından utanmasını da beklemeyin. Göz çukurlarını bile çocukların ölüsüyle dolduranların yükünü boşaltacak uşakları çoktur!