Tarihi 4 Şubat 2021

Masalcı abi!

NEYİN cep telefonu neyin zenginliği neyin cakası?
Şimdiki zamanın tek fiyakası; kötülük.
Nostalji benim çocukluğumdur, bugünüm yarınım.
Nostalji; teknolojinin asla "erişemediği" gizemlerle doludur.

***

İstanbul hatırası yazılı siyah bir örtünün önündeki fotoğraf makinesine poz verirdik.
Bir aşk çıkardı örtünün altından, içinden kuş çıkardı sanki.
Kuş bizim pozumuzu alıp yola çıkardı da birkaç gün sonra o fotoğrafın içinden biz çıkardık.
Üstelik simsiyah örtünün içinden tertemiz çıkardık.

***

Eskiden akıl hastanesinden pijamayla kaçan deliler vardı her zaman onlarla sohbet etmeyi sevdim.
Hepsi de güzel gülerdi.
Birinin sözünü ömrüm boyunca unutmam; "soğanı soyan ağlar memleketi soyan ağlamaz." Neden sürekli olarak güldüğünü de kulağıma fısıldamıştı: "ağlanacak hallerinize!"

***

Para insanların en büyük ahlaksızlığı haline gelmişse orada yeni bir dünya kurulmuştur.
O dünyanın adaleti de yoktur merhameti de.
İnsanları insanca bir hayatın dışında tutanlar hayattaki rollerine bakınca, kendinden utanan kaç kişi kalmıştır acaba?
Aklını kullanmayı pazarlama sanatı saymayan!

***

Delileri sevdiğim kadar gururlu mahkumları da severim.
Onlar kimseyle görüşmezler; "bir gün nasılsa görüşeceğiz" diye!
Bilirler ki günü gelince gerçeği ölümle açıklar hayat.
Bilirler ki; asıl o zaman başlar gerçek mülakat!

***

Kelimelerimle inşa ettiğim bir evde parantez içinde oturuyorum.
Kendimi bildim bileli çocuklarla ve sözcüklerle sihirli bir bağ var aramda.
Bilen bilir ticaretten falan anlamam, sadece dostluk biriktiririm gönül kumbaramda.

***

Değeri kırılınca anlaşılan vazolar gibidir hayat, kırıldıktan sonra anlamı kaldıysa eğer.
Haramın helal sayıldığı şimdiki zamana inat; siyah beyaz yılların çocukluğunu yaşamaktan onur duyarım. Ne kadar karamsar olsam da çocuklar için hala rüzgarla doludur umutlarımın yelkeni.
Onların gönlünde "masalcı abi" olarak kaldı adım.
Kim olsa tanır, nerde olsam arar bulurlar beni.