Ergün Diler

ERGÜN DİLER

Tarihi 14 Kasım 2012

Üç çocuk...

Dün kaldığımız yerden devam edelim... İngiliz İmparatorluğu'nun şifrelerini kıran ÖNEMLİ dostumuza sormaya devam ediyoruz... İşte o cevaplar...
-İngilizler, para, akıl ve gücü ellerinde tutuyorsa biz ne yapmalıyız?
Türkiye'nin çıkışı ne?
Biz bunu çok önemli bazı makamlara karşı dile getiriyoruz. Türkiye bölgesel güç artık. Bu kesin. Ama ayaklarımızın yere daha da sağlam basması için yapılması gereken işler var.
* Bir örnek verir misiniz?
Bölgesel liderliğe oynayan Türkiye'nin, Afrika'yı, Kafkasya'yı, Orta Doğu'yu idare edebilmesi için bölge insanlarının, dilini, dinini, folklorünü, gelenek ve göreneklerini, kısaca bu halkların yaşam felsefesini çok iyi bilmesi gerekir. Aksi halde bu yükü taşıyamaz. Geçen yüzyıl, fen bilimlerinin dönemiydi, gelecek yüzyıl ise sosyal bilimlerin dönemi olacak.
Bu sebeple de en zeki öğrencilerimizi fen bilimlerine değil, sosyal bilimlere yönlendirmemiz gerekiyor.
* Peki akıl, para ve askeri gücü önemsiyorsunuz haklı olarak... Türkiye'nin bu noktada durumu ne?
Soruyu şöyle sormak gerekir.
Türkiye BATI'nın askeri gücü ile yarışabilir mi? Bence doğru soru bu olmalıydı. Bunun da cevabı hemen kolay yoldan "EVET" değil. Çünkü onlardan aldığın silahla onları vuramazsın. F-16'larımız bile DÜŞMAN tanımlaması yaptığı zaman çok az ülkeyi HEDEFE koyabiliyor.
Kullandığın silahın AKLI senin olmalı.
Aksi halde sonuç hüzündür... Size bilinmeyen bir şey anlatayım mı?
* Sevinirim... Buyurun!
Biliyorsunuz yakın zamanda İngiltere'de ayaklanmalar baş gösterdi. Aşağıda ARAP BAHARI yaşanırken, birileri de Londra'yı karıştırdı. Polis çaresiz kaldı. Devlet olan biteni izledi...
* Evet evet!
Devlet izledi dediğime bakmayın, hemen devreye girdi. İstihbarat ÇIKIŞ noktası olarak BLACKBERRY'yi gördü. Derhal Blackberry'nin yetkilileri Londra'ya çağrıldı. Tabi büyük baskı yapıldı. Bu baskının sonucunda, İngiliz istihbaratı sistemin işletim kodlarını aldı! Bu kodlarla ilerleyip ayaklanmalar sırasında kim kiminle ne konuştuysa ortaya çıkarıldı!
Atılan binlerce mesaj da istihbaratın elindeydi! Bütün bilgiler ortaya çıkınca aynı istihbarat ayaklanmayı organize edenleri ARMUT toplar gibi evinden aldı...
* Bu bilinmiyor gerçekten!
Biraz sızar gibi oldu hemen müdahale edildi. Siz bakmayın burada BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ yok diyenlere... MİT'i bile karıştırdılar.
Burada her türlü haber yapılıyor.
Ama İngiltere'de ya da ABD'de yaptığın zaman sonunu kimse bilemez! Blackberry çok gizli ve kuralları katı bir şirketti dimi? Ne oldu?
Güç dengeyi bozdu... Hani bu telefonlarda dinleme yapılamaz, mesajlara ulaşılamazdı!
* Akılı anladım. Ekonomi peki?
Türkiye çok iyi gidiyor ancak süper güç olmak öyle kolay değil. Gidecek yolumuz var. Türkiye şu an için ABD ya da Çin ekonomisiyle yarışamaz.
Çünkü bizim nüfusumuz 75 milyon, ABD'nin nüfusu 310 milyon, Çin'in nüfusu yaklaşık 1.5 milyar. Bizim çalışan nüfusumuz 22 milyon... Yani 1 kişi çalışıp 3 kişiye bakıyor! Ve enerjide dışa bağımlıyız...
* Çözüm ne sizce?
Türkiye ne zaman ki 250 milyon nüfusa kavuşur, işte o zaman ekonomik güç oluruz. Bunun yolu da Türkiye'nin Türk Cumhuriyetleri ile entegrasyonundan geçer.
Türk Cumhuriyetleri'nin ürettikleri her türlü mal ve enerji, Hazar'a gelir.
Hazar'dan Rusya'ya çıkar ve buradan dünya piyasalarına gider. Bu yol BİZE DÖNDÜĞÜ zaman fırlarız.
Yani rahmetli ÖZAL'ın hayalini gerçekleştirdiğimizde, dünyadaki her masaya yumruğumuzu vururuz!
* Nasıl peki?
Bunun iki yolu var. Ya Hazar'dan Karadeniz'e bir kanal açarsınız ya da KARA üzerinden demiryoluyla Türk dünyasına bir koridorla açılırsınız.
Fakat Ermenistan sorunumuz var.
Burada asıl sorun aslında RUSYA ve İRAN. Biz, enerjimizin % 67'sini Rusya'dan, % 19'unu da İran'dan alıyoruz.
Buna rağmen iki ülke TÜRK CUMHURİYETLERİ'ne ulaşmamızı engelliyor.
Bunlar birleşirse biz dağılırız korkusuyla.
Siyaset burada devreye giriyor. Çok akıllı gidip, belli garantilerle ikisini de ürkütmeden bu iş halledilir. Unutmamak lazım, ne zaman devreye girsek İNGİLİZLER bunları kışkırttı! Hatta Ankara Ermenistan'a ambargo uygularken her türlü ihtiyaçları Tahran'dan gidiyordu!
* Türk nüfus önemli yani?
Elbette... Kürtler'i kucaklarken Türkler'i de yanına alman lazım.
Başbakan Erdoğan'ın "üç çocuk" uyarısı bu yüzden zaten... 250 milyon oldun mu önünde kimse duramaz.
Kaç kez siyasi AKIL dedim. Bunu İngilizler'in ve Amerikalılar'ın yaptığı gibi beslemek lazım.
* Nasıl ve neyle?
Siyasi aklı beslemek için sosyoloğa, toplum psikoloğuna, antropoloğa ve halk bilimciye ihtiyaç var.
Mesela Osmanlı'yı parçalayanlar, İngiliz sosyolog ve arkeologlarıdır. Biz bunları çok önemsemiyoruz. Ama halkların sinir uçlarını bilmeliyiz.
Devletlerin karar alma mekanizmalarını en ince ayrıntısına kadar bilmeliyiz...
* Neyse! Öcalan ve açlık grevleri için ne düşünüyorsunuz?
Geldik yine aynı yere! Londra silahlı teröristi desteklerken, şimdi ikinci bir cephe açıyor. Siyasetçileri, sıradan Kürtler'i kışkırtıp açlık grevine itiyor. Greve gidenler bile arkalarından onları kimin ittiğini bilmiyor.
* İlginç! Nasıl peki?
Türk askerinin mukavemetini biliyorlar. Silahsız güçleri devreye soktular. ÖCALAN'ı dillerine doladılar. Yahu Öcalan dışarı çıksa, altına Ferrari çekilse bile açlık grevindekiler yine devam ederler!
Çünkü arkalarındaki güç, Erdoğan'ı ve Yeni Türkiye'yi böyle sıkıştırmak istiyor. Amaçları Öcalan'ı eve almak değil, Öcalan'a ayrıcalık tanıyan hükümeti bitirmek! Yani Erdoğan'dan kurtulmak..
* Olabilir mi gerçekten?
Türkiye bu tuzağa düşmez. Ama Londra'nın tercihi böyle. Şu soruyu neden kimse sormuyor:
"Eğer Öcalan örgütün lideriyse neden yıllardır PKK saldırıyor?"
Cevap yok dimi! Çünkü KANDİL'e hakim olan, Kürt siyasetçileri kullanan, Kürt gençlerini ölüme gönderen güç... Planları çok açık.
Öcalan eve geçecek, silahlar azacak.
Böylece hükümet hesap verecek!
Akıllılar ya!
* Hep kötülüklerin anası olarak ABD'yi görürdük... Siz farklı bakıyorsunuz!
ABD'yi kimse inkar edemez. Ama İngiltere başka bir akıl. Bakın Suriye sınırımıza asker göndermeyi bile düşünüyorlar. Neden? Türkiye Suriye'ye girip orada kalmasın diye mi yoksa! Amerikalılar heyecanlı. Londra akıllı. Onları bile yönlendiriyorlar.
Türkiye şimdi bu numaraları yemiyor.
Sorun bu! İstiyorlar ki kurdukları her tuzağa düşelim. Bakın yakında Suriye çözülecek, en karlı Türkiye çıkacak.
Onların yaptıkları sonuçsuz kalacak...
Suriyeli muhalifleri bölen Londra oldu!
Bu nedenle sonuç uzun sürdü. Ruslar Esad'ı savundu ama karşı tarafın sonuç almasını onlar engelledi. Hatta siz Güney Londra aksanlı muhaliflerden söz ettiniz! Bir hafta önce İngiliz Başbakanı hem Körfez'i gezdi hem muhaliflerin kamplarını ziyaret etti. NEDEN? Düşünelim... Ve Türkiye'nin kaç güçle birlikte mücadele ettiğini bilelim... Kuru kuruya muhalefet edenlerin de hangi kampın adamı olduğuna iyi bakalım...
Uyanık olalım... Kızmayın ama özellikle sizin basında ÇOK RENKTEN adam var. Belki siz bilmiyorsunuz ama bunların listesi bile var! "Kim kimdir?" diye...