KURBAN Bayramı'nda Ege ve Akdeniz bölgesindeki bazı illerde ve ilçelerdeki dostlarımla beraber olduk. Özellikle, AK Parti il ve ilçe yönetimlerinde görevli arkadaşlarım birbirine benzer şekilde, ''CHP karışık. Birbirini yiyorlar. Altılı masa dağıldı. Muhalefetteki bu dağınıklık bize İstanbul ve Ankara'yı muhakkak kazandırır" konuşmaları dikkatimi çekti. Ben de, "Aman dikkatli olun. Bugün söylerler, ama yarın ne olacağını kestirmek zor. Türk siyasetinde 24 saat bile uzundur. Yerel seçimlere 9 ay var. Köprünün altından daha çok su akar" karşılığını verdim. EVET.
Önümüzdeki ayların çok önemli konusu MART-2024 yerel seçimlerine yönelik bazı derin planları, senaryoları, tuzakları ortaya koymak amacıyla bir süreç analizi yapacağım...
2023 yılı seçimlerine giderken, CHP Kemal Kılıçdaroğlu omurgasındaki ALTILI MASAYI kim kurgulamıştı? Birbiri ile benzemeyen, birlikte kahve bile içmemiş 7 partiyi bir araya kimler getirmişti?
CEVAP: DERİN AMERİKA VE AVRUPA. Neden? Bağımsız Türkiye yolunda yürüyen Başkan Erdoğan'ı devirip, 7'li masayı iktidara getirerek, Türkiyemizi NATO'ya, IMF'e çıpalamak istiyorlardı. Yeni dünya projelerinde ülkemizi kullanmak sevdasına düşmüşlerdi.
Aziz milletimiz emperyalistlerin, ülkemize pranga takmasına geçit vermedi.
Peki. Derin Amerika/Avrupa derin planlarından vazgeçti mi? Büyük harfle HAYIR. ERDOĞAN'I 2023 Mayıs'ta deviremediler. Ama, Erdoğan'ı zafiyete uğratmak için önümüzde MART 2024 YEREL SEÇİMLERİNE yönelik derin planları olacaktır. TARİHİ 14/28 Mayıs seçimlerinden zaferle çıkan Başkan Erdoğan, AK Parti'ye yeni hedef verdi.
2024 YEREL SEÇİMLERİ. Erdoğan, "İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Adana başta olmak üzere hizmetsizlik girdabındaki CHP'lilerin idare ettiği illeri hizmetle tanıştıracağız" sözleriyle çok önemli bir hedefe yöneldi. Erdoğan'ın bu konuşmasını muhakkak ama muhakkak Derin Amerika-İngiltere stratejik ve istihbarat merkezleri masaya koymuş, senaryoları revize etmeye başlamışlardır. Başkan Erdoğan'ın, İstanbul ve Ankara'yı geri almaması için derin planlar hazırlanıyordur.
Yine oyun kuracaklardır. Önümüzdeki 9 ay içinde, Başkan Erdoğan'ın moralini bozmak, zafiyete uğratmak için, ekonomik manipülasyonlar, Cumhur iktidarı partileri arasında fitne çıkarma teşebbüsleri, hassas konuları kaşıma gibi senaryolar yazacaklardır. Bugün muhalefet çarşaf.
Birbirini yiyor. 7'li masa dağılmış. Ekim sonu bir bakacağız.
Derin Amerika/Avrupa, etki ajanları, küresel çetenin yerli ayakları, stratejistleri, kaos beyinleri harekete geçti. İYİ Parti ve HDP'yi, Ümit Özdağ ile Pervin Buldan'ı bir araya getiren DERİN AMERİKA -AVRUPA PARMAKLARI, yerel seçim öncesinde de devreye girip TAKTİKLERİ verir. Hepsi CHP'nin yanında hizalanabilirler.
Kemal Kılıçdaroğlu çıkar, Meral Akşener çıkar, "İstanbul'u Erdoğan'a teslim etmeyeceğiz" diye nutuk atmaya başlarlar... Amerikan İstihbarat Örgütü CIA'nın aparatı HDPKK, "Her yerde aday çıkarmaktan" vazgeçer, İstanbul ve Ankara'da CHP/İP adayını desteklerler. işbirliği yapabilirler. Bakmayın siz Meral Akşener'in Kılıçdaroğlu'na taktik vuruşlarına... Muhalefetin birbirini yemesine. AĞABABALARI istediğinde, KOLTUK AŞKI-MENFAAT, hepsini bir araya getirir. Daha önceleri de ERDOĞAN için "Seni başkan yaptırmayacağız" DİYE HAYKIRIYORLARDI. Ekim-Kasım'da çıkarlar, bu sefer "Erdoğan'a İstanbul ve Ankara'yı vermeyeceğiz" nutukları atarlar... Matematik diyerek, birbirlerine yine sarılırlar. Kemal Kılıçdaroğlu, (yaparsa) 29 Ekim'de Kurultay'da genel başkan seçilir. Siyaset pazarı kurma ustalığı var.
Yine kurar... Meral Akşener'e, "Mersin, Manisa, Denizli, Balıkesir, Yozgat'ın belediye başkan adayını sen çıkar, İstanbul ve Ankara'da da daire başkanlıkları vereyim" demekten geri durmaz. ABD İstihbarat Servisi de aparatı PKK- Kandil katillerine talimat verir, "İstanbul, Ankara, Adana, Mersin'de aday çıkarma" der...
Tekrar işbirliği masasını kurarlar.
SONUÇ: Önümüzdeki 8 ayda neler olur neler? Başkan Erdoğan bir siyaset ustası. Küresel aktör. Küresel Çete'nin, Derin Amerika-Avrupa'nın ciğerini elbette bizden daha iyi biliyor... Yerel seçim senaryolarına karşı da gereken karşılıkları verecektir.
