Cenab-ı Hakk'ı Kur'an-ı Kerim'de de bildirdiği üzere, Hz. Musa'ya verilen açık seçik ayetlerden olan 'öldürmeyeceksin' emrinin 'başkalarını öldürmelisin' manasına gelmediğini, akıl sahibi herkes bilir. Ancak İsrail'i yönetenlerin, öldürmeyeceksin emrini, 'Yahudi olmayanları öldüreceksin' şeklinde yorumladıkları, bir sır değil.
Benzerleri çok olduğu için ismi gereksiz İsrailli bir haham şöyle diyor: "Yahudi şeriatının Gazze'deki durumla ilgili emri 'hiçbir canlı bırakma!' şeklindedir. Çünkü sen onları öldürmezsen onlar seni öldürecekler. Bugünün teröristleri dünkü savaşta sağ bıraktığımız çocuklar, bu teröristleri yetiştiren de kadınlardır. 'Hiçbir canlı bırakma!' prensibi gayet anlaşılır bir şeydir ve bu da 'öğlen seni öldürmeye gelecek kimseyi sabah öldür' inancına dayanır. Sadece size silah doğrultanları değil gelecek nesli ve bu nesli doğuracak kadınları da öldürün!..'
Güya hür dünyanın, hele de 21. Yüzyılda kabul etmesi mümkün olmadığı düşünülecek bu sözleri günümüzde sadece hahamlar söylemiyor. Özellikle kuklalarının 'demokratik olduğunu' iddia ettikleri İsrail'in sözüm ona 'laik' yöneticileri de benzer sözleri fütursuzca edebiliyorlar.
Öncesini bir kenara koyup sadece 7 Ekim'den sonra olanlara odaklanmak bile, akıl ve mantık dışı bir durumla karşı karşıya olduğumuzu göstermeye kafi. Aksa Tufanı Harekatı, mağduriyetlerine bir çare bulamayan Gazzelilerin bir çığlığı idi. On yıllardır uluslararası kuruluşlarca oyaladığı, ölme sıralarını beklemekten başka şansları olmayan mazlumların, çıkış denemesiydi de denebilir.
Dolayısıyla öncesinde neler yaşandığına bakmadan her şeyi 7 Ekim'de başlatmak, rezil bir gözbağcılıktır. Uzun yıllar boyunca işgal ve sonrasında yıllarca abluka altında tutulan Gazzelilerin uluslararası hukukun da tanıdığı mücadele haklarını yok saymanın başka izahı yok.
Siyonist zihniyetin öncelikli hedefi Gazze, bir aşama. Sonrasında başka taleplerin gündeme geleceği, net. Bunlar kısa vadede Müslümanları ilgilendirse de, Siyonistlerin köleleri de orta ve uzun vadede sırada olduklarını, asla unutmamalı. Başkalarını insan olarak görmeyenlerin, 'hiçbir canlı bırakma!' anlayışının Yahudi olmayan herkesi kapsadığı, dolayısıyla sıranın kuklalara da geleceği, meselenin bam teli.
Bugün mecburen destek oldukları Siyonist zihniyetin yarın kendilerini hedef ilan etmeyeceğinin garantisi yok. Bunun en açık şahidi de tarih.
Öldürmeyeceksin şeklindeki açık emri 'başkalarını öldür' şeklinde yorumlayanların, 'çalmayacaksın' emrini nasıl 'başkalarından çal' olarak anladıklarını en iyi bilen de, bugünkü destekçileri..
Şimdi unutmuş gibi yapsalar da, İsrail'in kuruluşunda Batılıların Yahudileri içlerinde barındırmama gayretlerinin büyük payı var…
Konunun özeti: Bugünkü destekçileri de Siyonistlerin potansiyel hedefleri arasında…
