Başkası için bırakın

Sigarayı kendiniz için değil de başkası için bırakmayı düşünürseniz bu asla işe yaramayacak bir girişim olur

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 28 Kasım 2009 Güncelleme 28 Kasım 2009, 00:00
Başkası için bırakın

İÇİNDEKİLER

,Sakın sigarayı kendiniz için bırakmayın. Yoksa başarılı olma şansınız çok artar. Bunun yerine "Eşim istiyor. Kızım çok baskı yapıyor" gibi asla işe yaramayacak yollar öneririz. Böylece sadece sigarayı bırakamamayı garantilemeyecek, ayrıca o diğer kişiyle de bol bol tartışmayı garantileyeceksiniz. Sigarayı bırakmaya fedakarlık duygusu kattınız an sonuç alamazsınız, sadece mutsuz ve başarısız olursunuz. Açıklaması çok kolay! "Sigarayı aslında çok severim ama..." bakış açısıyla sigara bırakılmaz! Peki, neden sevdiğimizi düşünürüz? Sigara, insan ve doğa tarafından tasarlanmış en sinsi, en kurnaz tuzaktır. Sigaranın dünyanın parasına mal olan, hastalıklara yol açan pis, iğrenç bir alışkanlık olduğunu söylemelerine rağmen biz onların hiç keyif almadıklarına inanamayız. Hatta bu tuzağa düşebilmek için de bayağı bayağı uğraşırız.

Yemi, peyniri olmayan tek tuzak sigaradır.
Ağzımızın suyunu akıtan sigaranın enfes değil iğrenç tadıdır. O ilk sigaranın tadı iğrenç olduğundan beynimiz hiçbir zaman bağımlılık kazanamayacağımız kanısına varır ve zevk almadığımızdan dolayı ne zaman istersek o zaman bırakabileceğimizi düşünürüz. Bunun böyle olmadığını anladığımızda ise aradan yıllar geçmiştir ve biz çoktan tuzağın dibine kadar inmişizdir. Sağlıklı düşünen bir yetişkininbeyni gün boyunca ortalama 20 defa yaptığı bir şeyi kendine açıklamak zorundadır. Sigara içmemiz için "mantıklı" hiçbir açıklama bulamadığımızdan duygusal bir açıklama bularak, kendimizi yatıştırırız. Bir kişi karşınızda "seviyorum" derse, diyebilecek hiçbir şeyiniz kalmıyor. Bugüne kadar tek bir sigaranızı bile sevdiğiniz veya keyif aldığınız için içmediniz! Bu gerçeği kabul etmenin ne kadar zor olduğunu çok iyi biliyoruz. Sigara içmeniz için tek bir gerçek sebep var: Madde bağımlılığı. Madde bağımlılıkları da maalesef onun bunun için bırakılmıyor, bu da kabul edilmesi zor bir gerçek daha...