"BABA-OĞUL ARASINDAKİ TAHT MÜCADELELERİ"
Erdoğan, "baba-oğul arasındaki taht mücadelelerinin kendileri açısından hiçbir kıymetiharbiyesinin olmadığını" ifade ederek, şöyle devam etti:
"Birisi baba olmuş, birisi oğul olmuş. Bize ne ya? Bizim nazarımızda, zaten su alan geminin dümenine o gelmiş, bu gitmiş hiçbir anlamı ve önemi yoktur. Asıl mesele muhalefetin millete parmak sallamaktan vazgeçmesidir. Asıl mesele muhalefetin milli iradeyle 73 yıllık kavgasını bitirmesidir. Asıl mesele sahte gündemler yerine, ülkenin sorunlarına odaklanmasıdır. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak bu yönde atılacak hüsnüniyetli her adımı desteklemeye hazır olduğumuzu tekrar ifade etmek istiyorum."
Türkiye Yüzyılı ile Türkiye'nin önüne yeni bir siyaset vizyonu koyduklarını anlatan Erdoğan, "Hayırda ve hizmette yarışırken millet merkezli bir anlayışla hareket edelim. Siyasi mücadeleyi yürütürken hep birlikte Türkiye eksenine bağlı kalalım." dediklerini kaydetti.
Erdoğan, söz konusu vatanın bekası, ülkenin güvenliği, milletin birlik ve dirliği, devletin çıkarları olunca iktidarı ve muhalefetiyle farklılıkları bir tarafa bırakıp ortak paydada buluşulması gerektiğini söyledi. 21 yıllık iktidarları döneminde bu büyük mutabakatı sağlama yönünde sayısız adım attıklarının altını çizen Erdoğan, her seçim sonrasında kendilerine oy verenlerle birlikte, siyasi tercihi farklı yönde tezahür eden vatandaşlara da el uzattıklarını belirtti.
"SAHNE ÖNÜNDEKİLER DEĞİŞSE DE PERDE GERİSİNDEKİLER HEP AYNI KALDI"
Kampanya dönemlerinde maruz kaldıkları hakarete, haksızlığa, hukuksuzluğa, yalana, bühtana, siyasi rekabete sığmayan bel altı vuruşa rağmen gönül kapılarını tüm vatandaşlara sonuna kadar açtıklarını vurgulayan Erdoğan, özellikle siyaseti bir ikbal kapısı olarak gören çevrelerin anlamsız direnişiyle karşılaştıklarını dile getirdi.
Bu çevrelerin ideolojik ön yargılarından bir türlü sıyrılamadığını, geçmişin yüklerini sırtlarından atamadığını söyleyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Meselelere Türkiye merceğinden bir türlü bakamadılar. Milletin sandıkta verdiği mesajları bir türlü doğru okuyamadılar. Türk siyasetinin nereye evirildiğini bir türlü göremediler. Ülkemizde ve bölgemizde yaşanan gelişmeleri doğru analiz edemediler. 'Küçük olsun, benim olsun' mantığını bir türlü terk edemediler. Birkaç haftalık göz boyama şovlarından sonra eski kozlarına, eski söylemlerine, eski siyaset yapış tarzlarına geri döndüler. Bugüne kadarki tecrübelerimizin bize öğrettiği şudur; sahne önündekiler değişse de perde gerisindekiler hep aynı kaldı. Şahısların değişmesi asla ve asla bir zihniyet değişimine yol açmadı. Halkı mümeyyiz görmeyen, halka tepeden bakan faşist zihniyet, kabuk değiştirerek varlığını korumayı başardı.
Üzülerek görüyoruz ki 28 Mayıs'tan sonra da aynısı tekerrür etti. Samimi bir öz eleştiri vermek yerine seçim yenilgisinin faturası yine millete çıkartılıyor. Suç, hata ve kabahat yine vatandaşta aranıyor. Depremzede kardeşlerimize yönelik hakaretlerin ardı arkası kesilmiyor. Oy vermediler diye kırsalda yaşayan vatandaşlarımız aşağılanıyor. Bize, partimize, bakanlarımıza ve Merkez Bankası Başkanımıza saldırmak suretiyle yaşanan hezimetin üstü kapatılmak isteniyor. Kimi kalemşorlar, ağızlarını her açtıklarında nefret kusmaya, millete ayar vermeye, sağa sola tehditler savurmaya devam ediyor. Problemin asıl kaynağını teşkil eden faşist zihniyetin sorgulanmasına asla izin verilmiyor."
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, son tartışmaların daha öncekilerden bazı önemli farkları olduğunu, muhalefetin, besleyip büyüttüğü canavarla ilk defa yüzleşmek mecburiyetinde kaldığını belirtti. Erdoğan, "Bize karşı pervasızca kullandıkları trol orduları ile tetikçi kalemler bugün zehirli dillerini ve eleştiri oklarını sahiplerine çevirmiştir. 'Basın özgürlüğü' kılıfı altında sırtlarını sıvazladıkları ahlak fukaraları, hedef tahtasına bu sefer muhalefeti yerleştirmiştir." ifadelerini kullandı.
AK Parti ve Cumhur İttifakı'nı karıştırmak için kullanılan ne kadar aparat varsa hepsinin bugün muhalefete yöneldiğini kaydeden Erdoğan, "Masadan kısa süreli kalktığında ittifak ortaklarına yaptıklarının aynısına bugün bizzat kendileri muhatap oluyor. FETÖ'cülerle işbirliği yaparak siyaset tarlasına rüzgar ekmişlerdi, bugün bu tarladan kendileri fırtına biçiyor." diye konuştu.
"AKREP BESLENMEYECEĞİNİ KENDİLERİNE ANLATTIK"
Muhalefeti bu konuda yıllardır uyardıklarını hatırlatan Erdoğan, "rakibi ısırıyor diye akrep beslenmeyeceğini" kendilerine anlattıklarını söyledi.
Gelinen noktada bu ikazlarında ne yazık ki haklı çıktıklarını vurgulayan Erdoğan, "Muhalefetin, yaşadıklarını göz önünde bulundurarak hatasını anlamasını diliyoruz. Siyasi mücadelenin artık centilmence yürütülmesini temenni ediyoruz." dedi.
Muhalefet ne yaparsa yapsın, kendilerinin işlerine bakacağını ifade eden Erdoğan, "Nasıl onlar kavga gürültüyle vakit öldürürken, biz eser zincirimize yenilerini eklemişsek, önümüzdeki 5 sene boyunca yine aşkla, heyecanımızdan hiçbir şey kaybetmeden milletimize hizmet etmeyi sürdüreceğiz." görüşünü aktardı.
"GÖREVLENDİRMELERİ BİZ BAYRAK YARIŞI GÖRÜYORUZ"
Türkiye Yüzyılı'nın inşasına başladıklarını kaydeden Erdoğan, milletvekillerinin ardından yeni kabine üyelerinin de yemin ettiğini, eser ve hizmet bayrağını devraldığını anlattı.
Yeni bakanlara başarılar dileyen Erdoğan, 28. Dönem milletvekilleri olan eski kabine üyelerine teşekkür etti, başkanlık yaptıkları komisyonlarda tecrübe, birikim ve kabiliyetleriyle göz dolduracaklarını söyledi.
Yürütme ile birlikte yasama organındaki tüm görevlendirmelerin tamamlandığını dile getiren Erdoğan, MKYK toplantısında da boşalan MYK üyeliklerine atamaların gerçekleştiğini belirtti.
TBMM Başkanlığına seçilen Numan Kurtulmuş'un Meclis Başkanlığı görevini hakkıyla yerine getireceğine olan inancını dile getiren Erdoğan, dayanışma ve destekleri için Cumhur İttifakı'ndaki ortaklarına teşekkür etti.
Erdoğan, 27. Yasama Dönemi Meclis Başkanlığı görevini başarıyla ifa eden Mustafa Şentop'a şükranlarını sundu.
Başkalarında kavga sebebi olan bu görevlendirmeleri kendilerinin bayrak yarışı olarak gördüklerini söyleyen Erdoğan, 2002 yılından beri "Her dem yeniden doğarız bizden kim usanası" anlayışıyla hareket ettiklerini, bugünlere geldiklerini ifade etti.
Her alanda meseleye bu anlayışla baktıklarını kaydeden Erdoğan, koltuklarına yapışıp kalanlara inat kadrolarını sürekli yenilediklerini belirtti.
Başarılarının arkasındaki en önemli sebeplerden biri olan bu politikayı 28. Dönem'de de genişleterek uyguladıklarını anlatan Erdoğan, üç dönem kuralına takılan 65 milletvekilinin yerine yeni isimleri listeye koyduklarını hatırlattı.