Bakan Uraloğlu duyurdu! İstanbul ve Ankara için süper hızlı proje: İki şehir arası 80 dakikaya iniyor!

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu katıldığı canlı yayında İstanbul ve Ankara arasında süper hızlı tren projesinin başlayacağını ve iki şehir arasının 80 dakikaya düşürüleceğini ifade etti. Öte yandan beklenen büyük İstanbul depremiyle ilgili tahliye planlarına da değinen Bakan Uraloğlu, kritik açıklamalarda bulundu. İşte detaylar...

Giriş Tarihi 11 Ağustos 2023, 21:37 Güncelleme 11 Ağustos 2023, 22:33
Bakan Uraloğlu duyurdu! İstanbul ve Ankara için süper hızlı proje: İki şehir arası 80 dakikaya iniyor!

İÇİNDEKİLER

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.

Bakan Uraloğlu, yaptığı açıklamada Kahramanmaraş'a hızlı tren müjdesini verirken bir haberide Ankara-İstanbul güzergahı için verdi.

İSTANBUL ANKARA ARASI 80 DAKİKA OLACAK
Bakan Uraloğlu, 'Süper Hızlı Tren' projesini gündeme aldıklarını belirterek İstanbul-Ankara arasına yeni bir hattın inşa edeceğini belirtti. Uraloğlu, "Mersin, Adana, Gaziantep yüksek hızlı tren çalışmalarına başladık. Kahramanmaraş'ta proje çalışması başlattık ancak ne kadar hızlı olursak olalım proje 2-3 yıl sürer. Biz bu yıl projeyi bitiriyoruz. Daha sonra fizibilite çalışması yapılacak. Kazmayı vurmadan tarih vermeyelim, birinci etabı geçtik diyelim.

İKİ ŞEHİR ARASI 80 DAKİKAYA İNİYOR | VİDEO

İstanbul - Ankara hızlı treninde ise şöyle bir durum var: İki noktada biz hattı birbirine bağlayamadık. Önümüzdeki sene sonuna doğru bu iki noktadaki çalışmalarımız tamamlanacak ve İstanbul - Ankara arası 2.5 saate düşecek. Biz artık 'Süper Hızlı Tren' projesini gündemimize aldık. 350 km/s giden bir tren. Bu projeyle iki il arası 80 dakika olacak. "ifadelerini kullandı.



Öte yandan konuşmasında depreme de değinen Bakan Uraloğlu, İstanbul dahil olabilecek yeni depremlerle ilgili birçok planının olduğunu belirtti.

DEPREMLERLE İLGİLİ BİRÇOK PLANIMIZ VAR
Depremden bu yana ciddi bir mesafe alındı. En büyük sorun insanların yerleştirilmesiydi. Konteynerlere yerleştirildi. Bu süreci yönettik. Depremin ardından 6 Şubat günü Karayolları Genel Müdürü olduğum için kullanılabilecek bütün makineleri deprem bölgesine gönderdik. Ben Adıyaman'a intikal ettim. Depremin büyüklüğünü kente geldiğimizde anladık. İnsanların yardım, destek, kurtarma ihtiyaçlarını gördük
Olabilecek yeni depremlerle ilgili birçok planımız var. O dönem kar yağışından dolayı araçlarımızın bölgeye ulaşmasında zorluklar yaşamıştık. Binek araçları da işimizi zorlaştırmıştı. Korkunç bir trafik olmuştu. Birçok tünel devre dışı kalmıştı. Emniyet ve Jandarma ile süreci yönetmeye çalıştık ve araçları ulaştırdık.



ALTYAPI PROBLEMLERİ NOKTASAL TESPİT EDİLEBİLİYOR
Malatya'da yol, ulaşım ve havalimanı anlamında ciddi bir sıkıntı yaşamadık ama iletişim anlamında ciddi bir sıkıntı yaşadık. Yollar bizim beklentilerimizi karşıladı.



Şehirlerin altyapı konusunda ise şunu söyleyebilirim. Özellikle 4 il ve 2 ilçe büyük hasar aldı. Kahramanmaraş Belediye Başkanı, kentin tamamına su verildiğini ama boruların tahrip olması nedeniyle yüzde 75 kaçak olduğunu söyledi. Tüm bu altyapıları koordineli bir şekilde yenileyeceğiz. Teknoloji çok gelişti. Artık altyapı problemlerini noktasal tespit edebiliyoruz.

ALTINDAN KALKAMAYACAĞIMIZ ZORLUK YOK
Adıyaman en çok etkilenen illerden biri. Hatay ilk sırada, Kahramanmaraş ikinci sırada, Adıyaman da üçüncü sırada. Birbirlerine yakınlar. Adıyaman daha düzgün bir coğrafya, orada bir şey yapmak daha kolay. Orası daha hızlı toparlanabiliyor.
Depremde herkes yardıma koştu, kimse sen necisin kimsin demedi. Altından kalkamayacağımız bir zorluk yok.
Hatay, çok ciddi medeniyetlerin yaşadığı bir coğrafya. Maalesef belli bir disipline dayanmayan binaların olması yıkımı artırdı maalesef. Bazı binalara ulaşmak için enkazları kaldırarak ulaşabiliyordunuz. Böyle bir şey görmemiştim.

BAZ İSTASYONLARI DEPREMDE NEDEN ÇALIŞMADI?
Oranın kamu kuruluşlarıyla planlanması tabii çok önemli. Hatay'da Amik Ovası'nda yapılmış bir havalimanı. Deprem tam havalimanının üzerinden geçti. Hem ana kırık oldu, hem tali kırık oldu. Ortalama 1.5 metre çöküş oldu havalimanında. 3 bin metrelik pistin önemli bölümü hasar gördü.

Arkadaşlarımız teknik olarak incelediğinde şunu söyledi: "Bu piste 1 uçak boş inebilir, dolu kalkabilir." Biz bu şekilde havalimanını açtık. Hocalarımızla, TÜBİTAK ile oturduk planlama yaptık. Mevcut pisti kaldıracağız, zemini iyileştireceğiz. Pisti yükselteceğiz. Havalimanını taşıyabileceğimiz daha iyi bir nokta yok maalesef. Ama riski sıfıra indireceğiz.

Bir musibet bin nasihatten iyidir. Böyle bir depremden çıkaracağımız çok ders var. GSM operatörleriyle ilgili şöyle bir durum oldu. Baz istasyonlarımızın çoğu binaların üstünde. Bina yıkılınca baz istasyonları da devre dışı kaldı.

Bu operatörlerin baz istasyonlarının doğru yere yapılmasını sağlıyoruz. Bunları doğru yerlere kurdurmaya başladık. Bir de acil durumlarda kapasite kullanımı durumu var. Kapasitelerini de artırıyoruz. Yine acil durumda 3 operatörün abonelerinin bu operatörlerin baz istasyonlarını kullanabilmesinin önünü açıyoruz. Biz derslerimizi çıkardık.

Biz operatörlerin gerekli önlemleri alması konusunda takipçiyiz. Baz istasyonlarının deprem tahkiki yapılmamış binaların üzerine konmasını yasaklayacak bir yasal düzenlemeye gidebiliriz. Ulaştırma ile ilgili yönetmeliklerde yeni bir ihtiyaç hissetmiyoruz.

İSTANBUL DEPREMİYLE İLGİLİ TAHLİYE PLANI
Elimizi vicdanımıza koyalım. İstanbul'da Avrasya Tüneli'ni, Marmaray'ı, Kuzey Marmara otoyolunu 3 saat bakıma alsak ne olur? İstanbul'da beklenen deprem ile ilgili, bu kentin depremde tahliye edilmesiyle ilgili bizim planlarımız var. Öncelikle kente girenlerin önceliklerini disipline edeceğiz. Trafiği yaratan kentten çıkanlardan ziyade girenler oluyor. İstanbul'daki konut yoğunluğu hiçbir yere benzemiyor. Önemli yapılarımızın hepsi sınıfı geçmiştir. Bu 11 ilde de geçmiştir. Büyük yapılarımızda yıkım beklemiyoruz."

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN