Kemal Kılıçdaroğlu'nu satan satana! PKK elebaşı Duran Kalkan: Seçimi kazanmak için isabetli bir aday değildi

8'li koalisyonun ortak adayı Kemal Kılıçdaroğlu Başkan Recep Tayyip Erdoğan'dan fark yiyince destekçileri tarafından adeta satışa çıkarıldı. Seçimler öncesi Kılıçdaroğlu'na açık destek veren isimler peş peşe istifa çağrıları yaparken bir çıkış da Kılıçdaroğlu'na oy dilenen Kandil'den geldi. Terör örgütü PKK'nın elebaşlarından Duran Kalkan seçim sonuçlarına ilişkin yaptığı açıklamada Kemal Kılıçdaroğlu'nun isabetli bir aday olmadığını savundu. 8'li koalisyona verdikleri desteği açık açık itiraf eden Duran Kalkan yapılan ittifakın doğru olduğunu söylerken, "Millet İttifakı içindeki dört partinin CHP listesinden seçime girmesi çok ciddi hataydı ve CHP’ye oy kazandırmadığı gibi, ciddi biçimde oy kaybettirdi de. Yine Kemal Kılıçdaroğlu seçimi kazanmak için isabetli bir aday değildi." dedi. Öte yandan Kalkan aktif siyaseti bırakan Selahattin Demirtaş'ı da hedef alarak "Yaşanan seçim sürecinin eleştiri ve özeleştirisi, kuşkusuz günah çıkarma biçiminde olamaz. Birilerini yargılama ve mücadele dışı bırakma temelinde de olamaz." dedi.

Giriş Tarihi 06 Haziran 2023, 10:42 Güncelleme 06 Haziran 2023, 13:34
Kemal Kılıçdaroğlu’nu satan satana! PKK elebaşı Duran Kalkan: Seçimi kazanmak için isabetli bir aday değildi

İÇİNDEKİLER

Terör örgütü PKK seçimlerden önce 8'li koalisyonun adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na açık destek verdi.

14 Mayıs'ta gerçekleştirilen seçimde Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu'na 2.5 milyondan fazla oy farkı atarak %49.52 oranında oy alırken seçim ikinci tura kaldı. 28 Mayıs'ta gerçekleştirilen seçimde Erdoğan yine benzer bir fark atarak %52.18 ile seçimi kazandı.

KEMAL KILIÇDAROĞLU SEÇİMLERDEN SONRA SATILDI
Seçimlerin ardından yenilgiye rağmen koltuktan kalkmayacağının sinyalini veren Kemal Kılıçdaroğlu ortakları ve yandaşları tarafından hedef oldu. İYİ Parti ve Saadet Partisi masadan kalkarken DEVA ve Gelecek kopardıkları vekillerle Meclis'te grup kurma hazırlığı yapıyor.

KANDİL'DEKİ ORTAK DA SATTI
Öte yandan CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kılıçdaroğlu'na karşı bayrak açarken bir tekme de Kandil'deki ortaklarından geldi.

PKK ELEBAŞI DURAN KALKAN'DAN KILIÇDAROĞLU ÇIKIŞI
Terör örgütü PKK'nın yayın organında yıllardır Selahattin Erdem mahlası ile yazı yazan teröristbaşı Duran Kalkan son yazısında Kılıçdaroğlu'na destek verdiklerini itiraf ederken Kılıçdaroğlu'nun doğru bir aday olmadığını ve seçimin kaybedildiğini söyledi.

"ESKİ YÜKLERDEN KURTULMAK İÇİN SİLKİNMEK GEREK"
Seçim sonuçlarına ilişkin yazı yayınlayan teröristbaşı Kalkan, seçimleri Başkan Erdoğan'ın kazanmasıyla kapıldığı korkuyu da itiraf etti. Yandaşlarını mücadeleye çağıran Kalkan "Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı faşizmine karşı mücadele de eskisi gibi olmayacak. Mücadelede yeni yol ve yöntemler ve daha yüksek bir düzey gerekecek. Bunun için de eski yüklerden kurtulmak için, eleştiri ve özeleştiri yöntemiyle şöyle bir silkinmek gerekecek." dedi.

Yapılan operasyonlarla köşeye sıkıştıklarının itirafı niteliğinde sözler söyleyen Kalkan yeni dönemde daha fazla operasyon yiyeceklerinin de farkında...

Kalkan "Tayyip Erdoğan da seçim sonrası konuşmasında zaten buna dikkat çekti ve söz konusu saldırıları içte ve dışta artıracaklarını ve diplomasiye daha çok yükleneceklerini belirtti. Nitekim Irak Yönetimi ile ve İsveç'in üyeliği çerçevesinde NATO ile diplomatik görüşmeler hemen başladı. Yine içte tutuklamalar, dışta Mexmûr'un kuşatılması ve Şengal'e hava saldırısı ile ifade edilen saldırılar da başladı. Gerillaya dönük saldırılardaki artış da bunun bir parçası oluyor. Buna göre devrimci ve demokratik hareketin de kendini yenileyerek, gecikmeden yeni antifaşist direniş sürecini geliştirmesi gerekiyor."dedi.

Seçimlerin faşizm koşullarında yapıldığını savunarak algı yapan PKK'lı Duran Kalkan seçimin önemli olduğunu belirterek kendilerince doğru ve yanlış adımları sıraladı.

İTİRAF: AK PARTİ VE MHP'Yİ YIKAMADIK
14 ve 18 Mayıs'ta yaptıkları ortaklığa dikkat çeken Kalkan, "AKP-MHP faşizminin yıkılışını başlatmak istedik. Sonuçta söz konusu seçimler AKP-MHP faşizmine karşı yürütülen mücadeleye önemli katkılar yaptı, iyi bir mücadele oldu. Fakat seçim sonucunda AKP-MHP faşizmini yıkma durumunu başaramadık." itirafında bulundu.

PKK elebaşı Kalkan itiraf ve eleştirilerini bölücü ifadeler kullandığı şu sözleriyle anlattı;

"Kısaca söz konusu seçime ilişkin yaptığımız değerlendirmeler, verdiğimiz önem ve seçime katılışımız doğruydu. Yine Kurdistan Özgürlük Hareketi ile Türkiye sol-sosyalist hareketini ortak bir ittifakta birleştirme anlayış ve çabası da doğruydu. Dahası son tahlilde Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayını destekleme politikası da doğruydu. Fakat söz konusu bu doğru anlayış ve politikalar pratikte yeterince doğru ve başarılı bir biçimde uygulanamadı. Demokratik ittifak çalışmasında, Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekleme yönteminde, aday listesinde belli hatalar yapıldı. Daha da önemlisi, demokratik siyasetin örgütlenmesinin, kitle ilişki ve çalışmasının zayıf ve yetersiz olduğu ortaya çıktı.

Şunlar inanılması ve doğru kabul edilmesi gereken gerçeklerdir: Eğer her şey yerinde ve zamanında doğru yapılmış olsaydı 14 Mayıs seçiminde Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı yenilebilir ve faşizmin yıkılış süreci başlatılabilirdi. Yine Emek ve Özgürlük İttifakı hedeflenen 100 milletvekilini çıkartabilir ve hatta bu sayıyı da aşabilirdi. Türkiye yönetiminde arzulanan ve hedeflenen değişim gerçekleştirilebilirdi. Çünkü hem içerde ve hem dışarıda çok güçlü bir değişim havası ortaya çıkartıldı. Başta Kürtler olmak üzere Türkiye toplumu bu değişimi benimsedi ve bu temelde aslında faşizmi yıkıp seçimi kazandı. Bunu değerlendiremeyen ve seçimi kazanamayan aslında Kemal Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı oldu. Çünkü bu güçler kendilerini değiştiremediler, parlamenter sisteme geri dönme dışında toplumun önüne AKP-MHP yönetiminin programını aşan ciddi ve açık bir program koyamadılar. Başta Kürt sorunu olmak üzere Türkiye'nin temel sorunlarını ve çözüm yöntemlerini açıkça tartışmadılar. Dolayısıyla inandırıcı ve etkileyici olamadılar.

HEM KOALİSYONA HEM BAY BAY KEMAL'E ELEŞTİRİ: DOĞRI ADAY DEĞİLDİ
Aslında ne kadar kazanmak için seçime girdikleri de tam belli değildi. Millet İttifakı içindeki dört partinin CHP listesinden seçime girmesi çok ciddi hataydı ve CHP'ye oy kazandırmadığı gibi, ciddi biçimde oy kaybettirdi de. Yine Kemal Kılıçdaroğlu seçimi kazanmak için isabetli bir aday değildi. Kürt soykırımında ve savaşta bu kadar ısrarlı olan devlet, karar gücünü Kürt, Alevi ve de Dersimli olan Kılıçdaroğlu'na vermeye hazır değildi. Kaldı ki söz konusu kimliklere Kılıçdaroğlu'nun kendisi de sahip çıkmıyordu. Bu durum da kitleler üzerindeki inandırıcı etkisini zayıflattı."

Seçimi Başkan Erdoğan'ın ve Cumhur İttifakı'nın kazandığını itiraf eden Duran Kalkan, HDPKK'nın da seçimi kazandığını savunarak, "Seçimin en çok kaybedeni Kemal Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı'dır. Bu da Cumhur İttifakı'na alternatif bir anlayışı ve programı olmamasından, onun bir türevi olmayı aşamamasından kaynaklanmıştır. Yeşil Sol Parti ile genelde Emek ve Özgürlük İttifakı ise büyük bir gelişme sağlama imkânına sahipken bunu başaramamış ve özellikle kendini Türkiye halkları içine yayamamıştır. Özeleştirel silkinmeyi esas olarak bu temelde yapmalıdır. Kuşkusuz böyle bir yenileyici silkinmeye de herkes dahil olmalıdır." dedi.

SELO'YA DA MESAJI VAR!
Teröristbaşı seçimlerin ardından siyaseti bıraktığını söyleyen HDPKK'lı Selahattin Demirtaş'a da mesaj gönderdi. Kalkan, "Selahattin Demirtaş şimdilik aktif siyasetten çekildiğini açıklamıştır. Kendi kararıdır, elbette bize saygı göstermek düşer. Fakat ortaya çıkan siyasi koşullarda da zaten siyaset yapma imkânı kalmamıştır. Bir de şimdi aktif siyasetten çekilirken, elbette geçmişteki aktif siyasal sürecin özeleştirisini verme temelinde bu olmalıdır." dedi.

DEMİRTAŞ GÜNAH ÇIKARIYOR
Demirtaş'ın yaptığı açıklamalarla günah çıkardığını savunan Kalkan, "Yaşanan seçim sürecinin eleştiri ve özeleştirisi, kuşkusuz günah çıkarma biçiminde olamaz. Birilerini yargılama ve mücadele dışı bırakma temelinde de olamaz. Amaç eleştiri ve özeleştiri temelinde yenilenip güçlenmek ve antifaşist mücadeleyi yaratıcı yöntemlerle büyütmektir. Böyle bir yenilenme ve düzeltme temelinde herkesi içine alan, yenilerin ve gençlerin önünü açan, eskilerin tecrübesini değerlendiren, sonuçta herkese en uygun yeri ve görevi veren bir yeniden yapılanma ortaya çıkmalıdır. Tutarlı demokratlar ve yurtseverler böyle bir çalışmayı geliştirirler ve daha büyük bir iddia ve moralle faşizmi yıkma mücadelesine daha güçlü yönelirler. Böyle yapanların önü açıktır ve mutlaka başarılı da olurlar." iddiasında bulundu.