İYİ Parti'de HDP-FETÖ krizi! Mehmet Ali Uykur hem adaylıktan hem de partisinden istifa etti

HDPKK ile aynı noktada buluşan İYİ Parti'de istifa depremi sürüyor. Son olarak İYİ Parti İstanbul 3. Bölge milletvekili adayı Mehmet Ali Uykur, hem adaylıktan hem de partisinden istifa ettiğini açıkladı. Partisinin son dönemlerdeki tutumundan son derece rahatsızlık duyduğunu vurgulayan Uykur, "Parti içerisinde anlamadığım ve gerçekten rahatsız olduğum çok ciddi konular var. Özellikle FETÖ konusunda Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener KHK'dan, FETÖ'den atılmış bir insanı getiriyor, kendisine özel kalem yapıyor" dedi. "Sayın Erdoğan bir kez daha haklı çıktı. Hatamızı gördük ve hatamızdan döndük" diyen Uykur, "Şu anda benimle beraber 10 bin üyeyle başlayıp, 20-25 bin üyeye çıkan bütün dostlarıma da buradan selam ediyorum ve istirhamda bulunuyorum. Herkes terörün gölgesinin düştüğü, şu anda kumar masasına dönüşen Altılı Masa'dan kesinlikle uzak dursun" ifadelerini kullandı.

Giriş Tarihi 11 Mayıs 2023, 03:34 Güncelleme 11 Mayıs 2023, 10:25
İYİ Parti’de HDP-FETÖ krizi! Mehmet Ali Uykur hem adaylıktan hem de partisinden istifa etti

İÇİNDEKİLER

İYİ Parti İstanbul 3. Bölge milletvekili adayı Mehmet Ali Uykur, hem adaylıktan hem de partisinden istifa ettiğini açıkladı. Mehmet Ali Uykur, yaptığı açıklamada, son günlerde yaşanan bazı siyasi olaylardan rahatsızlık duyduğunu söyledi.



7'li koalisyonun HDP'yle anılması, terör örgütlerinin mitinglere iştirak etmesi gibi sebeplerden dolayı bir açıklama yapmayı öngördüğünü kaydeden Uykur, "Altılı Masa şu anda terörün gölgesinin düştüğü bir kumar masasına dönüşmüştür. İYİ Parti de şu anda Altılı Masa'nın dayatmalarına maruz kalmıştır. Bu dayatmalarla alakalı adeta bizim partimize pusu kurulmuştur ve bunların hepsine neden göz yumulduğunu anlamakta güçlük çekiyorum." ifadelerini kullandı.

Uykur, İYİ Parti'ye 2021'de toplam 10 bin üye kaydı yaparak geçtiğini, bu süreçten sonra partiye toplamda 20-25 bin üye kazandırdığını dile getirdi.

Devlet tarafından okutulan ve yetiştirilen, devletini, vatanını, milletini her şeyin üstünde tutmuş bir Türk genci olduğunu vurgulayan Uykur, bu nedenle duyduğu rahatsızlıkların had safhaya geldiğini kaydetti.



"FETÖ'DEN ATILMIŞ BİR İNSANI GETİRİYOR, KENDİSİNE ÖZEL KALEM YAPIYOR"
Partisinin son dönemlerdeki tutumundan son derece rahatsızlık duyduğunu vurgulayan Uykur, şöyle devam etti:

"Parti içerisinde anlamadığım ve gerçekten rahatsız olduğum çok ciddi konular var. Özellikle FETÖ konusunda Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener KHK'dan, FETÖ'den atılmış bir insanı getiriyor, kendisine özel kalem yapıyor. Bir diğeri FETÖ'yle sürekli ismi anılan eski İstanbul İl Başkanı olsun, şu anda kendisinin başdanışmanı, aile mensuplarının, kendisinin sürekli bu tür FETÖ grubuyla ismi anılmasına rağmen neden bu kadar hala tutulduğunu anlamakta güçlük çekiyorum. Diğer taraftan İngiliz Mason Locası'na hizmet eden ve onlarla diyalog halinde olan bazı insanları da sekreter yapıyor. Ayrıca bazı milletvekili adaylıklarında, insanlarda had safhada olan dedikodular var. Bunların başında Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır var. Yani bu insanların ismi bu kadar şaibe altındayken neden Genel Başkanımız hala bunları en yakınında tutuyor, bunları anlamakta güçlük çekiyorum."

Uykur, hayatının FETÖ'yle, PKK'yla mücadeleyle geçtiğini ifade ederek, "Şu anda Millet İttifakı'nın HDP ve PKK ile diyalog halinde olmasından inanılmaz derecede rahatsızım. Kesinlikle ve kesinlikle kabul etmeyeceğim bir konudur." diye konuştu.



"HERKES TERÖRÜN GÖLGESİNİN DÜŞTÜĞÜ ALTILI MASA'DAN KESİNLİKLE UZAK DURSUN"
Doğu ve Güneydoğu'da görev yaparken 5 kişilik özel grup olarak 6-8 Ekim olaylarının yaşandığı Cizre'ye gönderildiklerini, burada bir kardeşinin kucağında şehit olduğunu aktaran Uykur, "Rüyalarıma giriyor ve sadece şunu söylüyor, 'Ağabey biz boşuna mı şehit olduk?' diyor. 'Biz beraber orada görev yaparken, devlet, vatan, millet için mücadele ederken, çatışırken, şu anda yaptığın siyasi hareketin HDP'yle bir olması, bugün Millet İttifakı'nın liderlerinin yaptıkları mitinglerde 'Biji Serok Apo' diye bağırmalarına nasıl senin vicdanın elveriyor.' diyor." ifadelerini kullandı.



Başkan Recep Tayyip Erdoğan konuyla ilgili açıklamalarını da hatırlatan Uykur, "Sayın Erdoğan bir kez daha haklı çıktı. Hatamızı gördük ve hatamızdan döndük." ifadelerini kullandı.

Bölücü teröre prim verenlere en güzel cevabı Türk milletinin sandıkta vereceğini kaydeden Uykur, "Biz vatanına, milletine bağlı Türk evlatlarıyız. Şu anda benimle beraber 10 bin üyeyle başlayıp, 20-25 bin üyeye çıkan bütün dostlarıma da buradan selam ediyorum ve istirhamda bulunuyorum. Herkes terörün gölgesinin düştüğü, şu anda kumar masasına dönüşen Altılı Masa'dan kesinlikle uzak dursun." dedi.

Bu rahatsızlıklarından dolayı İYİ Parti İstanbul milletvekilliği adaylığından ve partisinden istifa ettiğini duyuran Uykur, "Vatan, millete karşı kim varsa FETÖ'yle, HDP, PKK'yla bağlantılı, bırakın aynı ortamda nefes almayı, onların hiçbirini kabul etmiyoruz." şeklinde konuştu.

(Haberi okumak için lütfen görsele tıklayınız)

TAKVİM.COM.TR AKŞENER'İN FETÖ DOSYASINI AÇMIŞTI

Meral Akşener FETÖ'nün dinler arası diyalog faaliyetlerine yeşil ışık yakmış, "Sayın Gülen'in yapmaya çalıştığı gibi farklı dinler arasında çalışma yapmanın kimseye zararının olmadığı aslında faydasının olduğuna inanıyorum" şeklinde konuşmuştu.



KORAY AYDIN: "FETÖ'DEN DESTEK ALDIĞI KESİN"
Koray Aydın'ın Meral Akşener için dediği "FETÖ'den destek aldığı kesindir" söylemini unutmamakta fayda var.

TÜRKÇE OLİMPİYATLARI VE FETÖ'CÜLERE METHİYELER...
Akşener Türkçe Olimpiyatları'nda FETÖ'cülere "Bu hizmetin değerli mensupları" diye seslenmiş, teröristbaşı Gülen için de 'Sayın' ifadesini kullanmıştı.


DARBECİLERLE AĞIZ BİRLİĞİ, "BEN BAŞBAKAN OLACAĞIM" SÖYLEMİ...
15 Temmuz FETÖ'cü darbe girişimi öncesi Meral Akşener'in "Ben Başbakan olacağım" diyerek gezinmesi, darbecilerin kullandığı "Yurtta Sulh Cihanda Sulh ilkesi" söylemini sıklıkla tekrarlaması üzerinde durulması gereken önemli bir detay.

İYİ Parti lideri 15 Temmuz 2016'daki hain kalkışma öncesi de "15'inden sonra inşallah işler değişecek" demişti.



MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, o dönem partisinde bulunan Akşener'i hedef alarak, "Bunların içerisinde birisi vardır ki gelecekte hep beraber göreceksiniz. Fetullah Gülen hareketinn siyasi mfigürü olarak MHP'de görevlendirilme meselesidir. Bu da ne ona ne de bir başkasına fayda getirmez. Herkes aklını başına alsın" demişti.

Akşener 10 Mart 2014 tarihli bir konuşmasında FETÖ'cüler için kullanılan 'haşhaşi ve terörist' söylemine karşı çıkmış, FETÖ'cülere "Çok ağır ifadelerle itham edilen bir grup... Bu manada hedef gösteren konuşmalar Allah muhafaza pek çok gerilime neden olur" sözleriyle arka çıkmıştı.



FETÖ'NÜN MEDYA AYAĞINA ARKA ÇIKMIŞTI
11 Mayıs 2015 tarihli bir yayında Akşener, FETÖ'cü medyanın baş aktörü Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca'ya destek vermiş, "Kaçma ve delil karartma şüphesi yoksa o sanıkların mutlaka tutuksuz yargılanmaları şeklinde olması gerektiğiniz söyledim. Sonuçta Hidayet Karaca da suçsuz olduğunun anlaşıldığı takdirde o yattığı süreyi nasıl ödeyecek?" ifadelerini kullanmıştı.



ADI FETÖ İDDİALARINA KARIŞMIŞTI
Daha önce İYİ Parti'nin ağır toplarından olan Ümit Özdağ, geçtiğimiz yıllarda Meral Akşener'in prensi Buğra Kavuncu'nun FETÖ'cü olduğunu iddia etmişti. Gelişme sonrası Özdağ, parti disiplin kuruluna sevk edilmiş ve karar sonrasında istifa ederek Zafer Partisi'ni kurmuştu.




AKŞENER'İN PRENSİ KAVUNCU'NUN GEÇMİŞİ
Kavuncu'nun kurucularından olduğu Kazakistan-Türk İş Adamları Derneğini, 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından Türkiye'nin talebiyle kapatıldı. Kavuncu, son tescil tarihi 2014 olan dernekte görev aldığı süre boyunca FETÖ'cülerden de destek aldı.

İyi Parti İstanbul İl Başkanı'nın FETÖ'cülerle bağı bitmiyordu.Kavuncu, Linkedin hesabında üstlendiği görevleri yazmadan başarılar bölümünde KATIAD'a da yer vermişti. İYİ Partili Kavuncu, KATIAD ile yapılan bir toplantıda kurumun Genel Başkan Vekili olarak tanıtılmıştı.

Ayrıca Kavuncu, Türkiye'nin teröre destek veren şirketler arasında yer aldığını iddia ettiği Alman firma BASF'ta da yer aldı. BASF'ın internet sitesinde Kavuncu'nun genç yaşta önemli görevler aldığı da yer aldı.



FETÖ SORUŞTURMASINDA TUTUKLANAN ENVER ALTAYLI "DAYISI" ÇIKMIŞTI
FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanan eski MİT mensubu Enver Altaylı'nın Buğra Kavuncu'nun dayısı olduğu, Altaylı'nın kızının nişan yüzüklerini FETÖ'nün sözde "Türkiye İmamı" ve "başyüceler şurası başkanı" firari Mustafa Özcan'ın taktığı ortaya çıkmıştı.

Enver Altaylı'nın bilgisayarında ele geçirilen fotoğraflarda, kızının nikah kurdelesini Mustafa Özcan'ın kestiği görülüyor. Fotoğrafta; Enver Altaylı, aynı soruşturmanın şüphelisi damadı Metin Can Y. ile kızı Dilara Y. ve Mustafa Özcan yer alıyor.

Mustafa Özcan, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, Fetullah Gülen'in de arasında bulunduğu FETÖ'nün üst düzey 73 ismiyle ilgili Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açtığı davanın sanıkları arasında bulunuyor.



Davanın iddianamesinde Mustafa Özcan için "fiilen örgüt içerisinde Fetullah Gülen'den sonra gelen şahıs" olduğu belirtiliyor. Enver Altaylı, kapatılan Zaman Gazetesi'ne verdiği röportajda teröristbaşı Fetullah Gülen'i övmüş ve "Orta Asya'da Türk jeopolitiğinin içini dolduracak insan Gülen Hocaefendi'dir" iddiasında bulunmuştu.

FETÖ'CÜ ENVER ALTAYLI'NIN HESABI KESİLDİ: 23 YIL 4 AY HAPİS CEZASI
Eski istihbaratçı Enver Altaylı'nın da aralarında bulunduğu 3 sanığın, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) ilişkin yargılandığı davada 8 Kasım 2021'de karar açıklanmıştı.

FETÖ üyeliğiyle suçlanan eski istihbaratçı Enver Altaylı, "siyasi ve askeri casusluk"tan 13 yıl 4 ay, "silahlı terör örgütü üyeliği"nden 10 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.






Eski İstihbaratçı Mehmet Barıner'e ise 'Silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 8 yıl 9 ay, 'Siyasi ve askeri casusluk' suçundan 12 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN