TİP'li Sera Kadıgil'in 'başörtüsüne anayasal güvence' hazımsızlığı! Fondaş kanalda provokatif sözler...

Türkiye İşçi Partisi İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, muhalefetin fondaş kanalı KRT'de başörtüsüne anayasal güvence getiren teklifin Meclis’e sunulmasının ardından provokatif söylemlerde bulundu. AK Parti’nin hazırladığı teklifin hukuken ve siyaseten kabul edilemez olduğunu belirten Kadıgil, nefret söylemi ve din istismarı olarak nitelendirdiği teklife partisinin tutumunun açık ve net olduğunu ifade ederek “Bu teklife yüzde 100 olarak hayır diyeceğiz" dedi.

Giriş Tarihi 12 Aralık 2022, 23:22 Güncelleme 12 Aralık 2022, 23:58
TİP’li Sera Kadıgil’in ’başörtüsüne anayasal güvence’ hazımsızlığı! Fondaş kanalda provokatif sözler...

İÇİNDEKİLER

Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) başörtüsü ile ilgili kanun teklifine 'hodri meydan' diyerek çıtayı yükselten Başkan Recep Tayyip Erdoğan, anayasa değişikliği çağrısında bulunmuştu. Başkan Erdoğan'ın çağrısı sonrası AK Parti'nin kolları sıvayarak hazır hale getirdiği başörtüsüne anayasal güvence getiren teklif geçtiğimiz Cuma günü Meclis'e sunuldu.

Başörtüsüne anayasa güvence getiren teklifin Meclis'e sunulmasının ardından Türkiye İşçi Partisi İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, muhalefetin fondaş kanalı KRT'de teklife ilişkin açıklamalarda bulundu.

MUHALEFETE DE 'HAYIR' ÇAĞRISI YAPTI
Partisi TİP'in bu teklife 'hayır' diyeceğini belirten Kadıgil, muhalefet partilerine de teklife karşı çıkmaları konusunda çağrı yaptı. Kadıgil, teklif için referanduma gidilmesini ise 'tehlikeli' olarak niteledi.

BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİNE DİN İSTİSMARI YAFTASI
AK Parti'nin hazırladığı başörtüsü teklifini nefret söylemi ve din istismarı olarak gören Kadıgil, ayrıca teklifin bir seçim kampanya olduğunu öne sürerek şunları söyledi: "Hem hukuken hem siyaseten kabul edilemez bu girişime karşı TİP'in tutumu açık ve nettir."

CHP'NİN BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİNE TEPKİ
Başörtüsüne anayasal güvence getiren teklif geçtiğimiz Cuma günü Meclis'e sunulmuştu. AK Parti, MHP ve BBP'den 336 milletvekilinin imzasıyla geçtiğimiz Cuma günü TBMM Başkanlığı'na sunulan başörtüsüne anayasal güvence getiren teklif öncesinde AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, yaptığı açıklamada "Milletimizin önüne gidip yüzde 50+1 oy almak zaruriyeti olmasaydı böyle bir şey yapmayı düşünürler miydi sizce? Ben kendi vicdanımda cevabını veriyorum. Sadece kendi mahallelerinde siyaset yapmak yetmiyor. Tereciye tere satıyorlar" diyerek CHP'nin başörtüsü için verdiği kanun teklifine tepki göstermişti.

CHP'NİN 'RET' OYU VERDİĞİ ANAYASA TEKLİFİNE İYİ PARTİ'DEN DESTEK
Öte yandan başörtüsüne anayasal güvence teklfine ilişkin İYİ Parti'den ses getirecek bir çıkış geldi. İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, AK Parti'nin Anayasa değişikiliği teklifine olumlu baktıklarını söyledi.

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, AK Parti'nin başörtüsü düzenlemesinin de yer aldığı Anayasa değişikiliği teklifine olumlu baktıklarını söyledi. Zorlu, "Genel İdare Kurulu'nda çoğunluğun eğilimi, olumlu bir kanaat içerisinde olduğumuz ve evet yönündedir" dedi.



Bilindiği üzere 6'lı masada şu sıralar viddi bir kaos havası hakim. Bu durum genel başkanların söylemlerine de yansımış vaziyette.

CHP'NİN TEPKİSİ MERAK KONUSU OLDU
Bu bağlamda İYİ Parti'nin AK Parti'nin başörtüsü konusundaki Anayasa teklifine olumlu bakmasına CHP kanadının ne tepki vereceği merak konusu oldu. Kaostan kırılan masa, yeni bir kriz ile karşı karşıya.

ÇOĞUNLUK DESTEK VERDİ
Öte yandan İYİ Parti'nin Genel İdare Kurulu'nda çoğunluk, TBMM'ye sunulan başörtüsü ile ilgili Anayasa değişiklik teklifine destek verdi.

TEKLİF MECLİS'E SUNULDU
AK Parti Grup Başkanvekili Zengin, başörtüsüne anayasal güvence getiren ve evlilik birliğini tanımlayan Anayasa değişiklik teklifini TBMM Başkanlığına sundu. Teklifin TBMM'den halk oylamasına gitmeden çözülmesi çağrısında bulunan Özlem Zengin, "Diyorum ki geliniz, bu Anayasa değişikliğine destek veriniz. Bu, TBMM'de çözülmelidir. 400 milletvekilini geçerek referanduma ihtiyaç olmadan, TBMM'ye yakışan budur" ifadesini kullanmıştı.

AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, ''Kanunla teminat altına alınan kanunla değişir'' belirterek şu ifadelerde bulundu:

''Teklifimizde; başörtülülerin de başı açıkların da hakkını savunuyoruz. Kısaca kadınların özgürlüğünü savunuyoruz. Diğer konu da ailele müessesine dair. Bizim anayasamızda aile toplumun temeli olarak görüşmüştür. Eğer bir tahrip etmek istiyorsanız, önce aileden başlamanız gerekir. Biz anayasamıza evlilik birliğinin bir kadın ve bir erkek arasında olan hukuki bir birliktelik olduğunu koyuyoruz''

Teklif, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti Grup Başkanı İsmet Yılmaz, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve İstanbul Bağımsız Milletvekili Fatih Mehmet Şeker'in de aralarında bulunduğu 336 milletvekilinin imzasını taşıyor.

BAŞKAN ERDOĞAN: BAŞÖRTÜSÜ DÜZENLEMESİNİ GEREKİRSE REFERANDUMA GÖTÜRÜRÜZ
Başkan Recep Tayyip Erdoğan da TBMM'ye sunulan başörtüsü teklifiyle ilgili, "Nereye kadar bu konuda samimiler göreceğiz. Sonuna kadar işin takipçisi olacağız. Tabii buradaki gerekirse ihtiyaç olursa bu işi referanduma götürebiliriz. Bunlar parlamentoda işi çözmezse çözüm yeri millet, gideriz millete" ifadelerini kullanmıştı.

BAŞÖRTÜSÜNE ANAYASALA GÜVENCE TEKLİFİ
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile Anayasa'nın 24. maddesine, başörtüsüne anayasal güvence getiren hükümler ekleniyor.

Buna göre, temel hak ve hürriyetlerin kullanılması ile kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılması, hiçbir kadının başının örtülü veya açık olması şartına bağlanamayacak.

Hiçbir kadın; dini inancı sebebiyle başını örtmesi ve tercih ettiği kıyafetinden dolayı eğitim ve öğrenim, çalışma, seçme, seçilme, siyasi faaliyette bulunma, kamu hizmetlerine girme ile diğer herhangi bir temel hak ve hürriyeti kullanmaktan ya da kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmaktan hiçbir surette yoksun bırakılamayacak, bu nedenle kınanamayacak, suçlanamayacak ve herhangi bir ayrımcılığa tabi tutulamayacak.

Alınan veya verilen bir hizmetin gereği olan kıyafet söz konusu olduğunda devlet, ancak dini inancı sebebiyle kadının başını örtmesini ve tercih ettiği kıyafetini, hiçbir surette engellememek şartıyla gerekli tedbirleri alabilecek.



EVLİLİK BİRLİĞİ ŞARTI
Anayasa'nın 41'inci maddesinin, "Ailenin korunması ve çocuk hakları" şeklindeki birinci kenar başlığı, "Ailenin korunması, evlilik birliği ve çocuk hakları" olarak değiştiriliyor.

Ailenin toplumun temeli olduğunu düzenleyen maddeye, evlilik birliği şartı da ekleniyor.

Değişiklik teklifinin gerekçesinde, "Yalnızca kadın ve erkek olmak üzere iki farklı cinsiyetten bireylerin birbiriyle evlenerek evlilik birliğini oluşturabileceği açıkça düzenlenmekle, bunun dışındaki hiçbir birlikteliğin evlilik birliği olarak kabul edilmeyeceği ve evlilik birliğinin eşler arasında yani kadın ve erkek arasında eşitliğe dayandığı kabul edilmiş olmaktadır. Böylece aile ve evlilik kurumunun her türlü tehlike, tehdit ve saldırılar ile sapkın akımların dayatmalarına karşı korunması amaçlanmaktadır." denildi.



TEKLİFİN GEREKÇESİ

Teklifin genel gerekçesinde, herkesin kanun önünde eşit olduğu; devlet organları ve idare makamlarının, bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun hareket etme zorunluluğu bulunduğu belirtildi.

Gerekçede, devletin, kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanılmasının önündeki engelleri, kişinin temel hak ve hürriyetlerini sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmak, kişinin maddi, manevi varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamakla yükümlü olduğuna işaret edildi. Temel hak ve hürriyetlerin en önemlilerinden birinin din, vicdan hürriyeti olduğu vurgulandı.

Temel hak ve hürriyetlerin kullanılmasının, kadınların başlarını örtme veya açma yönündeki tercihlerini de içerdiğine yer verilen gerekçede, "Demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti, kadınların bu noktadaki tercihlerini korumakla mükelleftir. Devlet ayrıca pozitif yükümlülüğünün bir gereği olarak, kadınların temel hak ve hürriyetlerini, söz konusu tercihlerine uygun olarak kullanmalarının ve kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanmalarının önündeki engelleri kaldıracak, hukuk dışı ve ayrımcı uygulamalara maruz kalmalarını önleyecek tedbirleri alacaktır." denildi.

Türkiye'de başörtüsü yasağı ve bundan kaynaklanan herhangi bir hak mahrumiyeti bulunmadığına işaret edilen gerekçede, şunlar kaydedildi:



"Ülkemizin başı örtülü ve başı açık kadınları her türlü temel hak ve hürriyetini kullanabilmekte, kamu veya özel kesim tarafından sunulan mal ve hizmetlerden yararlanabilmektedir. Ancak dini inancı sebebiyle başını örten ve kıyafet tercihinde bulunan kadınların; yasal ve idari düzenlemeler veya fiili uygulamalarla, insan onuruyla bağdaşmayan, Anayasa'ya aykırı, ayrımcı ve çağ dışı uygulamalara bir daha maruz bırakılmamaları amacıyla anayasal güvence getirilmektedir."

Ailenin, Türk toplumunun temeli olduğuna işaret edilerek, toplumun ve Türk Devleti'nin ancak güçlü aileyle, güçlü kılınabileceği belirtilen gerekçede, şu değerlendirmelerde bulunuldu:

"Aile kurumunun taşıdığı gerçek değer üzerinden korunması, milletimizin varlığının teminat altına alınması, ailenin ilk nüvesini teşkil eden evlilik birliğinin kadın ve erkekten oluşmasını zorunlu kılmaktadır. Bu kapsamda Anayasa'nın 41'inci maddesinde yapılan düzenlemeyle, evlilik birliğinin erkek ve kadının evlenmesiyle kurulacağı açıkça belirtilerek evlilik birliğine ilişkin bu temel kaide ve esasın kanunla değiştirilmesinin önüne geçilmektedir. Bu suretle her türlü tehlike, tehdit, saldırı, çürüme ve sapkınlığa karşı ailenin korunması için ilave Anayasal güvence sağlanmakta ve ailenin, toplumu ve milleti temelden ifsat edecek anlayışlardan korunması amaçlanmaktadır."

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN