Kurban Bayramı’nda sokağa çıkma yasağı olacak mı? Bayramda sokağa çıkma kısıtlaması var mı yok mu? Kabine Toplantısı…

Gündemde vatandaşlar yoğun bir şekilde Kurban Bayramı’nda sokağa çıkma yasağı olacak mı? Sorusunun yanıtını araştırır oldu. Bugün Cumhurbaşkanlığı liderliğinde Kabine Toplantısı gerçekleşiyor ve Kurban Bayramı tatilinin kaç gün süreceği dört gözle beklenirken vatandaşlar bir yandan da sokağa çıkma yasağı ile ilgili bilgileri merak ediyor. Koronavirüs salgınından dolayı uzun zamandır bayramlar evde geçiyordu. Normalleşmenin yaşandığı şu günlerde Bayramda sokağa çıkma kısıtlaması var mı yok mu?

Giriş Tarihi 12 Temmuz 2021, 19:44 Güncelleme 12 Temmuz 2021, 19:44
Kurban Bayramı’nda sokağa çıkma yasağı olacak mı? Bayramda sokağa çıkma kısıtlaması var mı yok mu? Kabine Toplantısı…

İÇİNDEKİLER

Kurban Bayramı'nda sokağa çıkma yasağı olacak mı? Bayramda sokağa çıkma kısıtlaması var mı yok mu? Sorularının yanıtları arama motorları üzerinden sıklıkla sorgulanır oldu. Tüm illerden milyonlarca vatandaş Kurban Bayramı'nda sevdikleriyle kavuşmanın hayalini kuruyor. Koronavirüs vakalarının azaldığı ve aşılamanın hızlandığı ülkemizde bayramda sokağa çıkma yasağı uygulanacak mı? Kabine Toplantısı bitti mi?

KURBAN BAYRAMI'NDA SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI OLACAK MI?

Kabine Toplantısı bugün gerçekleşti ve sona erdiğinde Recep Tayyip Erdoğan halka seslenerek alınan kararları açıkladı. 2021 Kurban Bayramı'nda sokağa çıkma yasağı uygulanmayacak

2021 KURBAN BAYRAMI NE ZAMAN?

Kurban Bayramı'nın 1. günü bu yıl 20 Temmuz 2021 tarihine denk geliyor. Kurban Bayramı'nın 4. günü ise 23 Temmuz 2021 tarihinde idrak edilecek.

Kurban Bayramı 1. gün 20 Temmuz 2021
Kurban Bayramı 2. gün 21 Temmuz 2021
Kurban Bayramı 3. gün 22 Temmuz 2021
Kurban Bayramı 4. gün 23 Temmuz 2021

Kurbanın dinî dayanağı nedir?

Kurban, Kur'an-ı Kerim, Sünnet ve icmâ ile sabit bir ibadettir. Kurbanın meşru bir ibadet olduğuna dair Kur'an-ı Kerim'de deliller mevcuttur. Hz. İbrahim'in oğlu Hz. İsmail'in yerine bir kurbanın, Allah tarafından kendilerine fidye (kurban) olarak verildiği açıkça bildirilmektedir (Sâffât, 37/107).
Kurbanın meşruiyetine işaret eden başka âyetler de vardır: "Kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah'ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin." (Hac, 22/28), "Her ümmet için, Allah'ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık." (Hac, 22/34), "Kurbanlık büyükbaş hayvanları da sizin için Allah'ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış dururken kurban edeceğinizde üzerlerine Allah'ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan yiyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik. Onların etleri ve kanları asla Allah'a ulaşmaz. Allah'a ulaşacak olan ancak, sizin O'nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir." (Hac, 22/36-37)
Bu âyetlerde zikredilen hayvan kesiminin, et ihtiyacı temini için olmadığı, bunların ibadet amaçlı birer uygulama oldukları gayet açıktır. Et ve kanların Allah'a ulaşamayacağının, asıl olanın ihlâs ve takva olduğunun bizzat âyetin metninde yer alması bunu açıkça ortaya koymaktadır.



Hz. Peygamber (s.a.s.) de, kurbanı bir ibadet olarak kabul etmiş ve bizzat kendisi de kurban kesmiştir. Hz. Peygamberin (s.a.s.), meşru kılınmasından itibaren vefat edinceye kadar her yıl kurban kestiği bilinmektedir (Tirmizî, Edâhî, 11; bkz. Buhârî, Hac, 117, 119; Müslim, Edâhî, 17).
Sahih hadis kaynaklarında yer alan rivayetlerde, Hz. Peygamber (s.a.s.), kurban bayramında Allah katında en sevimli ibadetin kurban kesmek olduğunu, kurbanın kesilir kesilmez Allah katında makbul olacağını ve kurban edilen hayvanın boynuzu, tırnağı da dâhil olmak üzere her şeyinin kişinin hayır hanesine yazılacağını ifade edip; bu ibadetin Allah rızası için yapılmasını tavsiye etmiştir (Tirmizî, Edâhî, 1; İbn Mâce, Edâhî, 3).
Ayrıca hicretin ikinci yılından itibaren bugüne kadar müslümanların kurban kesmeleri, bu konuda görüş birliği olduğunu da göstermektedir (İbn Kudâme, el-Muğnî, XIII, 360).