Uluslararası 17-25 Aralık operasyonuna nasıl gelindi?

Türkiye'nin güçlü ekonomisi, yerli ve milli hamleleriyle bölgede söz sahibi olması ABD'de bazı klikleri rahatsız etti. Türkiye'de 40 yıldır besledikleri FETÖ'cü teröristleri devreye sokan derin odaklar Türkiye'ye saldırıya geçti. Her darbe girişimini Lideriyle bütünleşen millet bastırdı. Şimdi ise taşeron örgütlerin arkasındaki güçler bizzat saldırıya geçti.

Giriş Tarihi 17 Kasım 2017, 00:00 Güncelleme 18 Kasım 2017, 00:26
Uluslararası 17-25 Aralık operasyonuna nasıl gelindi?

İÇİNDEKİLER

Türkiye'yi uluslararası camiada köşeye sıkıştırmak için ABD içindeki bazı odaklar harekete geçti. Tam bağımsız Türkiye dedikçe saldırıları arttırdılar. Yerli ve milli hamlelerle gücüne güç katan Türkiye'ye ilk hamle 7 Şubat 2012'de geldi. FETÖ'cü savcılar, o dönem Başbakan olan Erdoğan'ı yargılatmak için MİT Müsteşarı'nı ifadeye çağırdı. Amaç MİT Müsteşarı üzerinden Erdoğan'a ulaşmaktı Ama başaramadılar.

28 Mayıs 2013'te Gezi olaylarıyla geldiler. Ağaç bahanesiyle Türkiye'yi savaş alanına çevirmek istediler. Güçsüz kalan bir Türkiye hayali kurup ardından Hükümeti devireceklerini umdular. Yine başaramadılar.

17-25 Aralık'ta yargı ve emniyetin içerisine sızan FETÖ'cü teröristler kumpas belgelerle harekete geçti. Operasyonda asıl hedef yine Erdoğan'dı. Başaramadılar.

19 Ocak 2014'te MİT TIR'ları kumpasıyla geldiler. Amaçları Türkiye terör örgütü DEAŞ'a silah gönderiyor iftirasını tüm dünyaya yaymaktı. Operasyonun piyonları yine devlet içine sızmış FETÖ'cülerdi. Hedef yine Erdoğan'dı. Kirli kumpasın siyasi işbirlikçisi ise CHP idi. Türkmenlere giden silahları DEAŞ'a gidiyormuş gibi gösterip Türkiye'yi bir terör devleti ilan etmek istiyorlardı. Başaramadılar.

6-8 Ekim olaylarından terör örgütü PKK ve siyasi uzantısı HDP'yi devreye soktular. Kobani bahanesiyle HDP'li Demirtaş terör yandaşlarına sokak çağrısı yaptı ve 50'den fazla vatandaşın ölmesine sebep oldu. Türkiye'de bir iç savaş planlıyorlardı. Başaramadılar.

2015'te HDP özerklik oyunları oynamaya başladı. HDP'li belediyelerin iş makineleriyle sokaklara çukurlar açıldı. PKK'lı teröristler sözde özerklik ilan etmek istedi. Türkiye hainlere geçit vermedi. Yine başaramadılar.

2015 sonrası ise FETÖ-PKK-DHKP/C ardı ardına saldırıya geçti.Nöbetleşe terör eylemleri gerçekleştiren teröristlere devlet içindeki FETÖ'cü militanlar da yardım ediyordu. Türk milleti hainlere karşı Lideriyle bütünleşti. Kalleş saldırılar karşısında Türk milleti daha da güçlenerek kafasını öne eğmedi. Yine başaramadılar.

Ve 15 Temmuz'da tarihin gördüğü en alçak örgüt olan FETÖ'nün asker kılıklı teröristleri harekete geçirildi. ABD'den aldığı güçle darbeye kalkışan FETÖ, meşru hükümeti devirmek ve anayasal düzeni değiştirmek istedi. Millet, Başkomutan Erdoğan'ın çağrısıyla hainleri yerle bir etti. Lideriyle bütünleşip 7 düvele karşı meydan okuyan Türk milleti vatana nasıl sahip çıkılır gösterdi. Yine başaramadılar.

Sınır ötesindeki terör örgütlerini Türkiye'nin üstüne saldırlar. DEAŞ ve YPG ardı ardına Türkiye'ye yönelik tehdit oluşturmaya başladı. 14 Ağustos 2016'da Fırat Kalkanı harekatını başlatan Türkiye, DEAŞ'a ve YPG'li teröristlere ağır darbe vurdu.

Artık taşeronların işe yaramadığını gören ABD'nin içindeki derin grup bizzat kendini gösterdi. Artık saldırı kukla örgütler üzerinden olmayacağı ortadaydı. FETÖ'nün 17-25 Aralık'taki kumpas belgeleri yeniden sahneye sürüldü. Rıza Sarraf davası üzerinden ekonomik olarak saldırı planına başladılar. Ama yine başaramayacaklar.

Türk milleti bu tür kumpaslara karşı nasıl 15 Temmuz'da Lideriyle bir bütün halinde tanklara karşı göğsünü siper ettiyse, taşeron örgütlerin ağababasına da aynı şekilde karşılık verecektir.