İşte MİT'in 15 Temmuz raporu

Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), FETÖ'nün 15 Temmuz'da darbe girişimine ilişkin hazırladığı rapor darbe komisyonuna sundu. Raporda, başarısız darbe girişimiyle birlikte FETÖ'nün, hem iç hem de dış güvenlik açısından ülkemizi etkileyen çok boyutlu bir tehdit potansiyeli taşıdığı vurgulandı. Ayrıca, "Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kendi amaçları doğrultusunda ele geçirmeyi amaçlayan FETÖ/PDY'nin faaliyet ve muhtemel hareket tarzı, Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından öncelikli tehdit konusu olarak yakından takip edilmektedir" denildi.

Giriş Tarihi 26 Mayıs 2017, 00:00 Güncelleme 26 Mayıs 2017, 15:11
İşte MİT’in 15 Temmuz raporu

İÇİNDEKİLER



MİT, FETÖ'nün 15 Temmuz'da darbe girişimine ilişkin hazırladığı raporu darbe komisyonuna sundu.



Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından Darbe Komisyonuna sunulan 22.05.2017 tarihli ve 50-97549206 sayılı cevabi yazıda Teşkilatın FETÖ ile mücadele kapsamında aşağıdaki faaliyetlerine yer verildi:



"Başarısız darbe girişimi ile birlikte FETÖ/PDY'nin, hem iç hem de dış güvenlik açısından ülkemizi etkileyen çok boyutlu bir tehdit potansiyeli taşıdığı açıkça anlaşılmıştır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kendi amaçları doğrultusunda ele geçirmeyi amaçlayan FETÖ/PDY'nin faaliyet ve muhtemel hareket tarzı, Milli İstihbarat Teşkilatı tarafından öncelikli tehdit konusu olarak yakından takip edilmektedir.



Nitekim FETÖ/PDY tehdidine karşı istihbari çalışmalar, kurum bünyesindeki ilgili birimlerce eşgüdümlü olarak gerçekleştirilmiş olup halihazırda örgüte ilişkin faaliyetler, ilgili ünite tarafından yürütülmektedir.



Darbe girişiminin ardından, Devlet kurumlarının ciddi oranda artan arşiv araştırması ve istihbari bilgi/araştırma isteklerinin, FETÖ/PDY tehdidinin boyutu da dikkate alınarak, stratejik önemi haiz kurumlara öncelik tanınmak suretiyle sağlıklı olarak karşılanmasına gayret edilmektedir. Bu çerçevede darbe girişiminin ardından artan söz konusu taleplerin en iyi şekilde karşılanması amacıyla konudan sorumlu Güvenlik Tahkikat birimimiz, müstakil büyük başkanlık haline getirilmiştir.



Yurtdışı Temsilciliklerimizde de darbe girişimine katılan, destek veren kişi ve kurumlanıl tespiti başta olmak üzere örgütün diğer ülkelerdeki faaliyetlerine ilişkin istihbari faaliyetler de ivmelendirilmiştir. Yurda giriş-çıkış yapan/yapma hazırlığında olan örgüt mensupları ile ilgili olarak icracı makamlar ile koordineler kurularak gerekli tedbirlerin alınması sağlanmış olup sözkonusu çalışmalara devam edilmektedir.



Ayrıca teknik istihbarat faaliyetleri kapsamında; örgütün tamamen gizlilik ve anonimlik geliştirmekte/kullanmakta olduğu yöntem ve araçların tanımlanması, bulunması, bu araçlar üzerinden gerçekleştirilen iletişimin mahiyetinin ortaya konulması ve iletişim kuran tarafların gerçek kimliğinin belirlenmesi amacıyla emek yoğun ve teknik niteliği yüksek çalışmalar gerçekleştirilmiş olup halihazırda bu çalışmalar da sürdürülmektedir.

Darbe girişimi sonrası diğer kamu kurum ve kuruluşları gibi gerek fiziki gerek teknik açıdan güvenlik tedbirleri de sıklaştırılmış, saldırı ve sabotajlara karşı koyma/savunma konusunda ihtiyaçların giderilmesine yönelik çalışmalar hızlandırılmıştır. Nitekim Sivil Savunma Yönergesi, Saldırı ve Sabotajlara karşı koyma planları başta olmak üzere ilgili yönerge ve düzenlemeler gözden geçirilerek, ihtiyaçlar kapsamında gerekli değişiklikler yapılmıştır. Karargâh başta olmak üzere yerleşkelerimizde hava savunma sistemleri ile ağır silahlar ihtiyaç halinde kullanılmak üzere hazır hale getirilmiştir. Ayrıca personelin bu kapsamdaki eğitimleri de yenilenmiştir.

Bunun yanısıra darbe girişimi sonrasında, kurum bünyesinde personele yönelik koruyucu güvenlik uygulamaları artırılmış, alınan tedbirler ve ilgili birimlerin artan faaliyetleriyle FETÖ/PDY'nin Teşkilatımıza dönük muhtemel saldırıları kontrol altına alınmıştır. Bu çerçevede;

FETÖ/PDY kurum-kuruluşlarında eğitim görmiiş/çalışmış ve halen söz konusu örgütle bağlantısını devam ettiren personelin tespiti cihetine gidilmiş, tespit edilen personel hassas bilgilere ulaşamayacakları bir birime atanarak pasifize edilmişlerdir.

Pasif görevlere atanan personel hakkında teftiş süreci başlatılmıştır.

Durumlarından şüphe duyulan bazı personel mülakata alınmış, bir kısmı ise yalan makinası uygulamasına tabi tutulmuştur.

Şüpheli personelin örgütsel bir ilişkilerinin olup olmadığının açıklığa kavuşturulması amacıyla, teknik uygulamalar dahil çeşitli haber toplama yöntemleriyle çok yönlü araştırmalar yapılmıştır.

Teşkilat mensuplarıyla ilgilenen "FETÖ/PDY abileri" tespit edilerek, anılanlardan hareketle, kurum içerisinde kendisini gizlemiş örgüt mensuplarının belirlenmesine çalışılmış ve örgütle iltisaklı mensupların kurum ile ilişiği kesilmiştir.