Erdoğan: Yıllar önce Esed'e dedim ki...

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yıllarca önce Esed ile arasında geçen konuşmayı ilk kez anlattı. Erdoğan "Kürt vatandaşlarda senin vatandaşın değil mi bunlara neden vatandaşlık vermiyorsun? Zorlaya zorlaya verdirdik. Kobani'de yaşayan kardeşlerimiz bundan haberdar değil. " dedi.

Giriş Tarihi 06 Şubat 2016, 00:00 Güncelleme 06 Şubat 2016, 17:11
Erdoğan: Yıllar önce Esed’e dedim ki...

İÇİNDEKİLER

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Dünya Turizm Forumu'nda konuştu. Erdoğan,"Esed'le münasebetlerimizin iyi olduğu zamanlarda bile Kürt vatandaşlarına kimlik ve pasaport vermiyorlardı. Dedim ki Kürt vatandaşlarda senin vatandaşın değil mi bunlara neden vatandaşlık vermiyorsun? Zorlaya zorlaya verdirdik. Kobani'de yaşayan kardeşlerimiz bundan haberdar değil. " dedi.


Konuşmasından bazı başlıklar;
İstanbul'un uluslararası küresel ölçekte organizasyonlar için bir merkez haline geldiğini görüyoruz. İstanbul, Roma, Londra, Washington gibi merkezlerle yarışır duruma geldi. Toplantılarda tek merkez İstanbul değil, diğer illerimizi de geliştiriyoruz. Antalya G-20 zirvesinde kendini kanıtlamıştır. Antalya Liderler Zirvesi'ne 10.000 katılımcı katıldı. Antalya, Expo 2016 ile yeni bir sayfa ekleyecektir. Dünya ülkelerinin bir bahçesi olacak, bakımı sürekilik arz eden ve Türkiye tarafından gerçekleşecek bir fuar alanı olacak.

"TÜRKİYE'NİN TURİZM SEKTÖRÜNÜ ÖVDÜLER"
Bu güne kadar üstlendiğimiz organizasyonlardan anlımızın akı olarak çıktık. Bizim bu süreçte en büyük destekçilerimiz turizmcilerimiz oldu. Her yerde turizm sektörünün ne halde olduğunu biliyorum. Güney Amerika'daki turzimide gördüm, Türkiye'nin turizm sektörünü övdüler. Turzimde gidiş- gelişler artırmalıyız ve başka ülkelerde de yatırım yapmalıyız. Turizmin en büyük yanı halkların birbiriyle ilişkisidir. Bu ilişki dünya barışı içinde çok önemlidir. Dünya Turizm Fuarı zamanlaması ile çok kritik bir dönemde gerçekleşiyor.

"ÜLKEMİZİN İÇİNDE BULUNDUĞU COĞRAFYA SANCILI BİR SÜREÇTEN GEÇİYOR"

Ülkemizin coğrafyasının bulunduğu yer 100 yılda bir yaşanacak sancılı bir süreçten geçiyor. Çevremizdeki ülkeler ekonomik ve sosyo kültğrel sorunlarla uğraşıyor. Türkiye'de bulunan beşeri çeşitlilik ilk önce durumların yankısını burada hissettiriyor. Son dönemde yaşadığımız kimi acı tecrübeler bu durumu açık bir şekilde göstermiştir.

"KIRMIZI BÜLTENLE ARANANLAR YILLARCA BATILI ÜLKELERDE SAKLANDI"
Suriye ve Irak'ı kana bulayan DAİŞ terör örgütü bütün eylemlerini dünyaya yaymıştır. Dünya ülkeleri davranışları terör örgütlerin söylem ve eylemlerine bakarak oluşturuyor. Sadece PKK ile olan mücadelemiz 35 yıldan beri devam ediyor. Biz hiçbir zaman ağlamadık. Kırmızı Bültenle aranan kişiler yıllarca Batılı ülkelerde saklandı. Sabancı suikatinden aranan kişi yıllarca bu ülkelerden birinde saklanıyor. Bu işler sabır istiyor. 20 yıl sonra yakalandı. Türkiye'nin talepleri büyük bir suskunlukla karşılanıyor.

"TERÖRÜN YAYDIĞI BU ATEŞ HİÇBİR DÜNYA ÜLKESİNİ RAHAT BIRAKMAYACAKTIR"
Terör örgütlerinin elinde terör örgütleriyle savaşan ülkelerin silahları olduğunu görüyoruz. Bunlara silah vermeyin dedğimiz zaman bizi dinlemeyenler şimdi neticeyi görüyor. PYD'nin asıl hedefi kendisi gibi olmayan kişilerdir. Bunların Kürt kardeşlerimize öncülük etmek gibi bir niyetleri yoktur. Bunlar Kürt kardeşlerimizin başına beladır. Esad'la iyi olduğumuz dönemde Kürt vatandaşlara pasaport verilmiyordu. Terör örgütlerin ideolojisine bakmadan her zaman mücadele ettik. Terörün yaydığı bu ateş hiçbir dünya ülkesini rahat bırakmayacaktır. Çocuklar ağaç kabuklarını yerken kimse yataklarında rahat uyuyamaz.

"ESED'E DEDİM Kİ..."
Esed'le münasebetlerimizin iyi olduğu zamanlarda bile Kürt vatandaşlarına kimlik ve pasaport vermiyorlardı. Dedim ki Kürt vatandaşlarda senin vatandaşın değil mi bunlara neden vatandaşlık vermiyorsun? Zorlaya zorlaya verdirdik. Kobani'de yaşayan kardeşlerimiz bundan haberdar değil.

Çocuklar yaprak yiyerek hayatta kalma mücadelesi verirken kimse yatağında rahat uyuyamaz. Artık tüm ülkelerin elini vicdanına koyması gerekir.

"TÜRKİYE'DE YAŞANMIŞ SESSİZ DEVRİMİN ETKİSİ VARDIR"
Türkiye etrafını saran ateş çemberi ve krizlere rağmen istikararlı ve emin şekilde ilerlemektedir. Bir zamanlar sıkça kullanılan bacasız sanayi deyimi bizim zamanımızda ete kemiğe bürünmüştür. 2015 sonunda turist sayısı 36 milyona çıktı. Bölgesel krizlere rağmen biz bunu muhafaza ettik. Anadolu'nun tamamı açık hava müzesidir. Biz buna sahibiz. Sağlık, Kültür, İnanç başta olmak üzere çok farklı alanlarda turizm alanımız var. Türkiye'nin bu başarılı tablosunun üzerinde iyi durulmalı ve değerlendirilmelidir. Turizmde elde edilen başarılar kendiliğinden olmamıştır. Türkiye'de yaşanmış sessiz devrimin etkisi vardır.

"VAN'A İSTANBUL'DAN KAHVALTI YAPMAYA GİDİLİYORDU"
Türkiye'nin bu başarısı milletimizin başarısıdır. Türk turizm sektörünün rakamlarında belli ettiği gibi en büyük kazananı olmuştur. Turzimde geldiğimiz noktayı daha da ileri götüreceğiz. İstanbul'un 10-15 yıl önce 3 bin kişiyi toplayacak alan yoktu. Şimdi ise daha fazla alanları kapsayacak yerlerimiz var. Van'ın, Bitlis'in, Diyarbakır'ın o güzelliğini bütün dünyaya sunmalıyız. Neden Cizre, Sur terör örgütün sokakları hendeklere çevirme habverleriyle gündeme gelsin. Bölgedeki şehirlerimiz, Antalya ve İzmir gibi şehirlerimizin güzelliklerini dünyadan gelen insanların doya doya izlediği bir yer olmasın. Daha önce İstanbul'dan insanlar Van'a kahvaltı yapmaya gidiyordu. Cizre daha düne kadar cıvıl cıvıl bir yerdi.