Bakan Fatih Dönmez Turkuvaz Medya'da açıkladı: Enerjinin yeni küresel merkezi İstanbul!

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Turkuvaz Medya Merkezi'nde "Türkiye Yüzyılı Zirvesi Para Sohbetleri" programında önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Dönmez, 14-15 Şubat'ta İstanbul'da düzenlenecek "Istanbul Gas Summit'e düyanın dört bir yanından enerji bakanları, kamu ve özel sektör temsicilerinin katılacağını belirterek, "Zirveyle İstanbul, enerjinin de yeni küresel merkezi olarak dünya gündemindeki yerini alacak." dedi.

Giriş Tarihi 02 Şubat 2023, 18:15 Güncelleme 02 Şubat 2023, 19:40
Bakan Fatih Dönmez Turkuvaz Medya’da açıkladı: Enerjinin yeni küresel merkezi İstanbul!

İÇİNDEKİLER

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Doğu Akdeniz, Orta Doğu, Karadeniz ve Orta Asya bölgesindeki kaynakların Türkiye'deki gaz ticaret merkezinde bir araya gelmesi için çalışmalar yürüttüklerini belirterek, "Hazar ve Balkan coğrafyalarını bir araya getiren Güney Gaz Koridoru'nda da bu yöndeki hedeflerimizi güçlendirecek yeni adımlar atmayı planlıyoruz." dedi.

KAPASİTE ARTIMI İÇİN MÜZAKERE
Bakan Dönmez, "Türkiye Yüzyılı Zirvesi Para Sohbetleri" programına görüntülü mesajla katıldı.

Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de yarın Güney Gaz Koridoru 9. Danışma Kurulu Toplantısı'na katılacağına işaret eden Dönmez, "Burada son zamanlarda ağırlık verdiğimiz enerji diplomasimize önemli bir halka daha ekleyeceğiz. Azerbaycan'dan İtalya'ya kadar hinterlandımızdaki üretici ve tüketici ülkelerle önemli görüşmeler yapacağız." diye konuştu.

Dönmez, Türkiye'nin son zamanlarda Gaz Ticareti Merkezi olması yönünde önemli adımlar attığını belirterek, son 1 yılda hem kaynak hem de tüketici olmak üzere 15 ülkeyi ziyaret ettiklerini hatırlattı.

Bu ülkelerden bazılarının Azerbaycan, Cezayir, Katar ve Nijerya olduğu bilgisini paylaşan Dönmez, "Bu ülkelerle kapasite artırımları konusunda müzakereler devam ediyor." ifadelerini kullandı.

YENİ ADIMLAR ATMAYI PLANLIYORUZ
Bakan Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
Hedefimiz açık ve net. Çok sayıda kaynak ülkenin buluştuğu, çok taraflı ve çok kontratlı alım-satımların yapıldığı, gazın depolandığı, talep gereksinimlerine göre en uygun şekilde dağıtıldığı ve referans fiyatın oluştuğu bir merkez haline gelmek istiyoruz. İşlevsel bir gaz ticaret merkezi olmak için fiziki altyapıya, gelişmiş bir giriş-çıkış sistemine, gaz borsasına, dengeleme sistemine ve depolama altyapısına sahibiz.

Yakın zamanda Karadeniz gazının da Türkiye'nin doğal gaz alt yapısına ekleneceğini dile getiren Dönmez, "Doğu Akdeniz, Orta Doğu, Karadeniz ve Orta Asya bölgesindeki kaynakların Türkiye'deki gaz ticaret merkezinde bir araya gelmesi için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Hazar ve Balkan coğrafyalarını bir araya getiren Güney Gaz Koridoru'nda da bu yöndeki hedeflerimizi güçlendirecek yeni adımlar atmayı planlıyoruz." şeklinde konuştu.

ENERJİNİN YENİ KÜRESEL MERKEZİ İSTANBUL
İstanbul'da 14-15 Şubat'ta düzenlenecek Istanbul Gas Summit'e (İstanbul Gaz Zirvesi) ilişkin Dönmez, zirveye Akdeniz, Balkanlar, Orta Doğu, Orta Asya Kuzey Afrika ve Uzak Doğu'dan enerji bakanları, kamu ve özel sektörün üst düzey temsilcileri ile uluslararası enerji örgütlerinin temsilcilerini davet ettiklerini aktardı.

Dönmez zirvede, küresel ölçekte yaşanan gelişmelerin enerji sektörüne etkilerini, arz ve talep dengesinde yaşanan güncel gelişmeleri, uluslararası fiyatları ve küresel arz güvenliğinin ele alınacağını vurgulayarak, "Istanbul Gas Summit, üretici ve tüketici ülkelerin görüş alışverişinde bulunacağı, yeni işbirliği fırsatlarının değerlendirileceği, en önemlisi de ülkeler arasında diyalog ortamını canlandıracak önemli bir platform olacak." değerlendirmesinde bulundu.

Küresel krizleri tek bir ülkenin çözmesinin mümkün olmadığının ve işbirliğine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Dönmez, "Zirveyle İstanbul, enerjinin de yeni küresel merkezi olarak dünya gündemindeki yerini alacak." dedi.

YOĞUN GAZ TİCARETİ GERÇEKLEŞTİRECEĞİZ
Dönmez, üçüncü FSRU gemisi Saros'un yurt dışında LNG yüklemesini tamamladığını ve bir hafta içinde Türkiye'de olacağının altını çizerek, "İnşallah, Sayın Cumhurbaşkanı'mızın teşrifleriyle tesisimizi devreye alacağız." ifadesini kullandı.

Saros'a FSRU'yu LNG kargo taşıması için de kullanacaklarını aktaran Dönmez, "Böylece sadece boru hatlarıyla değil LNG taşımacılığı ile de daha yoğun bir gaz ticareti gerçekleştireceğiz." diye konuştu.

FERROBOR VE BOR KARBÜR TESİSLERİ
Maden alanındaki gelişmelere de değinen Dönmez, Bandırma'daki tam kapasite çalışacak lityum tesisinin temelini bu ay sonlarına doğru atacaklarını söyledi.

Dönmez, Eskişehir, Beylikova'da 17 nadir toprak elementinin en az 7-8'ini keşfettiklerine dikkati çekerek, "Yine şubat ayının sonunda bu cevherleri işleyecek pilot tesisimizin açılışını yapacağız inşallah. Buradan elde edeceğimiz parametrelerle de tam kapasiteyle yılda 570 bin ton nadir toprak elementi işleyeceğimiz tesisimizin temelini atacağız." bilgisini paylaştı.

Türkiye'nin söz konusu nadir madenlerle ileri teknoloji ürünlerin üretiminde ihtiyaç duyulan uç ürünleri üreten, geliştiren ve ihraç eden bir ülke olacağını dile getiren Dönmez, "Böylece havacılıktan telekomünikasyona, sağlıktan uzay çalışmalarına kadar pek çok alanda ileri teknoloji ürünlerdeki yerlilik oranımızı da artışmış olacağız." değerlendirmesinde bulundu.

AKKUYU'DA İLK ÜNİTE ŞEBEKEYE BAĞLANIYOR
Zirve daha sonra 'Yeni Yüzyılın Enerjisi' paneliyle devam etti. Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Köşe Yazarı Dilek Güngör'ün moderatörlüğünde Türkiye Nükleer Enerji A.Ş (TÜNAŞ) CEO'su Necati Yamaç, TPAO Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Türksoy, EnerjiSA CEO'su Murat Pınar, GDZ Elektrik Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel, RHG Enerji Genel Müdürü Alpay Beyla ve Botaş Doğalgaz Alım ve İhracat Daire Başkan Yardımcısı Yunus Emre İcik, enerji gündemine ilişkin görüşlerini paylaştı.

TÜNAŞ CEO'su Necati Yamaç, Türkiye'nin 1955 yılı itibarıyla başlayan nükleer enerji serüvenini anlattı. Türkiye'nin nükleer enerji serüveninin araştırma reaktörü kurulmasıyla başladığını ve 1977'den itibaren 2010'a kadar nükleer santral ihaleleriyle ilgili 33 yıl geçtiğini belirten Yamaç, "2010 yılında Akkuyu ile ilgili anlaşma imzalanıyor, ilk proje gerçekleşmeye başlıyor. 2013'te Sinop'ta Japonya ile anlaşma imzalanıyor. 2018'de Akkuyu'nun ilk ünitesinin temeli, 2020'de de ikincinin temeli atıldı. 2023 yılında ilk ünitenin şebekeye bağlanması hedefleniyor" dedi. İptal edilen nükleer santral ihalelerinin süreçlerinden de bahseden Yamaç, şöyle konuştu: "Nükleer santraller gibi büyük mega projeler için siyasi istikrar çok önemli. Dünyada 6 ülkede 64 nükleer santral var. Akkuyu'da 4 ünite kurulacak, santral işletme ömrü 60 yıl. İlk 15 yıl için alım garantisi verdik. Sonraki yıllarda kârdan yüzde 20 Hazine'ye verilecek. Ortalama 20 milyar dolarlık bir maliyetten bahsediyoruz. Dört ünite işletmeye girdiğinde yıllık 35 milyar kw saat elektrik üretecek. Akkuyu, İstanbul'un elektrik ihtiyacının tamamını, ülkemizin de yüzde 10'unu karşılayacak. Yıllık 7 milyar metreküp, 60 yılda 420 milyar metreküp daha az doğalgaz ithal edeceğiz. Akkuyu'da 60 yıl 3.500 kişi çalışacak."

SAKARYA GAZI MARTTA KARAYA ÇIKIYOR
TPAO Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Türksoy ise Türkiye'nin enerjideki sorununun dışa bağımlılık oranlarında ortaya çıktığını belirterek, "Petrolde yüzde 92, doğalgazda yüzde 99, toplamda yüzde 96 dışa bağımlıyız. Enerji faturamız 2021 yılında 50 milyar dolardı. 2022 yılında 96 milyar dolar oldu" dedi.

Türksoy, şöyle devam etti: "Peki ne yapmak gerekiyordu? Yılda ortalama 600 milyar dolarlık arama sektörü… Bu yatırımların karşılığında dünyada keşifler oluyor. 2021 yılında yapılan keşiflerin yüzde 77'si denizlerdeydi. 2022 yılında yüzde 90'ı denizlerde. Son 15 yılda yüzde 79. Yani üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde bizim denizlerde petrol araması yapmamız gerektiği çok net ortada. Yoğun yatırım gerektiren bir sektör. Norveç bugün petrol -doğalgaz zengini olarak biliniyor. İlk keşfi 34'üncü kuyuda yaptılar. Israr ederek yatırım yapmaya devam ettiler. Dolayısıyla ısrarcı olmak gerekiyor. Bunları yerli imkanlarımızla yapmamız gerekiyordu. Denizlerde kendi imkanlarımızla ısrarlı şekilde yatırımlarımızı yapmalıydık. 2017 yılında bu strateji ortaya kondu. Bu doğrultuda adımlar atılmaya başlandı burada oyun değiştirici hamle kesinlikle sondaj gemilerinin satın alınmasıdır.

Şu anda TPAO dört sondaj gemisi, iki tane araştırma gemisi, 12 tane destek gemisi olmak üzere toplam 19 gemiyi işletiyor. 5 yılda toplamda 6,8 milyar dolar yatırım yaptık ve bunun 5,2 milyar doları denizlere yapıldı. Sakarya keşfi devletin aklı ile küresel bir başarıdır. Sakarya keşfi 2020 yılında dünyanın en büyük ikinci keşfi oldu. Yetmedi 2021 yılında Amasra keşfimiz yine o yılın en büyük ikinci keşfi olarak tarihe geçti. 2022 yılında Çaycuma keşfimiz dünyanın en büyük dördüncü keşfi oldu. Mart sonunda hedeflediğimiz gibi gaz karaya gelecek. Şebekeye vereceğiz ve halkımıza sunacağız. Sondajlarımız devam ediyor."

DIŞA BAĞIMLILIĞIN FATURASI 200 MİLYAR DOLAR
EnerjiSA CEO'su Murat Pınar da Türkiye'de enerji dışa bağımlılığın son 5 yıla baktığımızda kabaca 200 milyar dolar olduğunu kaydetti. Pınar, "Enerji bağımlılığını çözebilirsek ki 2035 enerji eylem planını takdirle karşılıyorum. Yenilenebilir enerji ile bunlardan kurtulacağız ve pozitif ayrışan ülke olacağız" ifadelerini kullandı.

"Verimlilik dünyada en ucuz enerji yatırımı" diyen Murat Pınar, şöyle devam etti: "Yenilenebilir enerji dönüşümünü sağlamamız lazım. Enerjiyi en fazla etkileyen üç unsur: Enerji arzını kaybetmeyeceksiniz, enerji sürekli olacak. Maliyeti düşük olacak. Yenilebilir kaynaklara bakacaksınız. Enerjide üçünün de sağlanamadığı dönemlerden geçtik. 2050'ye kadar bir plan var, ama bugün o kaynakların bir kısmının yerlerinin değiştiğini görüyoruz."

DAĞITIM ŞİRKETLERİNDEN ORTAK YERLİ YAZILIM
24 yenilenebilir enerji santralleri olduğuna dikkat çeken GDZ Elektrik Dağıtım Genel Müdürü Uğur Yüksel ise, "2023'te tüm sektör 80 milyara yakın yatırım gerçekleştirecek. Biz de 18 milyarlık kısmını bölgelerimizde gerçekleştireceğiz" diye konuştu.

Pandemiyle oyunun yeniden kurulduğunu vurgulayan Yüksel, şöyle devam etti: "Birinci önceliğimiz karbon sıfır üzerinden gidiyorken, şu an tedarik sürekliliği birinci öncelik oldu. Almanya kömür santrallerini tekrar açma gereği duydu. Nükleeri tekrar yatırım portföyüne koydu. Dijitalleşme anlamında dağıtım şirketleri özelinde bu süreçlere katkı sağlamak üzere gelişmeler oldu. Dışa bağımlı kullandığımız pek çok yazılımın yerli üretilmesi amacıyla ortak Ar-Ge projelerine yönlendirildik. Dağıtım şirketleri olarak bir araya geliyoruz ve yazılımda ortak projeler yürütüyoruz. Özellikle siber tehdide açık bir alan olması nedeniyle çok kritik olduğunu düşünüyorum. Yazılımda dışa bağımlı olmamak bu tehlikeyi ortadan kaldıracak. Gediz Bölgesi'nde ayda 200'ün üzerinde yeni lisanssız üretim tesisi başvurusu alıp değerlendiriyoruz. Çatılar çok hızlı yaygınlaşıyor. GES ve RES'ler artacak. Depolama teknolojilerine çok ciddi yatırım yapacağız."

Yüksel, elektrik faturalarına yönelik olarak "Dünyada da çok artış var. 4-5 katı fiyat artışları oldu. Asgari ücret içinde elektrik payına bakınca Türkiye hâlâ çok ciddi sübvanse ediyor" dedi.

AB'NİN YEŞİL DUVARINI AŞABİLİRİZ
RHG Enerji Genel Müdürü Alpay Beyla, "Bünyemizde enerji yoğun olmasa da kaynak yoğun. Endüstriyel faaliyetlerimiz var. Bunların dekarbonizasyonu için de çalışmalar içerisindeyiz. Lisanslı santrallerle elde ettiğimiz birikimi orada kullanıyoruz ve onların karbonsuzlaşma hikayesini beraber yazıyoruz" dedi.

Beyla, şu bilgileri paylaştı: "AB artık karbonu dünya için istemiyor. Bunu ticari savaş unsuru olarak önümüze koyuyor. Bu çok büyük bir fırsat. Biz AB'nin yanı başındayız. Yeşil bir duvar örülüyor ve biz bu duvarı aşabiliriz. Ulusal enerji planımız da çok net ve uygulanabilir. Bu da bizim için çok büyük itici güç. Ama en önemli unsur finansman. Biz son 6 aydır yönetim kurulumuzun gösterdiği yolda sürdürülebilir finansmana, yeşil bono ihracı noktasında çalışmalarımızın yüzde 70'ini tamamladık. Şu an ciddi bir kredi derecelendirme sürecinden geçiyoruz."

35 YILDA TİCARET MERKEZİ OLGUNLUĞUNA ERİŞTİK
Botaş Doğalgaz Alım ve İhracat Daire Başkan Yardımcısı Yunus Emre İcik, "1987 yılının ilk kışı, mart ayında 15 gün üst üste okullar tatil oluyor. Bu yüzyılın en soğuk kışı gerçekleşiyor. Böylesine soğuk kış dönemi doğalgazın da Türkiye'de başlangıç dönemine denk geliyor. Haziranda ilk gaz Türkiye'ye geliyor. Sonrasındaki süreçte artık 35 yaşına gelmiş sektörümüz enerji ticaret merkezi olacak şekilde bir olgunluğa erişiyor" dedi.

Saros'taki FSRU terminalinin Botaş'ın en güncel konularından biri olduğunu belirten İcik, "Yakın zamanda açılışını yapacağız. Karadeniz gazı bağlantısı için ise Botaş olarak 48 inçlik boru hattı yaptık. Mart ayı sonunda hizmet verecek pozisyonda" diye konuştu.

Doğalgaz taşıma kapasitelerine değinen İcik, şu bilgileri paylaştı: "Boru hattı günlük 160 milyon metreküp seviyesinde. Karadeniz gazıyla birlikte artı 10 milyon olacak. Önümüzdeki dönemde yaklaşık 200 milyon metreküp seviyelerine gelecek. LNG kapasitesi mevcut durumda 133 milyon metreküp seviyesinde. Saros'a gelecek gemiyle 160 milyon olacak. Farklı kaynaklardan gaz tedarikinde bulunduk. Rusya, Azerbaycan, İran, Cezayir. Bunun dışında pazartesi Umman'daydık. Yıllık 1 milyon tonluk LNG anlaşması imzaladık. Ülkemiz doğalgaz ticaret merkezi olma seviyesine geldi."

GÜÇLÜ SPONSOR DESTEĞİ
Türkiye Yüzyılı Zirvesi'nin ana sponsorları Aydem Enerji, Demirören Holding, Erciyes Holding, Halkbank, Kalyon, Koza Altın İşletmeleri, Turkcell, Türk Hava Yolları, Türk Telekom, Vakıfbank, Ziraat Bankası, Aydınlı, EnerjiSA I EnerjiSA Üretim, Kuzu Grup destek sponsorları ise Artaş Grubu, Cengiz Holding, DAP, Epiaş, Eren Enerji, ICA, Kuzey Marmara Otoyolu, Koleksiyon, Papara, Philip Capital, Shell, Suryapı, Torkam Holding, Kargomsende, Tedaş, TEİAŞ, EÜAŞ, Tenmak, TPIC, Türkiye Petrolleri, Botaş, Botaş International, Eti Maden, TKİ, TC Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı İştirakler, MTA ve MAPEG oldu.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN