Yaptığınız her davranışınızı sorgular.Nereye baktın? Kime baktın? Nereye gidiyorsun? Yanında kim var?
Arkadaş ortamında sizinle çok fazla samimi olmaz.Çünkü arkadaş ortamında sizinle laubali olması rajona terstir.
Giyiminize kuşamınıza sürekli karışır.Ne giyerseniz giyin sürekli bir kusur bulup pantolon dar, etek kısa, gömlek dekolteli gibi bitmek tükenmek bilmeyen gerekçeler. Çünkü onun gözünde siz rahibesiniz. Yalnızca dört duvar arasında olursanız kafası rahat olacaktır.
Elinden gelse üzerinize bi GPS cihazı takıp sürekli nerede olduğunuzu bilmek ister.İşe giderken, okula giderken, alışverişe çıkarken ya da eve dönerken sürekli olarak sizden haberdar olmak ister. Elinden gelse uydudan sizi takip etmek ister.
Sevgisini ve ilgisi göstereceğim derken bunu eline yüzüne bulaştırır.Bütün bunlardan sıkılıp bunaldığını söylediğiniz de kendisini savunma durumuna geçtiğinde bunu hep "Seni düşünüp çok sevdiğim için yapıyorum" diyerek kendini savunur.
Zaman içerisinde sevgiliden ziyade karşısındaki bir eşya gibi görmeye başlayabilir.İlişkinin her daim baskın karakteri olmak ister. Neredeyse sosyal olan her şeye o karar vermek ister. Aksi bir şey mi yapmak? Haşaaa!
Kadın ruhundan hiç anlamaz ama hep aksini iddaa eder.Onun anladığı ruh anca tuz ruhu diyeceğim ama temizlikten de anlamaz ki garip.
Tek başınıza veya arkadaşlarınızla dışarı çıkmanıza asla izin vermez.Eğer ki yanınızda o yoksa dışarısı tehlikelidir.
Sokak da görüp görebileceğiniz karşı cinsten her erkek sizinle ilgilenebilir, size bakabilir bana güvenmiyorsun diye sorulduğunda da hep o meşhur krişe cevap gelir: 'Sana değil erkeklere güvenmiyorum.'
Erkek arkadaşlarınızla görüşmenizi asla istemez.Çocukluk arkadaşınız dahi olsa hiç bir zaman bur durumu kabullenemez türlü bahaneler ve gerekçeler öne sürüp işin son aşamasında "O mu yoksa ben mi?" diye üste çıkmayı başarır.
Gardolabınız da yer alan mini etekleri gördüğünüde bukalemun gibi renkten renge girebilir.Önce ufak tripler başlar, sonra 'Bunları giymeyeceksin' diye diretir. Son aşamasında ise makasla kesmekle tehdir eder ve kapanış...
Laf aralarında sürekli "Sen dur bi", "Sen anlamazsın" vb. cümleler kullanır.Çünkü her şeyin en doğrusunu o bilir ve o söyler sen yalnızca onun yanında durup başını sallayıp dediklerini tasdik etmelisin.
Özel günlerini asla hatırlamaz ya da umursamaz Çünkü bunlar hep dış mihrakların kapitalist oyunlarıdır. "Teşekkür ederim", "Rica ederim", "Özür dilerim" gibi cümlelerin icadından haberi dahi yoktur.Çünkü erkek adam özür dilemez rajona terstir.
helahe.com
SARIŞIN
Vantrolog, eline geçirdiği kukla ile konuşuyor ve aptal sarışın fıkraları anlatıyormuş.
Gösterisi biraz ilerledikten sonra birden orta sıralardan sarışın bir kadın ayağa kalkmış ve yüksek sesle: "Affedersiniz!!!" Bu çıkış üzerine Vantrolog ve kalabalık durmuşlar ve sarışına bakmaya başlamışlar.
Sarışın, "Görüyorum ki sarışınların ne kadar aptal olduğuna dair şakalar yapmaktasınız.
Peki söyler misiniz, bu kanıya nereden vardınız? Tek suçumuz saçımızın rengi mi yani? Sizin bu yaptığınız ırkçılık olmuyor mu? Kadınların bir çoğunun sarışın olduğu ülkelerdeki kadınlara da hakaret etmiş olmuyor musunuz? Tanımadığınız bu kadar kadına ettiğiniz hakaretler sizi rahatsız etmiyor mu?" Bunun üzerine Vantrolog, çok mahçup ve üzgün bir ifadeyle, "Özür dilerim. Sadece şaka yapıyordum. Eğer sizi" Sarışın Vantrolog'un sözünü keser ve "Ben sizle konuşmuyorum bayım. O elinizdeki küçük terbiyesiz adamla konuşuyorum!
Siz onu savunmayın. O cevap versin!"
AlkışlıYorum
Kızıma ara ara İngilizce kelimeler öğretiyorum. Hayvanları sevdiği için en çok o kelimeler aklında kalıyor. Soruyorum, "Kedi ne demekti?" diye, cevap veriyor: "Ket" "Köpeğin İngilizcesi neydi kızım?" diyorum, düşünüyor ve buluyor: "Köp!"
