Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Tarihi 30 Eylül 2016

Her faninin evlendikten sonra başına gelecek şeyler

Evliliğin ilk aylarındaki tatlı heyecanlar, o pürtelaş haller, 'aman sen kendini yorma ben yaparım canım'lar, dipdibelikler, zaman aşımına mı uğruyor nedir, 'saldım çayıra, mevlam kayıra' boşvermişliğine dönüşüyor. O yüzden anlayabilene bunları yapmayın yazısıdır bir nevi...
Diz yerleri daima karşıyı gösteren eşofmanla ikili koltuğa yayıldıkça yayılmak...
İşten yorgun argın geldin bir de üstüne yemekten sonra da bir rehavet çöker. Bir de yılllanmış eşofmanını giyip eşinin karşısına çıktın mı anında buz gibi soğur senden...
"Birlikte film izleyelim miii?" bahanesiyle ekranın karşısına geçip filmin sonunu getiremeden uyuyakalmak...
Hem de ağzı yarım metre açık açık bir şekilde.
Evliliğin ilk aylarında iş bölümü yaparken, bir tarafın su koyvermesiyle yükselen isyan dalgası: "Bu evde her şeyi ben mi yapacağım?" Gündelik ev işleri bir süre sonra normal hayatının bir parçası olur. Hayır ihale bana ne ara kaldı anlamadım!
Ayaktan çıkmamış sanki tavuk gibi mısır panesine bulanmış kokusuyla bir köşeye atılmış çorap topları...
Her gün evin bir köşesinden sizi selamlar! Sanki "Gez gez Anadolu" sunucusu mübarek. Tek uğramadığı yer kirli sepetidir ne hikmetse...
Evlendiğiniz kişinin tuvalete girip kapıyı kapatmaması...
Al işte bir de kötü alışkanlığı yok diyorlardı!
Eşinin kötü özelliklerini soyağacına bağlamak...
Armut dibine düşer diye boşuna söylememişler.
Eşinizin kendi ailesinin yanında çocukluğuna geri dönmesi...
Gelmiş 40 yaşına hala "Anneee ne yemek yaptın?" diye tencereyi kaşıklayan, annesinin bacaklarına uzanıp kafasını okşatan kişi sizin kocanız... Gerçekten şaşılası!
Banyo ve yatağa serpiştirilmiş gül yaprakları umarken minik vücut kıllarıyla güne başlamak!
Aman zaten gül yaprağı da neymiş, daha yaratıcı olmazsa ne gerek.
Her tartışmayı sevdiğinin kalbine atılmış ok misali "Sen beni zaten hiç anlamadın ki!" cümlesiyle bitirmek!

ELBİSE
Hakim, "O butiğe hırsızlık amacıyla tam 4 kez arka arkaya girmişsin..." diye sormuş sanığa...
"Evet efendim..." "Neler çaldın?" "Sadece bir adet elbise efendim..." "Bir elbise?..
Ama dört kere girmişsin?.." "Evet efendim..
İlk üçünde karım elbisenin rengini beğenmedi de..!

AlkışlıYorum
Parkta akşam yürüyüşüne başladığımda parkurun kenarında iki kadın birbirlerine ellerini sallayıp "Falancaya selam söyle, sen de filancaya şunu söyle" diyerek vedalaşıyordu. Bir saat kadar yürüdüm. 10 dakika kadar halı saha maçı seyrettim. Ardından köşedeki büfeci çocuk çaya davet etti, bir 15 dakika kadar çay içip sohbet ettik. Ben eve dönerken o iki kadın aynı yerde aynı şekilde vedalaşmaya devam ediyordu...