BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 6 Ocak 2017

Gönül coğrafyası

NATO-Gladyosu'nun gerçekleştirdiği Reina katliamının kodlarından birisi de, EL BAB'tır. Bölgeyle ilgisi olmayanlar Irak-Suriye'de cirit atarken, Türkiye sessiz kalamazdı. Gittiğimiz yerler, Misak-ı Milli topraklarıdır.
Oraları almaya gitmiyoruz, yeni sömürgeciliği-ikinci Sykes- Picot'ları, oyunları bozmak için hareket halindeyiz. El Bab stratejimizin son hamlelerini Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan, Salı günü 'muhtarlar toplantısı'nda vurguladı:
"Suriye'de El Bab operasyonunu inşallah kısa sürede bitirecek şekilde yeni bir tertiplenmeye gidiyoruz. Burası çok yakın bir zamanda hallolacak. Ardından Münbiç başta olmak üzere, terör örgütlerinin yuvalandığı diğer bölgeleri de temizlemekte kararlıyız." Türkiye, ikinci Sykes-Picot'u paçavraya çevirmek için başlattığı "Suriye Stratejik Genişlik Planı"nda El Bab'ı muhakkak kurtarmak zorunda. El Bab'ı almadan sadece bugün değil gelecek yıllarda da gerçek güvenlik sağlanamaz. El Bab'ı merkeze alarak geliştirilecek hatlar sayesinde olası (uydu PKK kanton-koridor) planlarını bozmak söz konusu olacaktır.
Coğrafya ve tarih yanılmaz. 100 yıl önce ne olmuş, nereye gelinmiş, bundan sonra ne olacak, her derinliği analiz etmemiz söz konusu iken, başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve eski Türkiye kalıntılarının başlattıkları, "El Bab'ta ne arıyoruz?" lafları gerçeklerden kopuş ve akıl tutulmasıdır. PKK'nın siyasi uzantısı HDP'nin milletvekili Osman Baydemir'in "Ne işimiz var El Bab'ta? Niye oradayız?" diye sorması tam bir suçluların telaşıdır. Eğer Kemal Kılıçdaroğlu eline bir Ortadoğu haritası alırsa, sonra Misak-ı Milli sınırlarının nerelerden geçtiğine bir daha bakarsa, Türk Ordusu'nun yabancı topraklarda değil, gönül coğrafyasını Haçlı- Siyonistlerin taşeronları elinden kurtarma savaşı verdiğini muhakkak görecektir.
Türk Ordusu'nun savaştığı topraklar aynı zamanda BEKA SINIRLARIDIR. Bu sınırlar da uydu-kanton-özerk bölgeler engellenerek, gelecek 100 yılımızın da kan ve gözyaşlarına sebep olmasının önü alınacaktır. Suriye ve Irak'ta olanları yaşarken, yeni nesil bir şeyi çok iyi bilmeli.
Eğer Misak-ı Milli'yi kavrarsak, anlarsak Suriye'deki sorumluluğumuzun, Irak'taki sorumluluğumuzun ne olduğunu anlarız.
Mebusan Meclisi, 28 Ocak 1920'de yaptığı toplantıda "Ahd-i Millî Beyannâmesi" adı verilen metni kabul etti. TBMM aynı kararı aldı. Misak-ı Milli'ye göre Türkiye sınırları, Rakka Urfa'ya bağlı, Deyr-i Zor müstakil vilayet olarak gösteriliyor. Halep (Antakya, İskenderun, İdlib, Belen, Reyhaniye, Barişa, Cisr-i Şuğur, Bâb-ı Cebbul, Menbic, Cebel-i Sem'an), Rakka, Deyr-i Zor (Resulayn, Aşare, Mesice, Ögmer, Ane), Süleymaniye (Gülanber, Baziyan, Şehirbazar), Musul (İmadiye, Zaho, Dohuk, Akara, Sincar) ve Kerkük (Revandiz, Köysançak, Rayine, Selahiye, Erbil) gibi bugün Türkiye sınırları dışında olan vilayetler Türkiye toprağıdır.
100 yıl sonraki durum ne? Türkiye, sadece El Bab'ta, Mümbiç'te olmayacak, sınır güvenliğini sağlamak için Fırat'ın doğusunda da, batısında da olacaktır. Türkiye, El Bab'ta olmak zorundadır. Dahası Suriye'yle sınırı olmayan Fransa'nın, İngiltere'nin, ABD'nin ve yedi düvelin Suriye'de ve Irak'ta işi varsa Türkiye'nin neden olmasın?
Türkiye, Musul'da ve Sincar'da da olmak durumundadır. Türkiye'nin olmadığı yerlerde taşeron PKK-YPG, DEAŞ, komünist örgütlerin cirit atacağı bir vakıadır.
PKK-PYD-YPG telaşta? PKK-PYD'ye siyasi destek veren, militanlarını bağımsız Türkiye'yi durdurmakta dağlarda acımasızca ölüme götürenlerin, El Bab'ın PKK-PYD'nin gözünü dahi dikemeyeceği yer olmasından tedirginlikleri tesadüf değildir. ABD açıkça hem Irak hem de Suriye olayları sırasında Türkiye'yi oyalarken terör örgütü PKK ve PYD ile işbirliğine girişmişti. Biliyorlar ki, Türkiye'nin orada olmasıyla Derin Amerika- Avrupa'yla yaptıkları kanton anlaşmaları boşa düşecektir.

SONUÇ: BİRİNCİ SYKES-PICOT'U İNGİLTERE-FRANSA YAPMIŞTI. 100 YIL SABRETTİK. İKİNCİYİ YAPAMAYACAKLAR. STRATEJİK SAVUNMA İÇİN MİSAK-I MİLLİ TOPRAKLARINDAYIZ. REİNA'YA TETİKÇİLERİNİ GÖNDEREN NATO-GLADYO, BÜYÜK TÜRK MİLLETİNİN JEOPOLİTİK DUVARLARINDA ERİMEKTEN KURTULAMAYACAKTIR.