BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 14 Ekim 2016

Küllerinden doğan Türkiye’yiz

Yarın beyni, NATO-Pentagon- CIA olan taşeronluğunu FETÖ'nün yaptığı 15 Temmuz darbe girişimi 3'üncü ayını tamamlıyor. 15 Temmuz'da demokrasiye karşı, milli iradeye karşı, insan özgürlüklerine karşı, yapılmış bir ihaneti yaşadık.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu teröristlerin rol oynadığı bu darbe girişimi; tamamıyla Türkiye'nin geleceğine yönelik bir tehditti. Aslında bir darbe değil, Türkiyeyi işgal harekâtı karşısında, Türkiye liderliğinin 3 ay gibi kısa süre yaptığı jeopolitik hamleler, fevkalade özellikler gösteriyor.
3 AYDA ÇOK BÜYÜK İŞLER YAPILDI. Türkiye'yi işgal harekâtının bertaraf edilmesinin üzerinden 3 ay gibi kısa süre geçmesine rağmen, Türkiye liderliğinin gerçekleştirdiği jeopolitik hamleler, son 100 yılın kurgulanmış dengelerini değiştirdi, BATI OYUNLARINI bozdu.
2023 hedefli Türkiye'nin kaybedecek zamanı yoktu. Darbe sonrası süreç iyi yönetildi, girişiminin zaafları çok kısa sürede bertaraf edildi, hayat normalleştirildi, ekonomik performansın sekteye uğratılmaması ve ilerlemesi sağlanırken, Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan-Başbakan Binalı Yıldırım yönetimindeki Türkiyemiz, şaşırtıcı jeopolitik hamleleri de birbiri ardına gerçekleştirdi.
Darbe girişimi sonrası, "Türkiye kendine gelemez, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan kıpırdayamaz, Türk Ordusu kendini toparlayamaz" diyen dahili ve harici hainler-işbirlikçiler-siyaset dizayncıları umduklarını bulamadılar.
Avuçlarını yaladılar.
1) Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, darbenin üzerinden 47 gün (27 Ağustos) gibi çok kısa bir zaman geçmesine rağmen ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden'ın ziyaretinin söz konusu olduğu saatlerde Türk Ordusu'na Kuzey Suriye hedefine yöneltti.
2) Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Putin arasında, Batı'nın nefesini kesen yeni kavram devreye sokuldu. Kuzey Suriye denklemi değiştirildi. Avrupa'nın petrolgaz vanalarının hâkimiyeti Türkiye'nin kontrolüne girdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak'ın fevkalade performansıyla kurmakta olduğu YENİ ENERJİ DENKLEMİ'NE Erdoğan-Putin, İstanbul'da imza attılar.
3) Paramparça edilmiş İslam devletleri arasındaki boşluğu dolduran bir lider olarak Erdoğan, Birleşmiş Milletler toplantısına damga vurdu.
4) Erdoğan, Misak-ı Milli ruhunu canlandırdı. "Cerablus'taki gibi Musul'da da olacağız" sözleriyle Türkiye'nin kararlılığını gösterdi.
15 Temmuz darbe girişimin üzerinden daha 15 gün geçmiş, herkesin kafasının karışık olduğu bir ortamda, Cumhurbaşkanı Erdoğan 30 Temmuz'da Külliye'de çok manalı bir konuşma yapıyordu. Darbe girişiminin Türkiye'yi zayıflatacağı düşünülürken, Yeni Türkiye lideri, "Ülkemizde oynanan oyunu bir kez daha bozduk. Bundan sonra inşallah Suriye'deki oyunu da bozacağız, Irak'ta oynanan oyunu da bozacağız, Libya'da oynanan oyunu da bozacağız.
Orta Doğu'da, Kuzey Afrika'da, dünyanın her yerinde mazlumların ve mağdurların tek bir gözyaşı kaybetmemesi adına oynanan oyunları bozacağız. Bunların hiçbiri ülkemizde yaşananlardan bağımsız değildir. Hepsi aynı senaryonun farklı sahnelerinden ibarettir" diyordu.

SONUÇ: Avrasya'nın kalpgahında yer alan Türkiyemiz'in, darbe sonrası 3 aya damga vuran adımlarını kısaca gözden geçirirsek, "az zamanda ne kadar büyük işler" başaran bir BÜYÜK MİLLET olduğumuz apaçık ortaya çıkar. 2013 yılından itibaren Derin Amerika-Avrupa'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı kuşatarak, Yeni Türkiye'nin önünü kesme, Müslümanlar'ın uluslararası ilişkiler düzeyinde etkili kılınması yolunda emin adımlarını kırmaya yönelik taşeronlarıyla, istihbarat servisleriyle, Türkiyemiz'e saldırmaları tesadüf değildir.