Büyük Türkiye gemisini limana salimen yanaştırmak zorundayız.
BİRİNCİ LİMAN TBMM Başkanlığı: Meclis Başkanlığı seçimlerinde 3 ve 4(son) turlar 1 Temmuz günü yapılacak.
30 Temmuz'da AK Parti-CHP veya AK Parti-MHP hükümeti kurulması hususunda arka kapı diplomasisi sonuç verirse,3'üncü turda Başkan seçilecek. Ya Deniz Baykal, ya Ekmeleddin İhsanoğlu olacak. Partiler arasında anlaşma olmadığı takdirde, 4'üncü(son tur)yeni manevralar eşiğinde sonuçlanacak. MHP ve HDP kilit parti olarak, son tura kalacakları tahmin edilen Deniz Baykal veya İsmet Yılmaz'ın başkan olmasını sağlayacak.
Baykal temasları sonrasında, yakın çevresine konuştu: Başbakan Davutoğlu ile çok pozitif bir görüşme yaptık. Kendisi beni olağanüstü nazik, sıcak karşıladı ve ilgili davrandı. Çok memnun kaldım.
ÜÇÜNCÜ TURDA ŞEKİLLENİR:
Seçimde ne olacaksa üçüncü ve son turda turda olacak. Uzlaşma arayışları üçüncü turda şekillenir. Her partiden alacağım oylarla seçileceğime inanıyorum. Arka plan sinyallerine bakarak öngörüm şöyle: Deniz Baykal, yeniden dirildi.
Dönüşü 'muhteşem' oluyor. Şimdiden kutlayanların sayısı artarak sürüyor. TBMM Başkanlığı hayırlara vesile olsun.
İKİNCİ LİMAN YENİ HÜKÜMET: Başbakan Ahmet Davutoğlu'da, Meclis Başkanı adayı olarak İsmet Yılmaz'ı belirlerken, stratejik davrandı.
CHP hükümet ortağı olma da canlı, heyecanlı, kararlı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Rövanşist olmayacağız" sözü de, Başbakan Davutoğlu'nun son konuşmasında karşılık buldu:
1) Yeni hükümet için karşılıklı görüşler, fikirler beyan edilmektedir. Bu çerçevede Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun basına yansıyan ifadelerini son derece olumlu buluyorum.
2) Bakanlık sayısında artış ve Bakanlıkların yeniden yapılandırılması konusunda bir istişare yapma söz konusu olduğunda ele alırız"
DİŞİŞLERİ BAKANLIĞI KİMDE OLACAK?: AK Parti'nin hükümeti CHP veya MHP ile kurmanın eğişinde, bazı kilit bakanlıkları da hangi ortağın alabileceği çok konuşuluyor. Örneğin, Dişişleri ve Avrupa Bakanlığı. İçişleri ve Adalet Bakanlığı...
Yabancı platformlarla yakınlığı bilinen Dış politika yazarı Soli Özel'in dünkü yazısı dikkati çekti: "AKP'li bir hükümet formülünde Dışişleri Bakanlığı herhalde küçük ortağa bırakılacaktır.
Bırakılmaması söz konusu bile edilmemelidir"...
Bu söz taktik mi, temenni mi ? Acaba!..
Yazan ve kulislerde konuşulanlar açısından, arka plana bakmakta yarar var.
İNGİLTERE BÜYÜKELÇİSİ NEDEN CHP'DE: İNGİLTERE'NİN Ankara Büyükelçisi Richard Moore'nin çok kritik bir kavşakta Kılıçdaroğlu'nu ziyareti merak konusu oldu. Küresel ve transatlantik siyasetin STRATEJİK BEYNİ İngiltere Büyükelçisi'nin hamlesinin manası 'CHP'nin hükümete girmesinden ve Dışişleri'yle ilgilenmesinden memnun oluruz' olmasın sakın?
SONUÇ: İngiltere büyükelçisi Moore'un Kılıçdaroğlu'nu ziyareti muhakkak bir kenara yazılmalı. Elçi Moore'un, CHP'nin kurulacak bir koalisyon hükümeti içerisinde yer almasının Türkiye ve bölge için önemli olacağı yönündeki düşüncelerini CHP'li yöneticilerle paylaştığı söyleniyor.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 'muhakkak bir hükümet kurulmasına' yardımcı olacak yol gösterici temaslar yaparken, Başbakan Davutoğlu'da, Kaos odaklarının Demokrasi'nin önüne koymaya çalıştığı mâniaları kırıyor. Çünkü siyasi gerilimlere değil, Türkiyemiz'in uzlaşı içinde yönetecek bir hükümet yapısına ihtiyacı var. BÜYÜK TÜRKİYE GEMİSİNİ SALİMEN LİMANA YANAŞTIRMAK İÇİN ELBİRLİĞİ-GÜÇ BİRLİĞİ YAPMAK ZORUNDAYIZ.
