BÜLENT ERANDAÇ

BÜLENT ERANDAÇ

Tarihi 29 Eylül 2014

Yalçın Akdoğan'ın Şanlıurfa mesajları

Birinci Dünya Savaşı, yüz yıl önce bugünlerde (Temmuz-1915) başlamıştı.
Bu savaş 'Bir damla petrol insan kanından daha önemlidir' diyen İngiliz CHURCHİLL'in savaşıydı. En büyük yarayı da Osmanlı Devleti aldı.
Çünkü Birinci Dünya Savaşı'nı kazanan diğer ülkeler zaman içinde eski topraklarını kazanmış oldukları halde biz, tüm Orta Doğu'yu kaybettik.
Cetvelle harita yaptılar. Yeni devletçikler çıkardılar. Petrol, Mezhep ve Irklar üzerinden böl-yönet taktiklerini uyguladılar.
100 yıl sonra, Orta Doğu hâlâ dünyanın kanayan yarası olmaya devam ediyor.
Müslümanlar birbirine kırdırılıyor. Müslüman ülkeler arasına sokulmuş proje devlet İsrail kana doymuyor. Ona kol kanat geren Amerikan-İngiliz (Batı) 21'inci yüzyıl küresel paylaşım planlarını adım adım gerçekleştiriyor.
Bu tablo içinde Yeni Türkiye ne yapıyor?
100 yıl önce parçalanan Osmanlı İmparatorluğu'nun küllerinden doğan Türkiye'yi anlamak için, Tayyip Erdoğan-Ahmet Davutoğlu yönetiminin UFUK ÇİZGİLERİNE dikkat etmekte büyük yarar var. Birkaç gün önce 150 bin Kürt kardeşimizin Suruç-Akçakale üzerinden Türkiye topraklarında huzur buluşlarının altında Yeni Türkiye'nin sağlam omurgası ve 2023 hedefleriyle kazandığı özgüvenin çok ama çok derin izleri yatmaktadır.
Şanlıurfa, Türk-Kürt kardeşliğinde bir kilit yöremiz. Ortadoğu'da oynanan küresel oyunları bozacak bir hayati köprünün Türkiye ayağı. Bir ayağı Şanlıurfa'da bulunan barış köprüsünün diğer ayakları, Filistin, Suriye, Irak, Lübnan, Mısır'ın masum halklarının hemen yanında.
Ortadoğu'da,100 yıllık İngiliz-Fransız hegemonyasının kapatılmasında bir şifrenin sahibi...
Cuma günü; Şanlıurfa'da Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Sosyal Güvenlik bakanı Faruk Çelik ve Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın gerçekleştirdiği seri toplantılar ve alınan acil kararlar Büyük Devlet Ruhu'nun canlanmasının tipik örneğiydi. Erdoğan-
Davutoğlu ufuk çizgisini Akdoğan'ın mesajları bağlamında analiz edelim:
İyilik Ödülü'ne iki günde 150 bin Suriyeliyi göçmen nasıl ağırlanırmış tüm dünyaya gösteren Şanlıurfa halkı layıktır.
Böyle bir işi ancak büyük ülkeler yapabilir.
Kardeşlerimize yüreğini açarak neler yapabileceğini, Şanlıurfa tüm dünyaya gösterdi.
Güya çok zengin, müreffeh, çağdaş ülkeler kılını kıpırdatmazken Türkiye 1,5 milyon insana aylardır bakıyor. Biz bunu asli ve insani vazife olarak, ahlaki bir duruş olarak görüyoruz. Bunu yapmazsak kendimizden utanırız.
Dünyanın en zengin ülkesi değiliz, petrol kaynaklarımız yok ama gönlü zengin bir milletiz. Tek başımıza da kalsak insanların yarasına merhem olmaya devam edeceğiz. Biz yaşantımız boyunca zulme karşı mazlumun yanında olduk ve olacağız.
Hakikati tutup kaldırabilmek, zalime 'sen zalimsin' diyebilmek, hakikati haykırabilmek, adaleti savunabilmek, gerektiğinde zalimin suratına sen katilsin diyebilmek, one minute diyebilmek, hepsi bir hayırdır.
SONUÇ: Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun 2019 yürüyüşünün mimarisinin kilit ismi Yalçın Akdoğan'ın Şanlıurfa'dan verdiği mesajları dikkatle bir kenara yazınız. Gelecek günlerimizin omurgasını oluşturacak 'Büyük Devlet Ruhu'nun yansımalarını orada göreceksiniz.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Birleşmiş Milletlerde yaptığı konuşmada "5'ler dünyadan büyük değildir" cümlelerinde BÜYÜK DEVLET RUHU yatıyor. Yeni Türkiye'nin gelecek yıllarda da BÜYÜK Devlet Ruhuyla "Zalimin suratına sen katilsin'' demekten hiçbir zaman geri durmayacağından emin olmalısınız
BÜYÜK TÜRKİYE'NİN 21'inci yüzyılda alacağı yeni konum, yakın komşularımızdaki kan ve gözyaşının sona erdilmesini de belirleyecektir.