BÜYÜK FOTOĞRAFA dikkatle bakalım.
Hedefi görelim ve görmeyenlere gösterelim.
Belli ki,17 Aralık bir sonuç değil, BAŞBAKAN TAYYİP ERDOĞAN'I SARSMA VE SİYASETEN TASFİYE ETME sürecinin başlangıcı... Son hedef, BÜYÜK TÜRKİYE YÜRÜYÜŞÜNÜ DURDURMAK.
BÜYÜK FOTOĞRAFIN 3 boyutu 1 ay gibi çok kısa bir sürede meydana gelen yeni gelişmeler ışığında netlik kazandı.
3 boyutu masaya yatıralım:
BİR) Yolsuzluk kılıfıyla iktidarın Ak yüzünü Karaya çevirmek için kurgulanan algı yönetimi, İKİ) Kürt sorunun çözümünü bozma girişimleri, ÜÇ) Adana-Hatay hattında, Suriye'ye yönelik El-Kaide orijinli Türkiye'nin imajını zedeleme taktikleri.... AK'ı kara yapamıyorlar
17 Aralık'ta, Başbakan'a vurmaya başladılar. Yolsuzluk kılıfıyla, sandıklarda yenemedikleri bir lideri zayıflatma çabalarındalar. Küresel güçlerin "Cambaza bak" oyununa katılanların hazin sonunu seyrediyoruz.
13 Ocak 2014 günü Taraf Gazetesi'nde Roboski katliamından doğrudan MİT'i sorumlu tutan belgeli bir yayın yapıldı, sosyal medyada geçen yıl Paris'te üç PKK'lı kadının katledilmesini yine MİT'e yükleyen bir ses kaydı dolaşıma sokuldu.
Paris'teki 'işin' MİT ile irtibatlı olduğunu düşünmemizi sağlayan o kaseti acaba kim ? Bu acaba hangi yabancı istihbarat örgütü olabilir?
Ortadoğu'nun kılcal damarlarında dolaşan İngiltere'nin MI6 isimli istihbarat örgütü olması kuvvetli ihtimaldir. İngilizler'e yardımcı olan Amerikan CIA ve İsrail Mossad, Fransız, Alman servisleri, bu işin muhakkak bir yerinde vardır.
El Kaide kılıfı
Başta Amerika, İngiltere ve Avrupa ülkeleri, Türkiye'yi Suriye'ye karşı iç savaşa müdahil hale getirmek için her yolu denediler. Bir gün baktık, Batı ülkeleri U dönüşü yaptılar. Rusya, Çin ve İran'ın Esad'ın arkasında yer alması karşısında Batı'nın U dönüşü yapması, insanlık adına utanç verici bir durumdu.
Bahane aradılar. Suriye iç savaşına sokulan, İslami örgütleri öne sürerek, kendi menfaatlerini korumaya yönelik pis ilişkiler içinde yer aldılar. El Kaide'nin kurulmasında, gelişmesinde Amerikan CIA'n varlığını herkes biliyor. Küresel odakların taşeronu paralel devletin, Türkiye'nin imajını zedeleyen, MİT'in karalanmasına yol açacak hamlelerine yabancı istihbarat servislerinin katılması bir rezalettir. Yabancı servis elemanlarının ihbarlarına kulak veren emniyet ve savcıların varlığı, yolda çevrilen araçlar, zorla arama teşebbüsleri, başlı başına 'hainlik' değil de nedir?
Sonuç
76 milyonun ayağa kalkıp, 17-25 Aralık'ın arkasında sahne alan odakların kafasını ezmeye karar vermesinin zamanı gelmedi mi?
Küresel odakların yerli işbirlikçilerine de, "Kime hizmet ediyorsunuz hainler" diyerek, hepsini tarihin çöplüğüne atmak için daha ne olmasını bekliyoruz?
