Tarihi 3 Nisan 2013

Meclis'te yolun sonu göründü

Aslında başından beri herkes sonucun ne olacağını biliyordu. Buna rağmen, kimse dillendirmek istemedi; herkes düşündüğünden farklı bir konum almayı tercih etti. Düşüncelerle söylemler hep birbirinden farklı oldu.
Ve beklenen an geldi, yolun sonu göründü...
TBMM'de oluşturulan Anayasa Uzlaşma Komisyonu, yeni anayasa konusunda arzu edilen noktaya gelemedi. Aylardır süren çalışmalar sonunda siyasi partilerin üzerinde uzlaştığı bir metin hazırlanamadı.
Tam tersine tıkanmalar ortaya çıktı.
Sonuç, hepimizin tahmin ettiği gibi oldu!

* * *
Aylar geçti, sadece temel haklarla ilgili 30 civarında madde üzerinde uzlaşılabildi. İş öyle bir hale geldi, öyle tıkanmalar ortaya çıktı ki, bundan sonra ne yapılırsa yapılsın sonuç değişmeyecek.
Gariptir, bu gerçeği görmeyen yok, ama herkes masada oturmaya devam ediyor.
Neden?
Çünkü, siyaset yapılıyor! Kimse masadan kalkıp kendisine "kaçtı" dedirtmek istemiyor. Herhangi bir sonuç çıkmayacağını bile bile oturmaya devam ediyor.
Böyle giderse, "avara kasnak" misali aynı yerde dönüp durulacak. Günler günleri, aylar ayları kovalayacak. İşin muhasebesi yapıldığında da şu sonuç ortaya çıkacak:
- Sıfıra sıfır, elde var sıfır!

* * *
Oysa, toplum Meclis'ten yeni bir anayasa bekliyor.
Kamuoyu araştırmaları bunu açıkça gösteriyor.
Başbakan
da AK Parti de acele ediyor.
Durum bu olduğuna göre, bundan sonra olacaklar da belli...
Meclis'te grubu bulunan siyasi partilerden oluşan Anayasa Uzlaşma Komisyonu, artık ömrünü tamamladı. Önümüzdeki günlerde dağılacak. Ardından, yeni anayasa için yeni arayışlar başlayacak.
Yine olmayacak bazı denemeler yapılacak. Çünkü, siyaset gereği topluma önce nelerin olmayacağı gösterilecek.
AK Parti, CHP'nin kapısını çalacak.
Olmayacak.
İktidar kurmayları ardından MHP ile uzlaşma arayacak.
O da olmayacak.
Sonunda tek başına yola devam edecek. Yeni bir anayasa hazırlanacak.
Toplumun önüne konacak.

* * *
Siyasi partilerin Meclis'teki sandalye sayıları belli. AK Parti'nin, tek başına anayasayı değiştirecek gücü yok.
Yok, ama imkânsız değil.
Çünkü, AK Parti referandumla anayasayı değiştirmek için gereken kritik sınıra çok yakın.
Diğer siyasi partilerden gelecek destekle sonuç alabilir.
Muhalefetten AK Parti'ye geçmek isteyen sadece benim bildiğim üç-beş isim var.
Üstüne bir de BDP destek verirse, ilk engel rahatlıkla aşılmış olur.
Geriye kalıyor referandum.

* * *
Siyasi partilerin arkalarındaki oy oranları da yapılan kamuoyu araştırmalarının sonuçları da ortada. Referandum, iktidar açısından aşılamayacak ciddi bir problem değil.
AK Parti, referandum engelini atlatır.
Eğer çok büyük hatalar yapılmaz, ciddi yol kazaları yaşanmazsa, yeni anayasa halktan "evet" oyunu alır.
Türkiye de yeni bir sisteme, Başkanlığa geçmiş olur.
Çünkü, AK Parti'nin tek başına hazırlayacağı anayasanın içinde Başkanlık Sistemi de yer alacak. Türkiye, Başkanlık Sistemine geçerse, o koltuğa kimin oturacağı da kimsenin meçhulü değil.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk Başkanı olacak.
Olmayacaklar dünden nasıl belli ise, ileride olacaklar da bugünden belli!
Çok büyük bir yol kazası ve olağanüstü bir durum ortaya çıkmazsa Türkiye, sistem değiştiriyor. Söylemedi demeyin ve hazırlıklı olun.