Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 8 Ağustos 2016

Millet gerekeni yaptı, sıra siyasette...

Dün Yenikapı'da gerçekleştirilen Türkiye'nin ve herhalde dünyanın şahit olduğu o muhteşem manzaranın bir benzerini bundan sonra gerçekleştirebilmek ve herhalde çok zordur...
15 Temmuz'dan beri memleketin hemen her köşesinde ve her kesimden insanın katılımıyla sürdürülen Demokrasi/Milli İrade Nöbetleri kenetlenmemizin, kucaklaşmamızın göstergesiydi...
Dün bu nöbetleri taçlandırılmak niyetiyle İstanbul Yenikapı'da gerçekleştirilen muhteşem Demokrasi ve şehitler Mitingi, milletimizin kararlılığın toplu ifadesiydi. Yenikapı'daki müthiş topluluk ve Türkiye'nin hemen her yerinden canlı olarak Yenikapı'yı izleyen milyonlar, birlik ve beraberliğe verdikleri önemi, bir kere daha gösterdiler.
Dini, mezhebi, etnik, siyasi, ideolojik... bütünfarklılıkların anlamını yitirdiği ve bir millet olmanın, aynı Vatan'da, aynı Devletin vatandaşları olarak aynı Bayrağın altında yaşadığımızın farkında olduğumuzun en güzel göstergesi idi Yenikapı...
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın, TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın, Başbakanımız Binali Yıldırım'ın, Genelkurmay Başkanımız Orgeneral Hulusi Akar'ın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin katılımları ve konuşmalarıyla gerçekleşen bu muhteşem manzara, yaşı uygun olanlara herhalde 1974'ü hatırlatmış olmalı.
1974'ü hatırlatmak boşuna değil.
Millet olarak 1974 Kıbrıs Barış Harekatı günlerinde bu şekilde kenetlenebilmiştikçünkü. O tarihte, Türkiye Sağ ve Sol olarak adeta iki kutba ayrılmış olmasına rağmen, bu unutulmuş ve ülkede yaşamakta olan yaklaşık 40 milyonluk nüfusun bütün ilgisi tek kanallı TRT televizyonu ve yine TRT radyolarından gelen haberlere yönlenmişti...
Sağ yoktu, Sol yoktu; Türk, Kürt, Laz, Çerkes... de yoktu,Alevi Sünni ayrımı da... Milletimiz vardı Temmuz ve Ağustos 1974'de gerçekleşen 1. ve 2. Kıbrıs Barış Harekatı sırasında... Ve dün Yenikapı'da da aynı şey gerçekleşti...

Destek ve köstek...

Çatlak sesler, yapılanların gerekli olduğu biliniyor olsa da pes perdeden itirazlar, darbe ihtimalinin tümüyle ortadan kalkabilecek olması sebebiyle ikircikli tutumlar ve daha birçok şeyler var olmasına var... Ama eninde sonunda 15 Temmuz'da yaşananın ne olduğunun ve eğer amacına ulaşsaydı, sadece belirli bir kesimin değil bütün Türkiye insanının ne gibi sıkıntılar yaşayabileceğinin herkes farkında.
Yönetimle ilgili kendilerine has sıkıntıları olsa da, en azından aklı başında olanlar, kendisinden olmayanı ya da kendisine ram olmayanı insan bile kabul etmedikleri 15 Temmuz gecesi açıkça ortaya çıkanların yaptıklarını ve yapabileceklerini gördüler.
Şimdi yapılması gereken, 15 Temmuz'dan beri meydanlarda Demokrasi için Milli İrade için nöbet tutan ve en ufak kıpırdamada tekrar gerekeni yapma konusunda kararlı olan insanımızın arzu ettiği düzenlemeleri, mümkün olduğu kadar kısa zamanda gerçekleştirebilmek.
Bu, temel olarak bir daha Milletimizin kendilerine verdiği uçakları, helikopterleri ve tankları kullanarak Milletimizin iradesini ipotek altına almaya kalkışacaklara meydan vermeyecek düzenlemeleri sağlamak demek.
Milletimizin üzerine düşeni yaptı...
Bundan sonrası, mevcut durumda gereken her ne ise onu yapması ve buna destek olması gerekenlerde, yani Siyasette... Milli İrade nöbeti tutanlar, bundan böyle yapılması gerekenleri ve tabii ki buna destek ve köstek olanları da izleyecekler çünkü...